İskender Bayhan: Geri Kabul Anlaşması iptal edilsin, kayıt dışı çalışma sonlandırılsın

Emek Partisi (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü'nde TBMM'de basın açıklaması yaptı.

Mültecilerin sorunlarına değinen ve Akdeniz'dekiler gibi ölümlerin sorumlusunun Türkiye ve AB'deki iktidarlar olduğunu anlatan Bayhan, yerli ve göçmen işçilere emek sömürüsüne, savaş politikalarına karşı ortak mücadele çağrısı yaptı. Geri Kabul Anlaşması'nın iptal edilmesi gerektiğini vurgulayan Bayhan, mültecilerin kayıt dışı çalışmasının sonlandırılmasını istedi.

"AB'NİN İNSANLIK DIŞI MÜLTECİ POLİTİKALARINI LANETLİYORUZ"

Geçen hafta Yunanistan açıklarında yaşanan büyük faciaya dikkat çeken Bayhan, mültecileri taşıyan geminin batması sonucu yüzlerce kişinin yaşamını yitirdiğini hatırlattı. Bu facianın Avrupa Birliği'nin mülteci politikalarının yarattığı yıkımı bir kez daha gözler önüne serdiğini belirten Bayhan, "Yunanistan başta olmak üzere Avrupa ülkelerindeki emekçilerin yaptığı gibi AB'nin izlediği bu insanlık dışı göç ve mülteci politİkaların lanetliyoruz" dedi.

"ERDOĞAN YÖNETİMLERİ TÜRKİYE'Yİ GÖÇMEN DEPOSU HALİNE GETİRDİ"

Bayhan, "Göçün ve mülteciliğin temelinde ucuz emek gücü sömürüsü, siyasi baskılar, ırkçı, cinsiyetçi, savaş yanlısı politikalar vardır. Erdoğan hükümetlerinin bölgenin lider ülkesi olma iddiasıyla izlediği yeni Osmanlıcı politikalar da bunun bir parçasıdır. Erdoğan yönetimlerinin özellikle son 10 yılda Suriye başta olmak üzere Ortadoğu'nun yeniden paylaşımından pay kapma iddiasıyla attığı adımlar, Türkiye'yi bir göçmen, mülteci deposu haline getirmiştir. Milyonlarca Suriyeliyi, bir zamanlar 'Kardeşim' deyip boğazda tekne turları yaptığı Esad'ın yönetimini yıkmanın bir dayanağı olarak kullanmak için Türkiye'ye çağırmıştır. Cihadist örgütleri destekleyip Suriye'nin iç işlerine karışmayı bir devlet politikası haline getirmiştir. Sonra da Türkiye'ye gelen milyonlarca Suriyeli mülteciyi Avrupa Birliği ile pazarlıkların aracı olarak kullanmaya başlamıştır. Erdoğan ve hükümetleri Geri Kabul Anlaşması'nı kabul ederek 'AB'ye gitmek yasak, Türkiye'de sıkışıp kalmak serbest' demiştir. AB ülkelerinin ihtiyaç duyduğu iş gücü kadar göçmen ve mültecinin sınır dışına çıkmasına izin verirken, Türkiye'de kalan milyonlarca mülteciyi statüsüz ve ucuz iş gücü olarak yaşamaya mahkum etmiştir" diye konuştu.

GÖÇMEN DÜŞMANLIĞI ÇÖZÜMSÜZLÜĞÜ DERİNLEŞTİRİYOR

Muhalefet partilerini de eleştiren Bayhan, "Göçmenleri ve mültecileri memleketin bütün sorunlarının asıl nedeni olarak gösteren ve 'Suriyelileri göndereceğiz' diye propaganda yapan burjuva muhalefet partileri de sorunu çözmekten uzaktır" dedi. Irkçı ve şoven kışkırtmalara varan açıklama ve çağrılarla Türk, Kürt, Arap farklı milliyetlerden işçi ve emekçiler arasında düşmanlığın körüklendiğini ifade eden Bayhan, bunun çözümsüzlüğü derinleştirdiğini vurguladı.

Tek adam yönetimi ve kapitalistlerin, göçmenlerin çaresizliğinden yararlandığını ve bunu yerli emekçilere karşı kullandığını belirten Bayhan, ucuz emek sömürüsünün böyle garanti altına alınmasına karşı barış, kardeşlik ve dayanışma içerisinde ortak bir bir çözüm için hep birlikte mücadele çağrısında bulundu. Bayhan, bunun için EMEP'in mücadelenin her alanında yerli ve göçmen işçilerin kardeşliğini sağlamak üzere kararlı bir şekilde çalışacağını bildirdi.

EMEP, ACİL VE SOMUT 5 ADIM ÖNERDİ

Bayhan, ülkenin göçmen ve mülteci deposu olmaktan çıkması için acilen atılması gereken 5 somut adımı şöyle sıraladı:

• Kayıt dışı çalışma sonlandırılarak çalışma izni patronların inisiyatifinden çıkarılsın. Mülteciler çalışma iznine doğrudan sahip olsun.
• AB ile imzalanan Geri Kabul Anlaşması iptal edilsin ve Avrupa sınırları mültecilere açılsın.
• Mültecilere karşı değil uyuşturucu ve kaçakçılık çetelerine karşı etkin mücadele edilsin.
• Barışçıl yollardan güvenli geri dönüşün koşulları yaratılsın, isteyen ülkesine dönebilsin, isteyen üçüncü bir ülkeye iltica edebilsin.
• Türkiye’de doğan, 10 yılı aşkın süredir Türkiye’de yaşayan ve kalmak isteyen mülteciler için vatandaşlık hakkı, karşılıklı entegrasyon politikalarıyla birlikte, şeffaf bir şekilde sağlansın.

PEKİNTAŞ İŞÇİLERİNİN DİRENİŞİNİ GÜNDEME TAŞIDI

Basın açıklamasına başlarken Düzce'de ziyaret ettiği direnişteki Aluform Pekintaş işçilerinin mesajını da paylaşan Bayhan, şöyle konuştu:

"Türk Metal Sendikasına üye oldukları için tazminatsız olarak işten atılan 36 işçi kardeşimizin 12'si hakların geri alabilmek için aylardır direniyor. Bugün de direniş çadırlarını Aluform fabrikasının önüne taşıyorlar. 12 yıldan 25 yıla kadar değişen sürelerde aynı fabrikada çalışan işçi kardeşlerimizin talebi yasal tazminatlarının kendilerine ödenmesi. Düzce milletvekillerini ziyaret etmişler, Düzce Valisi ile birkaç kez görüşmüşler. Bu görüşmeler sonucunda 'Yaşayarak gördük ki devlet bizim değil Pekintaş patronunun devletiymiş' diyorlar. Buradan Çalışma Bakanı'na sesleniyorum: İşçilerin çalışmalarının karşılığı olan tazminatlarını almasını sağlamak sizin sorumluluğunuzdadır. Düzce milletvekillerine de sesleniyorum: Eğer 'Biz Düzce halkının seçilmiş temsilcileriyiz' diyorsanız, işçi kardeşlerimizin haklarını almak için verdikleri mücadelenin yanında yer alın ve davalarının takipçisi olun." (Ankara/EVRENSEL)

Seyit Aslan kimdir?

EMEP Milletvekili İskender Bayhan değerlendirdi: "Emperyalistler ve işbirlikçileri Suriye'ye barış ya da demokrasi getiremez"

Sevda Karaca'dan Akcanlar işçilerine: Talancılara karşı emeğinin hakkını isteyenlerin savaşı

EMEP, Uluslararası Ortadoğu Konferansı düzenleyecek

Emek Partisi: Ortadoğu’da barış, Türkiye’de demokrasi

Emek Partisi: Emperyalist savaş örgütü NATO dağıtılmalı, Türkiye birlikten derhal çıkmalı

Emek Partisi Genel Başkanı Aslan: 'Güzel günler vaadi yeterli değil'

TAMAMI...