'Polisin elinden öldürme yetkisi alınsın'

‘CEZA ALSIN Kİ İBRET OLSUN’

Düzenli bir geliri olmayan Barlak ailesinin evinde sekiz kişi kalıyor. Baba Nusret Barlak ise daha yeni işe başlamış. Komşudan, mahallelilerden gelen yardımlarla evin ihtiyacını karşılayabiliyor. Her sene devlet tarafından verilen kömür yardımı ise kesilmiş. Sağdan soldan topladıkları odunları yakarak ısınan Barlak ailesinin suyu da borcundan dolayı kesilmiş.
Bir taraftan geçim derdiyle uğraşan Barlak ailesi, diğer taraftan Emrah için adalet mücadelesi veriyor. Baba Barlak, başka Emrah’ların ölmemesi için ‘Adalet istiyorum” diyor. 128 kişinin polis tarafından öldürülmüş olduğu halde inkar edildiğini belirten baba Barlak, “Benim oğlumda görüntüler ortaya çıkmasaydı yine aklanacaklardı. Görevlerinin başında olacaklardı. Polis elbisesini giyen, ortalıkta ‘Allah benim’ diye geziyor. Halkın kanunu yok devletin kanunu var”diye isyan ediyor. Bu yüzden oğlunu öldürenlerin ceza alması için sonuna kadar mücadele edeceğini dile getiren baba Barlak, “Oğlumu öldüren polis ceza alsın ki ibret olsun ötekilere. Diğerleri de hemen kurşunu sıkamasınlar. Polislere bu yetkiyi veren kişiler için de gerekeni yapılmasını istiyorum” diye ifade ediyor.

MEVLİTTE CEZA KAĞIDI GELDİ

Emrah Barlak’ın ölmesine ve Erhan’ın dört kurşun yemesi olayının başlangıcına ‘sebebiyet veren’ Erhan’ın ehliyetsiz araç kullanmasıyla ilgili kesilen cezanın kağıdı Emrah Barlak’ın kırkı için verilen yemek esnasında gelmiş. Baba Barlak, ceza kağıdını gördüğünde sanki oğlunu bir kez daha öldürmüşler gibi acı çektiğini dile getiriyor.

AİLE PERİŞAN

Yaşanan olay evdeki herkesin psikolojisini bozmuş. Ama en çok etkilenen evin küçük oğlu Ercan. Gözleri önünde bir abisi ölen diğer abisi de yaralanan Ercan, tanık olduklarının etkisiyle hırçınlaşmış. Bazı zamanlar bir hafta, on beş gün eve gelmemeye başlamış. Son olarak yine bir ay önce ortadan kaybolan Ercan’dan günlerce haber alamayan Barlak ailesi,  15 gün önce Buca Cezaevi’nden gelen bir mektupla oğullarının hapiste olduğunu öğreniyorlar. Ailenin, Ercan’ın neden içerde olduğuna dair bilgisi yok.

‘AKP’YE OY YOK’

Kurulduğundan beri AKP için çalıştığını belirten Nusret Barlak, olaydan sonra herhangi bir AKP’li yöneticinin kapısını çalmadığını dile getiriyor. Aldığı kömür yardımlarının da kesildiğini söyleyen baba, “Benim mükafatım bu mu? Bundan sonra ne benim ne de ailemin AKP’ye verecek oyu yoktur” diyor.

YA VERGİ YA İCRA

Hiçbir devlet yetkilisinin başsağlığı dilemediğini belirten baba Barlak, kapısının ya icra için ya da vergi için çalındığını vurguluyor. Bundan sonra devlete vergi de ödemeyeceğini söyleyen baba Barlak, “İsterse gelsin beni hapse atsın isterse de  toplasın malımı götürsün. Böyle devlet istemiyorum. Devlet devlet olsaydı hiç yoktan çocuğunu öldürmezdi” diye tepki gösteriyor. Barlak Ailesi’nin evinde bulunduğumuz sırada İzmir Adliyesi 3. İcra Müdürlüğü’nden memurlar geldi. Borç hakkında bilgilendirme için gelen memurlar, Emrah Barlak’ın ablası Dilek Gözgeç’in bir bankaya yaklaşık 2 bin liralık kredi kartı borcu olduğunu söyledi. Emrah’ın ablası Dilek Gözgeç, kredi kartı borcunun kardeşi Emrah’tan kaldığını söylüyor. Gözgeç “Emrah hapse girmeden önce para istedi benden. Borcu varmış. Pis işlere bulaşmasın diye kredi kartımı verdim. Paranın bir kısmıyla kardeşime hapisteyken sıkıntı yaşamasın diye elbise falan aldık gönderdik” diye anlatıyor.

EVİ SU BASIYOR

Barlak ailesinin evi yolun alt tarafında kaldığı için her şiddetli yağmurda evi su basıyor. Su kanalizasyon borusunun evin yanından geçtiğini söyleyen baba  Barlak “Yağmur yağdıkça evi su basıyor. Bu yüzden 15 bin liralık zarara girdik” diye öfkeleniyor. Durumu belediyeye ileten Barlak’a belediye sadece bin beş yüz lira ödeme yapmak istemiş. Baba Barlak miktarı adaletsiz bularak ödemeyi kabul etmemiş. (İzmir/EVRENSEL)