Görevine iade edilen Barış Akademisyeni Süleyman Ulutürk: Taşra üniversiteleri işgüzarlık yaptı
Mahkeme kararıyla Akdeniz Üniversitesindeki görevine iade edilen Doç. Dr. Süleyman Ulutürk “Daha fazla hak kaybı ve kamu zararı yaratmadan tüm arkadaşlarımızın ivedilikle görevlerine dönmesi gerekiyor
Fotoğraf: Süleyman Ulutürk'ün kişisel arşivi
Hasan ALKAN
Antalya
‘Bu suça ortak olmayacağız’ başlıklı bildiriye imza attıkları gerekçesiyle, Akdeniz Üniversitesinden 2016 yılında ihraç edilen sekiz akademisyenden birisi olan Doç. Dr. Süleyman Ulutürk mahkeme kararıyla görevine iade edildi.
Türkiye ve yurt dışındaki üniversitelerden 1128 akademisyen (daha sonra 2 bin 250), güneydoğu illerinde insan hakları ihlallerinin sona erdirilmesi için 11 Ocak 2016’da ‘Bu suça ortak olmayacağız’ başlıklı bir bildiri yayımlamıştı. Bildiriye Akdeniz Üniversitesinde görev yapan 8 akademisyen de imza atmıştı. Üniversite yönetimi imzacı akademisyenler hakkında talimatla disiplin soruşturması açmış, savunma yapmalarına dahi fırsat vermeden haklarında meslekten ihraç kararı vererek dosyaları Yükseköğretim Kurumuna (YÖK) göndermişti. YÖK yasal dayanağı olmayan bu kararı üniversiteye iade etmişti. Ancak 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin ardından ilan edilen olağanüstü hal (OHAL) fırsat bilinerek bu döneminde çıkarılan 677 sayılı OHAL Kararnamesi’yle ile sekiz akademisyen Akdeniz Üniversitesinden ihraç edildi.
SEKİZ KİŞİDEN DÖRDÜ İADE EDİLDİ
Akdeniz Üniversitesindeki görevlerine iade edilmek isteyen akademisyenler, OHAL kararlarının incelenmesi için kurulan OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna başvurdu ancak ret yanıtı aldı. Bu gelişme üzerine, idare mahkemesine başvuran akademisyenler, ‘Bu suça ortak olmayacağız’ bildirisini imzaladığı için ihraç edilenlerle ilgili, Anayasa Mahkemesinin (AYM) daha önce verdiği ifade özgürlüğünü ihlal kararını emsal göstererek, görevlerine iade edilmelerini talep etti. Akademisyenlerden Dr. Öğr. Üyesi Suzan Yazıcı ve Dr. Öğr. Üyesi Hafize Öztürk Türkmen geçtiğimiz ay mahkeme tarafından görevlerine iade edilirken Suzan Yazıcı üniversitedeki görevine başladı. Taha Karaman içinse atama süreci devam ediyor. Doç. Dr. Süleyman Ulutürk’ün Ankara 26. İdare Mahkemesinde görülen davasında ise göreve iade kararı verildi.
“BİLDİRİ İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ KAPSAMINDA”
Doç. Dr. Süleyman Ulutürk hakkında ‘Bu suça ortak olmayacağız’ bildirisi nedeniyle ‘Terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesince açılan kamu davasında yapılan yargılamada beraatine karar verildiğini hatırlatan mahkeme, Anayasa Mahkemesinin ihraç edilen akademisyenlerle ilgili kararlarına atıfta bulunarak, bildiriye imza atanların ‘PKK’nın talimatıyla hareket ettiğine ilişkin hukuken kabul edilebilir bir tespitin bulunmadığını’ vurguladı.
Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonunun göreve iade talebini ret kararını dayanaksız bulan mahkeme ayrıca, Doç. Dr. Süleyman Ulutürk’ün Akdeniz Üniversitesindeki kamu görevinden uzaklaştırılması nedeniyle yoksun kaldığı parasal ve özlük haklarının yasal faiziyle ödenmesini kararlaştırdı. OHAL kapsamında kanun hükmünde kararnameler ile kamu görevinden çıkarılan 400 kadar akademisyenden yaklaşık 100’ü mahkeme kararıyla göreve iade edildi. 300 akademisyenin göreve iade talepli dava süreci ise devam ediyor.
“SÜRECİN KİTABINI YAZACAĞIM”
Akdeniz Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümündeki görevine iade kararı sonrası, sosyal medya hesabından bir açıklama yapan Doç. Dr. Süleyman Ulutürk, bildiriye imza atan ODTÜ, Boğaziçi ve Hacettepe gibi üniversitelerdeki akademisyenler görevlerine devam ederken taşra üniversitelerinde ise Anayasa’da güvence altındaki ifade özgürlüğü ilkesi göz ardı edilerek işgüzarlık yapıldığını söyledi. Akdeniz Üniversitesinde görevden uzaklaştırılan barış akademisyeni sekiz kişiden dördünün göreve iade davasının devam ettiğini hatırlatan Süleyman Ulutürk, “Daha fazla hak kaybı ve kamu zararı yaratmadan tüm arkadaşlarımızın ivedilikle görevlerine dönmesi gerekiyor” dedi. Ulutürk, haklarındaki dava sürecini ve sonuçları bu süreçteki mesleki tutumlara ilişkin anılarını bir kitapta toplayarak Türkiye’deki akademi tarihine katkı yapmak istediğini açıkladı.