"İnfazı ertelenen kişiler için kamuoyu oluşturmamız gerekiyor"
Tahliyesi ertelenen 30 yıllık tutuklu Sinan Sütpak’ın oğlu Özgür Sütpak, kurul kararlarının hukuki olmadığını söyleyerek "Biran önce infazı ertelenen kişiler için kamuoyu oluşturulmalı" dedi.
Fotoğraf: MA
Emrullah ACAR
Urfa'nın Hilvan ilçesinde gözaltına alınarak 3 Mayıs 1993 tarihinde tutuklanan ve yapılan yargılamalarda müebbet hapis cezası verilen Sinan Sütpak, infazını tamamlamasına rağmen “iyi halli” olmadığı gerekçesi ile tahliye edilmiyor. Tutuklandıktan sonra Urfa, Adıyaman, Bursa, Maraş Elbistan cezaevlerinde kalan Sütpak, son olarak sevk edildiği Yozgat Cezaevi’nde tutuluyor. Tahliyesine kısa bir süre kala Maraş merkezli depremlerden kaynaklı Elbistan’dan Yozgat’a sevk edilen Sütpak, 3 Mayıs’ta tahliye olması gerekirken, İdare ve Gözlem Kurulu’nun raporu ile infazı 3 ay ertelendi.
Aynı koşullarda olan ve infazlarını farklı tarihlerde depremlerden önce tamamlayan 6 tutuklu Elbistan’dan tahliye oldu. Yozgat’a sevk edilen Sütpak için hazırlanan gözlem değerlendirme raporunda, özetle şunlar yer aldı: "Kurumda bulunduğu süre içerisinde tutum ve davranışları olumsuz olarak gözlemlendiği, kurumca konulan kurallara uyum sağlamadığı, haklarını iyi niyetli kullanmadığı, toplum ile bütünleşmeye hazır olmadığı, kaldırılmış 19 adet disiplin cezası olduğu” ileri sürüldü.
SUÇ İŞLEMEYE MEYİLLİ!
Mülakat ve gözlem raporlarında ise şu ifadelere yer verildi: "Cezaevinden çıkması durumunda hayat enerjisinin düşük olduğu, cezaevine girdikten sonra örgüt ile bağlantısını kesmediği, itirafçı olmadığı, radikal düşüncelerinden vazgeçmediği, örgütü açıkça terör örgütü olarak nitelendirmediği, herhangi bir pişmanlık beyanı olmadığı, suç işlemeye meyilli olduğu.”
“İyi halli” olmadığı gerekçesiyle tahliyesi ertelenen Sütpak, avukatı aracılığı ile karara itiraz etti. İtiraz Yozgat 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildi.
HER TOPLANMA İÇİN AYRI ÜCRET
Son dönemlerde birçok tutuklunun infazı benzer gerekçelerle erteleniyor. "Hukuki olmayan gerekçeler ile" erteleme kararı veren İdare ve Gözlem Kurulları’nda bulunan üyeler, “Huzur hakkı” adı altında ücret alıyor. Bir tutuklu ile ilgili birden fazla kez toplanıldığında, her toplanma için ayrı ücret veriliyor. Konu ile ilgili Ceza İnfaz Kurumları'nın Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yönetmelik’le ilgili maddede şunlar yer alıyor: “Cezaevi İkinci Müdürü başkanlığındaki Sekretarya, İdare ve Gözlem Kurulu’na Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı ile izleme kuruluna katılan üyelere katıldıkları her bir toplantı günü için memur katsayısının (500) rakamı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarda huzur hakkı ödenmesi ile ilgili işlemlerin yapılmasını sağlar.”
"HEM AİLE HEM DE TUTUKLU İÇİN STRES"
Sütpak tutuklandığında 9 yaşında olan oğlu Özgür Sütpak (40), kurul kararlarının hukuki olmadığının altını çizerek, 30 yılı aşkındır cezaevinde olan tutukluların infazının ertelenmesinin hem aileler hem de tutuklularda strese neden olduğunu kaydetti. Kurul üyelerinin “huzur hakkı” adı altında ücret aldıklarını söyleyen Sütçü, “Kurullar maddi açıdan yaklaşıyor olabilir, ancak bir de konuya toplumsal açıdan bakmak lazım. Bu konuyu hukuk örgütleri daha fazla gündem yapmalı. Cezaevinde tutulan tutukluların yalnız olmadıklarını hissettirmemiz gerek. Ciddi bir kamuoyu ile bu konuda kurullara geri adım attırılabileceğini düşünüyorum” diye belirtti.
"SİZİ BURADAN BIRAKMAYACAĞIZ"
Kurulun hazırladığı raporlarda öne sürdüğü gerekçelere değinen Sütçü, “Babamla aynı durumda olan Elbistan Cezaevi’nde 6 kişi kalıyordu ve hepsi tahliye oldu. Depremden hemen sonra babam Yozgat’a sevk edildi. Normal şartlarda 3 Mayıs’ta tahliye olması gerekiyordu, ancak kurul kararı ile 3 ay infazı ertelendi. Gerekçe olarak ‘cezaevinden dışarıya çıktığında uyum sağlayamayacağı, PKK ile bağlantılarının devam edebileceği noktasında şüpheler olduğu’ ileri sürüldü” diye aktardı. Kurulun, resmi-yazılı olmamakla birlikte sözlü olarak babasına “Biz sizi buradan bırakmayacağız” dediğini ileri süren Sütpak, “Cezaevinde tutulan kişiler ve babam bir erteleme olacağını biliyor. Cezaevinde yaşanan hak ihlalleri sürekli basında işleniyor. Tahliye olması gerekirken bir yıldan fazladır cezaevinde tutulan tutuklular var" dedi.
"KARARLARIN BİR HUKUKİ KARŞILIĞI YOK"
Babasının 3 Temmuz’da yeniden kurul karşısına çıkacağını belirten Sütpak, şunları söyledi: “Biz 30 yıl önce bu cezanın tamamlanacağını dahi düşünemiyorduk. Bu yönde bile bir umudumuz yoktu. Ancak bitmesi bizde 30 yıl sonra bir umuda dönüştü. Şimdi kurul kararları ile erteleme verilmesi bizde hayal kırıklıkları ve stres yarattı. Devletin mevcut uygulamaları bizim hukuka dair olan güvenirliği zedeliyor. Kimi cezaevlerinde tahliyeler yapılırken kimi cezaevlerinde yapılmaması söz konusu. Aynı yasalar farklı cezaevleri için farklı uygulanıyor. Elbistan’da olsaydı muhtemelen şuan babam dışarıda olurdu. Verilen kararların herhangi bir hukuki karşılığı yok, tamamıyla keyfi kararlar. Biran önce infazı ertelenen kişiler için kamuoyu oluşturmamız gerekiyor.” (MA)