Hiçbir oyun çalınmasına izin vermeyeceğiz!

Amine

İstanbul Aydın Üniversitesi

14 Mayıs seçimlerini geride bıraktık. Öncelikle gençler 15 Mayıs sabahına büyük bir belirsizlikle uyanmış, muhalefet kanadından herhangi bir açıklama gelmemişti. Yine aynı gün içerisinde Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kaldı denildi fakat muhalefet kanadından hâlâ ses yoktu. Biz de okulumuzdaki gençlerle seçimlere dair neler düşündüklerini, durumu nasıl değerlendirdiklerini konuştuk.

Patoloji Bölümü ikinci sınıf öğrencisi İdal’e ilk turun nasıl geçtiğini, çalıntı oy haberlerinin doğru olup olmadığına dair neler düşündüğünü sorduğumuzda “Bu seçim benim ilk oyumdu, hem heyecanlıydım hem mutlu çünkü artık ülkem için bir değişimin şart olduğunu düşünüyordum. Çalıntı oy haberlerinin bence doğruluk payı var, kaç seçimdir görüyoruz. Ben böyle olacağını bekliyordum zaten. Seçim güvenliği konusuna gelecek olursak özellikle Doğu’da, merkeze uzak olan yerlerde seçim güvenliğinin olduğunu düşünmüyorum. Büyük şehirler oralara kıyasla bir tık daha güvenli diyebilirim” diyerek ifade etti düşünceleri. İdal’e ikinci tur hakkındaki tahminleri sorduğumuzdaysa “20-21 senelik bir düzeni değişmek kolay değil. Modumuzu düşürmeyip ikinci turda bitirmeliyiz. Seçim için oy sayımında ne kadar çok müşahit olursa o kadar güvenli olur, herkes sandıklarda olmalı. Sonuç ne olursa olsun oylara sahip çıkmalıyız” dedi.

Hukuk üçüncü sınıf öğrencisi arkadaşımız ise “Seçimlerin ilk turunda büyük bir umut ve irade ile sandığa gittim. Değişime inanan, bunun için çabalayan onlarca gençten, seçmenden biriydim. Umut etmekten korkan, umudun insanı mutsuzlukta sabit tuttuğuna inanan biri olarak kendimden taviz verdim. Bu taviz ilk tur seçimlerinde bana mutluluk getirdi” derken oyların çalındığını düşündüğünü de ekledi. “Oyların her seçimde çalındığını aklı selim her insan bilir. Sahip olduğumuz bilgi zaten bizi sandıklara götüren ve sandık başında saatlerce dimdik tutan. Zaten yıllardır halktan çalan iktidar, seçimde de en iyi yaptığı şeyi yaptı. Seçim güvenliği bu topraklarda kurda kuzu emanet etmekten farksız değildir. Hastalık devlet aygıtının her bir hücresine yaymışken tedavi amaçlı bir güvenlikten bahsedilemez. Fare istilasını bir yılanla bastırmak mümkün değildir. Farklı bir şekilde yorumlamak gerekirse güvensizliğe sebep olanlara güvenliği teslim etmek rüzgâra karşı tükürmektir. Bu yüzden seçim güvenliği her seçimde olduğu gibi yetersizdi. Toplumca çok iyi bilinen bir şey vardır ki köpek sahibini ısırmaz.”

İKİNCİ TURDA SANDIK GÜVENLİĞİ ÇOK ÖNEMLİ

Kendisine ikinci tura dair neler düşündüğünü, müşahitlik yapmanın önemine dair düşüncelerini sorduğumuzda “Öncelikle şunu ifade etmek istiyorum ki seçimleri ikinci tura kalmadı, zorlama bir şekilde ancak ikinci tura bırakıldı. O kadar hırsızlığa, yolsuzluğa rağmen seçim ikinci tura kaldı. 2018 seçimlerinde ‘adam kazandı’ söylemi 2023 seçimlerinde ‘adam kazanamadı’ şeklinde kendisini revize etti. İkinci tur demek başarı demektir. Bundan sonraki süreçte düşünülmesi gereken çeşitli detaylar var. İkinci tura kalan adayların seçim propagandaları ‘kim ne kadar sağcı seçmene hitap eder şeklinde’ ilerliyor. Asıl üstünde durulması gereken, seçim güvenliği, hırsızlıklar iken demokrasiye güvenmekte ısrar etmek yanlış bir tutumdur. Hırsıza nasıl ki para emanet edilmez, mevcut hükümete de irade emanet edilmez. Dolayısıyla değişime inanan, teşhisi koyan her bir yurttaşımız iradesine sahip çıkmalıdır. Sandıklarda görev almalı, sandıkların başından ayrılmamalı, hukuki yollarla itiraz haklarını kullanıp sayımlarda aktif rol almalıdır. Sayımdan sonra ilk turun bize açıkça gösterdiği, deneyim kazandırdığı usulsüzlüklere karşı ıslak imzalı sandık tutanaklarını olası hırsızlıklara karşı almalıdır. Unutulmamalıdır ki seçimi iktidarlar kaybetmez, muhalefet kazanır” şeklinde konuştu.

Sosyal hizmetler birinci sınıf öğrencisi arkadaşımız ise “Açıkçası ilk turdaki seçimlerde daha farklı bir tablo beklemiştim. Özellikle Sinan Oğan beklediğimden fazla bir oy oranı aldı bu da bizleri ikinci turda sandığa gitmeye yönlendirdi” diye ifade etti ilk düşüncelerini. “Oyların çalındığını düşünmüyorum şahsen” diyen arkadaşımız buna karşın ittifaktan insanların Kemal Kılıçdaroğlu’nu oylarını sabote ettiğini düşünüyor. “Seçim güvenliğinin kesinlikle yeterli olduğunu düşünmüyorum. Tutanaklar değiştirebilir ve bir güvenlik zaafı varsa bunu da kimse öğrenemez” dedi. Kendisine ikinci turda neler olacağını, müşahitlik yapmayı düşünüp düşünmediğini sorduğumuzda “Aslında ikinci tura kalmayacağını düşünmüştüm ama Ata İttifakı’nın beklenenden fazla oy alması böyle bir sonuç doğurdu ve Ata İttifakı kilit nokta haline geldi. Bundan sonraki sürecin nasıl işleyeceği, kimin lehine olacağı biraz Ata İttifakı’nın elinde gibi. Onların destekleyeceği tarafın kazanacağı bariz ortada. Müşahit olmayı çok isterdim ama olamayacağım sanırım. Biraz da ebeveynlerim endişeleniyor çünkü oturduğum muhitteki insanlar agresif ve biraz da saygısız insanlar, kavgaya meyilliler” şeklinde konuştu.