Sömürü cenneti MESEM’lerde durum ve eğilimler
Ekin Yoldaş Kalı, Emek Partisi'nin OSTİM MESEM’de çalışan öğrencilerle gerçekleştirdikleri anketin sonucunu Evrensel'e aktardı.
![Sömürü cenneti MESEM’lerde durum ve eğilimler](https://www.evrensel.net/upload/dosya/183298.jpg)
OSTİM | Fotoğraf: Sinancem Alikoç/Evrensel
Ekin Yoldaş KALI
Ankara
Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) Türkiye genelinde on binlerce çocuk ve genç işçinin çalıştığı alanlar. İş yerinde herhangi bir çalışanda ustalık belgesinin olması MESEM’lere kayıt yaptırmak için yeterli. Haftanın yalnızca bir günü okula gidiliyor. Bu da çoğu durumda patronun engellemeleriyle gerçekleşmiyor. MESEM’lere kayıtlı olan 9-10-11. sınıf öğrencileri çırak statüsünde yer alırken 12. sınıfta olanlar kalfa oluyor, mezun olanlar ise ustalık belgesi alıyor. Çalışanların sigortaları devlet desteğiyle yapılıyor ve yalnızca sağlık alanını kapsıyor, emekliliğe etki etmiyor. Çıraklar asgari ücretin 3’de 1’ini maaş olarak alırken, kalfalar 3’de 2’sini alıyor. Bu Milli Eğitim Bakanlığı’nın belirlediği limitler ve ücretler devlet tarafından karşılanıyor. Daha fazlasını vermek ise tamamen patronun insafına kalmış durumda. Emek Partisi olarak işçi sınıfının genç kuşaklarının yoğun bir baskı, yoksullaşma tehdidi altında henüz çocuk yaşta devlet eliyle sömürüldüğü bu ‘eğitim merkezlerine’ yönelik özel bir çalışma yürütüyoruz. Bu çalışma doğrultusunda OSTİM MESEM’de yer alan 25 öğrenciyle anket görüşmeleri gerçekleştirdik. Günlük işçi basını vasıtasıyla bu anketin sonuçlarını paylaşmak istiyoruz.
"EN DÜŞÜK ÇALIŞMAYA BAŞLAMA YAŞI 8"
Anketi gerçekleştirdiğimiz öğrencilerin tamamı erkek. Yaş ortalamaları 16. Çalışmaya başlama yaş ortalaması 14. En düşük çalışmaya başlama yaşı ise 8. Öğrencilerin sınıflara göre dağılımı ise şu şekilde: yüzde 28’i 9. sınıf, yüzde 60’ı 10. sınıf, yüzde 4’ü 11. sınıf ve yüzde 8’i 12. sınıf.
“Neden MESEM’i tercih ettiniz” sorusuna verilen cevapların dağılımı ise iktidarın yürüttüğü propagandanın karşılık bulduğunu gösteriyor:
Yüzde 4, ‘Ailem eğitim masraflarını karşılayamadı’; yüzde 5, ‘Önceki okulumdan atıldım’; yüzde 13, ‘Burası dışında alacağım eğitimin geleceğimi güvence altına alacağını düşünmüyorum’; yüzde 42, ‘Erken yaşta meslek öğrenmenin geleceğim açısından daha faydalı olacağını düşünüyorum’; yüzde 23, ‘Aileme ve başkasına muhtaç olmadan para kazanmak ve ihtiyaçlarımı karşılamak istiyorum’.
Alınan ücretler işyerine, patronun tutumuna ve işçilerin direngenliğine göre farklılık gösteriyor. Ankete katılanların yüzde 24’ü 2 bin-3 bin TL arasında ücret alırken yüzde 44’ü ise 3 bin- 6 binTL arasında ücret alıyor. Yüzde 20’si 6 bin TL ile asgari ücret arasında ücret alırken, yüzde 12’si asgari ücret ve üzerinde gelire sahip. Aldığı ücretlerden memnuniyet oranını sorduğumuzda ise ortalama cevap ‘Ne memnunun ne de değilim’ oluyor. İhtiyaçlarını karşılayacak ücret beklentisini sorduğumuzda ise ortalama 7680TL olurken, en düşük ücret beklentisi 4 bin 500 TL, en yüksek 15 bin TL oluyor.
MESEM’de aldıkları eğitimden memnuniyetlerini sorduğumuzda genel eğilim memnun oldukları yönünde olduğu sonucuna erişiyoruz. Ek olarak çalışma koşullarından memnun olup olmadıklarını sorduğumuzda da aynı cevap ortaya çıkıyor.
MESLEK DIŞINDA İŞ YAPMAYA ZORLANIYORLAR
Çalışma koşullarını ve yaklaşımlarını anlamak adına işyerinde karşılaştıkları sorunlara dair bir soru yöneltiyoruz. Gelen cevaplar ise şu şekilde: Yüzde 10’u meslek alanının dışında işler yapmaya zorlandığını, yüzde 17’si işyerindeki diğer çalışanlarla eşit muamele görmediğini, yüzde 3’ü işten atma tehdidiyle karşılaştığını, yüzde 10’u mesleki anlamda gelişim sağlayamadıklarını son olarak yüzde 33’ü ise işyerindeki makine ve aletlerin eski-yetersiz olduğunu söylüyor. Yüzde 27’si ise bir sorunlar karşılaşmadıklarını belirtiyor.
Bir sonraki soruda sosyal yaşantılarını değerlendirmelerini istiyoruz ve ortalama cevap ‘Ne memnununum ne de değilim’ oluyor. Anketin son sorusu karşılaştıkları sorunların çözümü için hangi seçeneğe kendilerine daha yakın gördükleri. Yüzde 36’sı işyerinde aynı sorunları yaşayanların birleşip mücadele ederek hakkını savunması seçeneğini kendine yakın bularak ana ağırlığı oluşturuyor. Yüzde 20’si ise sorunlarının hiçbir şekilde çözüleceğine inanmıyor. Yüzde 16’sı daha iyi koşulların olduğu başka bir iş yerine geçmeyi düşünürken yüzde 12’si kişisel gelişim yoluyla daha nitelikli bir çalışan olmayı hedefliyor. Yüzde 16’lık bir kesim ise seçimlerle iktidarın değişmesi seçeneğini kendine yakın buluyor.
Bu anket yalnızca genel bir çerçeve sunmaktadır. Sohbetlerimiz sırasında edindiğimiz daha detaylı bilgileri anketin biçimiyle uyum sağlamadığı için paylaşmıyoruz. Ancak bu veriler dahi çocuk ve genç işçilerin sömürü düzeyini, hayata dair tutumlarını anlamak bakımından önemlidir.
Evrensel'i Takip Et