Danıştay “Çeşme Talan Projesi”nin önünü açtı!
Danıştay, İzmir Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesinin sınırlarının yeniden belirlenmesine ilişkin Cumhurbaşkanı Kararının iptali için açılan davayı reddetti.
Fotoğraf: Özer Akdemir/Evrensel
Özer AKDEMİR
İzmir
Danıştay, İzmir Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesinin sınırlarının yeniden belirlenmesine ilişkin Cumhurbaşkanı Kararının iptali için açılan davayı reddetti. Danıştay kararında projenin turizme ilişkin yönüne dikkat çekti. Karar Çeşme yarımadasında hızlı bir yapılaşma olacağına yönelik endişeleri arttırdı.
İZMİR’İN ‘KANAL İSTANBUL’U!..
Yurttaşların “İzmir’in Kanal İstanbul’u” ve “Çeşme Talan Projesi” olarak adlandırdıkları projeye karşı birçok kurum ve yurttaş dava açmıştı. Projenin kamu yararına aykırı odluna yönelik iddialar dava sürecinde yapılan bilirkişi raporunda da yer almasına rağmen Danıştay 6. Dairesi projenin yürütmesinin durdurulması talebini reddetmişti. Bu talebe yapılan itirazlar sonrası ise Danıştayın en üst organı olan DİDDK "hidrolik" santrallerin nitelikli ve sürdürülebilir alanlarda yapılmasına izin veren düzenlemeye ilişkin yürütmeyi durdurmayı red kararını kaldırırken diğer yapılaşma ve faaliyetlere izin veren düzenlemeleri ise uygun bulmuştu.
“EVET, BİRÇOK KORUNAN ALAN VAR ANCAK…”
Danıştay kararında “Çeşme 16.000 hektarın üzerinde bir alanı kapsayacak şekilde yeniden belirlenen Çeşme KTKGB sınırları incelendiğinde; alanda, 1. 2. ve 3. derece Arkeolojik Sit Alanlarının, Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı İçme-Kullanma Suyu Havzasının, Kesin Korunacak Hassas Alanlar, Nitelikli Doğal Koruma Alanları ve Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanlarından oluşan Doğal Sit Alanlarının, Akdeniz Foku Yaşam Alanları gibi alanların ve çeşitli ekosistemlerin bulunduğu ve mevzuat düzenlemeleri ile korunan yapılaşma yasağı ya da kısıtlı yapılaşma olanağı bulunan söz konusu alanların birçoğunun dava konusu işlemle belirlenen sınır üzerinde yer aldığı” belirtiliyor. Karar buna rağmen projenin gerekçe raporunda, bölgedeki turizm imkanları ve koruma gereklilikleri yönünden yeterli tespitlerin olduğu, sınırlanın genişletilmesi ve değiştirilmesine ilişkin gerekliliklerin ortaya konulduğu ileri sürülüyor.
DOĞAYI DEĞİL TURİZMİ KORUMAK DAHA ÖNEMLİ!
Kararda; “korunan alanların KTKGB içerisinde yer almalarının gerekçesinin turizm gelişimine yönelik bütüncül planlama kararlarının geliştirilmesine olanak sağlayacak bir bölge sağlanması olarak açıklandığı, söz konusu tespitlerin ilgili mevzuatta aranan hususlar yönünden yeterli olduğu, korunan alanlar ile turizm türlerinin bölgeye entegrasyonuna yönelik genel stratejilere ilişkin değerlendirmelerin bölgeye ilişkin yapılacak -koruma planlan da dahil olmak üzere diğer planlamalara esas olacak detaylı raporlama çalışmalarının konusu olduğu sonucuna ulaşılmıştır” ifadelerine yer veriliyor. Danıştay kararında; “bu gerekçelerle 12/02/2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan, İzmir Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesinin sınırlarının yeniden belirlenmesine ilişkin Cumhurbaşkanı Karanında hukuka aykırılık bulunmamaktadır." Deniliyor.
BİRÇOK KARŞI OY VAR
Danıştay’ın bu kararına karşı davacı kurumların ortak bir basın açıklaması yapacağı belirtilirken, aynı Danıştay kararından İzmir Barosu ve Tabip Odası’nın bu konudaki dava yönünden ehliyeti de reddedildi. Kurumların ehliyetinin yanı sıra uluslar arası sözleşmelere de atıf yapılan birçok karşı oyların olduğu Danıştay kararını hukukçular doğal sit alanlarına ilişkin hiç bir koruyucu düzenlemenin artık mevcut olmadığının tescili olarak yorumladılar.