Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Akın: Saray rejiminin her türlü yalana rağmen gelebildiği nokta bu
Yeşil Sol Parti İzmir milletvekilleri ve HDP yöneticileri, İzmir'de düzenledikleri basın toplantısında 28 Mayıs cumhurbaşkanlığı seçimi için mücadele çağrısında bulundu.
Fotoğraf: Evrensel
Yeşil Sol Parti İzmir milletvekilleri, basın mensuplarıyla bir araya gelerek 28 Mayıs'ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri ikinci turu öncesi değerlendirmelerde bulundu. Karşıyaka’da bir restorantta yapılan basın toplantısında Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü ve İzmir milletvekilleri İbrahim Akın, Burcu Gül Çubuk ile Diyarbakır Milletvekili Serhat Eren, HDP MYK üyesi Samet Mengüç, HDP il eş başkanları ve Yeşil Sol Parti İl Eş Sözcüsü katıldı.
İlk sözü alan Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü İbrahim Akın, seçimin ikinci turu için daha geniş bir kampanya ile çalışma yürüteceklerini belirterek sözlerine başladı. 28 Mayıs seçimlerine ilişkin konuşan Akın, “Biz bir şeyi yarım bıraktık; saray rejimi her türlü hilesine, yalanına rağmen ve kurduğu en kötü ittifak ilişkisine rağmen başaramamış oldu. Hâlâ başaramayacaklarının paniği içerisinde ittifakları büyütmeye çalışıyorlar. Öngörümüz, saray rejiminin sınırının ancak bu kadar olduğudur. Eğer muhalefet doğru bir siyaset hattı geliştirirse 9 milyona yakın seçmenin de oy kullanmadığını da bildiğimizden dolayı ikinci turda bu mesele çözülebilir. Geçersiz oylardan dolayı bu durum değişebilir, aynı zamanda 28 Mayıs bir avantaj. O nedenle yurttaşlarımızın moral bozukluğuna kapılmadan, sandığa gitme isteği kırılmadan devam etmesini istiyoruz” dedi.
"Saray rejiminin her türlü hileye ve yalana rağmen gelebildiği nokta bu"
— Evrensel Gazetesi (@evrenselgzt) May 24, 2023
Yeşil Sol Parti ve HDP yöneticileri, İzmir'de düzenledikleri basın toplantısında 28 Mayıs cumhurbaşkanlığı seçimi için mücadele çağrısında bulunduhttps://t.co/mYcYqQODnd pic.twitter.com/0EjoF4Zb5b
“BURADAYIZ, BİRLİKTE BAŞARACAĞIZ”
14 Mayıs seçiminde değişim talebinin ortaya çıktığını vurgulayan Akın, “Faşizmi durdurmak istiyorsak mutlaka sandıklara gidin” diye ekledi. Muhalefete de seslenen Akın, “Son zamanlarda ırkçı, milliyetçi söylemin etkisi altında kalarak hareket eden muhalefet, kimden ne kadar oy aldığını bilmeli ve ona göre tutum almalı. Halkımızın isteğini kaçırabilecek, sandığa gitme isteğini kaldıracak tutum ve yaklaşımlardan uzak durmalıdır. Ciddi bir şekilde Türkiye’nin değişimini isteyen herkesin bu sandıkta sorumluluk alması, oy kullanmaya gitmesi, sandıklara sahip çıkması ve 28 Mayıs’ta bu saray rejimini, bu otoriter rejimi değiştirmek için güç birliği içinde olması gerektiğini düşünüyoruz. Buradayız, birlikte başaracağız” diye konuştu.
“BİZİM ÇALIŞMAMIZ MEŞRU OLANIN PROPAGANDASINI YAPMAK”
Yeşil Sol Parti İzmir Milletvekili Burcu Gül Çubuk da kadınların sorunlarına ilişkin nasıl bir çalışma yürütüleceği sorusuna yanıt verdi. Çubuk, “Özellikle Kürdistan’da HÜDA PAR’lıların sandık başında kadınların oyunu engellemeye çalıştıkları bir seçim süreci geçirdik. Kadınların sorunlarına ilişkin çalışmamız seçim endeksli değil, genel bir kadın mücadelesi hattı içindeyiz. Bizim çalışmamız meşru olanın propagandasını yapmakla ilgilidir. Bu nedenle daha geniş bir mücadele hedefimiz var. Emek ve Özgürlük İttifakı da temelde bir mücadele ittifakıdır” dedi.
“SANDIKLARA YANSIYAN İRADEMİZE SAHİP ÇIKALIM”
Diyarbakır Milletvekili Serhat Eren ise yürütülen seçim çalışmasının devletin her türlü engelleme girişimiyle karşı karşıya kaldığını söyledi. Tutuklamalardan gözaltına değin uygulanan baskı yöntemlerinin sadece sandıklarda hile yapmak için değil halkın iradesinin sandığa yansımasına da engel olmak için yapıldığını ifade eden Eren, “Dün Ezidi halkımıza dönük bir tehlikeden bahsedebiliriz. 14 Mayıs’ta Kılıçdaroğlu’na oy veren köylülerin eğer yeniden 28 Mayıs’ta oy verirlerse o köylerin boşaltılacağı tehdidiyle karşı karşıya olduğu söyleniyor. 14 Mayıs’ta arzuladığımız sonucu elde edemedik ama Kürt halkı kimi istemediğine karar verdi, bu faşizan, otoriter sistemi temsil eden Erdoğan’ı istemediğini ortaya koydu. Devletin bütün bu olanaklarına karşı seçime müdahale eden AKP-MHP iktidarı başarılı olamamıştır. Bütün halkımıza çağrımız, herkes sandıklara gitsin sandıklara yansıyan iradesine sahip çıksın” diye konuştu.
“TEK ADAM REJİMİNİN KALKMASI KIRMIZI ÇİZGİMİZ”
HDP MYK Üyesi Samet Mengüç ise iki temel sorunun olduğunu; birincisinin Türkiye’nin demokratikleşme sorunu ikincisinin de Kürt halkının haklarının verilmesi olduğunu ifade etti. Mengüç, “Herkes mutlaka sandığa gitmeyi görev ve sorumluluk olarak almalı, tek adam rejiminin mutlaka kalkması lazım. Bu kırmızı çizgimizdir, gerek ve yeter koşuldur” dedi. (İzmir/EVRENSEL)