Deprem bölgesinde sağlık hâlâ göçük altında
Depremin üzerinden geçen 121 güne karşı sağlık alanındaki sorunlar çözülemedi. Bölgede aşıya erişim ve aşı takibi ortak sorun. Adıyaman’da doğum ve ameliyatlar için il dışına gidiliyor.
Fotoğraf: TTB
Kübra KIRIMLI
Ankara
6 Şubat 2023’de meydana gelen depremlerin üzerinden 4 ay geçse de bölgede sağlık hizmeti sunumunda sorunlar sürüyor. Depremde çok sayıda Aile Sağlığı Merkezi (ASM) ile kamu hastaneleri yıkılırken, illerde uzun süre birinci ve ikinci basamak sağlık hizmeti verilemedi. Bölgedeki durumu Hatay, Adıyaman ve Gaziantep’te çalışma yürüten Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Üyeleri Dr. Kazım Doğan Eroğulları, Dr. Aydın Şirin ve Dr. Onur Naci Karahancı ile konuştuk.
Hekimler, halen illerde ihtiyaca cevap verecek bir sağlık hizmetinin verilemediğine dikkat çekiyor. Hatay’da havaların ısınması ve çevre kirliliği nedeniyle kemirgen popülasyonunda artış görülürken, Adıyaman’da sağlık kuruluşları ihtiyaca cevap veremiyor. Depremin diğer illere göre daha az hasar verdiği Gaziantep’te ise tetanos aşısı bulunamazken, hepatit A ve hepatit B aşılarında ise sorun yaşanıyor.
“KEMİRGEN POPÜLASYONU ARTIYOR, AŞILAMA YAPILAMIYOR”
Hatay’da çalışma yürüten Dr. Onur Naci Karahancı, havaların ısınmasıyla birlikte gelişmesi muhtemel halk sağlığı sorunlarına dikkat çekiyor. Belediyeyle yaptıkları görüşmede kemirgenlerin 120 bin olan rezerv noktalarının milyona yaklaştığı bilgisini aldıklarını anlatan Dr. Karahancı “Belediye bununla ilgili destek istiyor. Sağlık Bakanlığı bunu bir sağlık sorunu olarak görmüyor, yanıt dahi vermiyor. Özellikle seçim döneminde aşılama çalışmaları aksadı. Kentte hekimler hâlâ aşılama takibini yapamıyor. Çünkü barınma sorunu çözülemedi. Ayrıca yıkımın büyük olduğu Defne ilçesinde internet sorunu nedeniyle hekimler sisteme giriş dahi yapamıyor” ifadelerini kullandı.
“BİR HASTANE AÇMAKLA SORUN ÇÖZÜLMÜYOR”
Kentte kızamığın ciddi bir sorun olduğunu ve TTB olarak buna dair somut ve hızlı bir planlamayla aşılamanın yapılması gerektiğine dikkat çektiklerini anlatan Karahancı “Ama sağlık otoritesi seçim yatırımı olarak açılan bir hastaneyle burada her şeyin düzeldiği algısını yaratmak gayretinde. Ancak düzelen bir şey yok. Hekimler aşı takibini yapamıyorlar çünkü hâlâ yerine oturmayan bir barınma söz konusu. Bugün çadırda olan yarın konteynere ya da il dışına çıkıyor. İl dışında olan buraya geliyor” ifadelerini kullanarak, barınma ve çalışma koşulları sorunları çözülmeyen meslektaşlarının da tükenme noktasında olduğunu dile getirdi.
“ÖLEN SAĞLIK EMEKÇİLERİ PERSONEL DAĞILIM CETVELİNDE”
Karahancı ayrıca depremde yaşamını yitiren sağlık emekçilerinin Personel Dağılım Cetveli’nde görülmeye devam ettiğine dikkat çekerek “Cetvel dolu görünüyor diye atama dahi yapılmıyor. Kısaca burada inanılmaz bir programsızlık var” dedi. Soğutucu dolapları olmayan insanların besin zehirlenmesi de yaşayabileceği konusunda uyaran Karahancı “Kemirgenler ve kızamığa da dikkat etmek gerek. Yani riskli bir döneme giriyoruz. Ama Sağlık Bakanlığı bir ilçede hastane açılmasıyla sorunlar çözülmüş gibi bir algı yaratıyor” diye konuştu.
“ESNEK MESAİ DEVAM ETMELİYDİ”
Adıyaman’da bulunan Dr. Aydın Şirin, kentte yıkılan ASM’lerin yerine konteynerler kurulduğunu ve birinci basamak sağlık hizmetinin bir süredir verilmeye başlandığı söylüyor. Hekimlere de konteynerler verildiğini aktaran Dr. Şirin, ancak fiziki olarak sorunların devam ettiğine dikkat çekiyor. 1 Haziran itibarıyla kaldırılan esnek mesai uygulamasının hekimler açısından problem doğurduğunu dile getiren Şirin “Çünkü depremin ardından birçok hekim ailesini il dışına çıkardı. Çalışmak zorunda olan hekim arkadaşlarımız bir süre çalışıp sonra ailesinin bulunduğu yere gidiyordu. Esnek mesainin kaldırılmasıyla normal mesaiye geri dönüldü. Ancak sağlık çalışanlarına verilen konteynerlerde bir ailenin kalması çok zor” diye konuştu.
“AMELİYAT VE DOĞUM İÇİN İL DIŞINA GİDİLİYOR”
Adıyaman’da eğitim ve araştırma hastanesi ile üniversite hastanesinin bir süredir tek bir hastane olarak hizmet verdiğini ifade eden Dr. Şirin, “Hasta yoğunluğu var. Mevcut hastane tam kapasite çalışmıyor. Halen büyük ameliyatlar ve doğumlar için hastalar il dışına gönderiliyor. Adıyaman’daki Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi hâlâ kapalı. Yenidoğan servisi düşük kapasiteyle çalışıyor. Kısacası ihtiyaca cevap verecek kapasitede bir sağlık hizmeti sunulamıyor Adıyaman’da” dedi. Kentte göçle birlikte azalan nüfusa bağlı olarak aşılama oranlarında da düşüş yaşandığı bilgisini veren Şirin “Aşılama istenilen seviyede değil. Tetanos aşısına ulaşımda sıkıntılarımız sürüyor. Çocuklara 13 yaşında uygulanacak tetanos aşısına da erişemiyoruz. Uyuz halen lokal olarak devam ediyor” diye konuştu.
“DEPREM TAZMİNATLARIMIZ ÖDENMEDİ”
Diğer illere göre depremin yıkıcı etkisinin daha az hissedildiği Gaziantep’te de durum iç açıcı değil. Dr. Kazım Doğan Eroğulları, depremin başından itibaren meslektaşlarının da depremzede olduklarının unutulduğunu söyledi. Gönüllü meslektaşlarımızla sağlık emekçilerinin çalışmalarının esas alınmasını söylediklerini anlatan Eroğulları “Ancak bu yapılmadı. Bu yüzden meslektaşlarımız halen travma yaşıyor” diye konuştu. 12 Mayıs 2023’te yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile deprem bölgesinde çalışan kamu görevlilerine 6 ay boyunca 2 bin 60 TL deprem tazminatı ve fazla çalışma ücreti ödenmeye başlandığını hatırlatan Dr. Eroğulları, “Ancak kamu hizmeti sunan aile hekimlerini kamu görevlisi saymadılar! Üstelik bu ödemeler ilden ile de değişiklik gösterdi. Bazı kentlerde ödemeler yapılırken Gaziantep’te aile hekimlerine henüz bir ödeme yapılmadı” ifadelerini kullanarak yaşadıkları hak kaybına dikkat çekti.
“TETANOS VE HEPATİT AŞISI SORUNU SÜRÜYOR”
Antep’te de uyuz vakalarının görülmeye devam ettiği bilgisini veren Dr. Eroğulları “Aşıya erişmekte zorlanıyoruz. Gebe ve yaralanan çocuklara uygulamamız gereken tetanos aşısına ulaşamıyoruz. Bir süre önce bir miktar aşı geldi ancak şu an yine yok. Gelen hastaları ya sıraya koyuyoruz ya da hastanelere yönlendirmek zorunda kalıyoruz. Yine hepatit B ve A aşılarında da mevcut sorun var” dedi.