İşçilerden bakan Şimşek yorumu: Kemer sıkmaya gücümüz yok
Sincan ve Başkent OSB’den işçilerin gündemi iktidarın yeni kabinesi. Mehmet Şimşek’in yeni hazine ve maliye bakanı olmasını değerlendiren işçiler, “Kemer sıkmaya gücümüz yok” diyor.
Fotoğraf: Harun Özalp/AA
Seren AKKAYA
Ankara
Mehmet Şimşek’in yeni hazine ve maliye bakanı olmasını değerlendiren Sincan ve Başkent OSB’den işçiler, akıllarına kemer sıkma politikalarının geldiğini belirtti. İşçiler “Ama bizim kemer sıkmaya halimiz yok. Hayatta kalmaya çalışıyoruz. Bundan bir adım gerisini nasıl yapalım” dedi.
Sincan ve Başkent OSB’den işçilerin gündemi iktidarın yeni kabinesi. Başkent Organize Sanayi Bölgesi’ndeki bir metal fabrikasında karşılaştığımız işçilerle geçen diyalog yeni bakanlar hakkında bilgi sahibi olunduğunu gösteriyor. Elbette bu bilgiler kısmen yanlış, biraz da eksik. Örneğin Milli Eğitim Bakanı olan Yusuf Tekin’in öncesinde karma eğitimin zorunlu olmadığını söylemesi birçok işçi tarafından bilinmiyor. Bunun yanı sıra bir bakanın, eski bakanlarla ya da AKP’nin ileri kadrolarından olan başka bir isimlerle çekişme ya da anlaşmazlığı daha yaygın bilgi olarak kulaktan kulağa geziyor. Örneğin Yeni İçişleri Bakanı Yerlikaya’nın, Soylu ile arasının iyi olmadığı ve tercih edilmesinde parti içi bir tasfiye olup olamayacağı konuşuluyor.
"BİZE 12-13 BİN VERMESİ LAZIM"
Bunların bir kısmı spekülatif olmakla birlikte şu açıkça görülüyor ki isimler hakkında bir merak ve ilgi var. Bunların başında Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek geliyor... Bakanın daha önce verginin tabana yayılacağı söylemini hatırlatan işçi, “Vergiyi tabana yaymak dediği cezayı kestim, adreslerinize gelecek demek. Taban biz oluyoruz işte, asgari ücrete zam verilecek ama elektrik, su olarak geri alınacak belli ki” ifadelerini kullanıyor.
Bunu söyleyen genç işçi, aynı zamanda asgari ücrete de önceki gibi yüksek oranda bir zam vermeyeceklerini söylüyor. Son seçim dahil AKP’ye oy vermiş yaşça büyük işçi ise “Memura açıkladığı maaşa göre bize de yüksek vermek zorunda. Enflasyonla oynanır, bir şeyler olur ama memur maaşı asgari ücretin iki katının altında kalmaz. Yani bize de en az 12-13 bin lira vermesi lazım. Bu duruma göre emekliye de bizim 1-2 bin altımızı verir. Nereden alıp verecek? Yine bizden gidecek orası kesin” diyor. Sözleri biter bitmez, “Daha bir hafta önce ‘Reis reis’ diyordun ne oldu” sorularıyla muhatap olunca oradan uzaklaşıyor...
"KISA VADEDE DÜZELMEZ"
Görüşmeleri yaptığımızda doların 21 lirayı gördüğünü hatırlatan bir işçi de “Ne yaparsa yapsın düzelecek bir yanı yok bu ekonominin. Hele bizim lehimize hiçbir şey yapmaz bu adam. Tamam, bu işin okulunu okumuş. Baktığında liyakatli bir tercih. Ama önceki bakanı görevinde gördük; ülkenin kalkınması için, yabancı sermayenin gelebilmesi için ucuz emek gücü lazım diyen de kendisi. Bu sefer de yine aynı çizgide politikalar yapacağı kesin. Ekonomi okumuş ama işçinin ekonomisinden bihaber” diyor.
Sincan Organize Sanayi Bölgesi’nde görüştüğümüz bir metal işçisi ise Mehmet Şimşek geldi diye insanların sevinmeye başladığını söyleyerek, “İşçilerde ufak bir umut olsa da ekonominin en azından kısa vadede düzelmeyeceğine herkes hemfikir. Büyük olasılıkla önce Berat Albayrak sonra da Nureddin Nebati fiyaskosundan dolayı Mehmet Şimşek ufak bir umut vermiş olabilir. Çünkü geçtiğimiz süreçte ekonomi sert bir düşüş yaşadı. Fakat gerek Mehmet Şimşek açıklamasından gerekse seçimden bu yana kur artışından dolayı beklenen etki yaratılamadı” diyor.
"YÜKÜMÜZ ARTACAK"
Başka bir işçi ise şöyle konuştu: “Mehmet Şimşek, Erdoğan’la ters mi düşecek yani? Çünkü kuru düzeltmesi için faizi artırması ve doların ülkeye girmesi gerekiyor. Erdoğan’ın faiz konusundaki tutumu belli. Gerçi daha önce de kur korumalı mevduat diye bir şey uydurarak millete yedirdiler. Yine bir yolunu bulurlar. Ama çözüm olur mu? Sanmıyorum.”