28 Haziran 2023 13:16

Üzerimizdeki ölü toprağı atmalı, çıkış yolları aramalıyız!

Değişim için beş yıl bekleyecek vaktimizin olmadığını bilmek ve örgütlü bir halk gücünün yaratılması için mücadele eden arkadaşlarımızın sayısını artırmalıyız.

Kaynak: Unsplash

Paylaş

Kutluay ORDU

Mersin

 

14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerini geride bıraktık. Hâlâ seçime dair tartışmalar sürmekte. Mersin'de konuştuğumuz birçok genç umutsuz durumda. Özellikle “Artık yapacak hiçbir şey kalmadı”, “Elimizden geleni yaptık olmuyor, kaderimize boyun eğeceğiz”, “Bu halk aptal, bunlara hiçbir şey anlatamayız, bu halk örgütlenmez” tarzı söylemler çok yoğun durumda. Fakat ne halk aptal ne boyun eğmek zorundayız ne de yapacak hiçbir şey kalmadı... Senelerdir değişim isteğiyle yanıp tutuşan fakat değişim için beş yılda bir önümüze konan sandıktan başka bir şey görmemiş gençler için bu moralsizlik elbette anlaşılabilir. Fakat gerçek bir değişim için beş yıl bekleyecek vaktimizin olmadığını bilmek ve değişim isteyen örgütlü bir halk gücünün yaratılması için mücadele eden arkadaşlarımızın sayısını artırmak önem taşıyor.

BU ZİHNİYETİ YOK ETMEK İÇİN DAHA ÇOK ÇALIŞACAĞIZ

Meslek lisesi öğrencisi Şahin ile birlikte seçimlere dair bir konuşma açıyoruz. Şahin kendi görüşlerini ve izlenimlerini “Çok adaletsiz bir seçim süreci geçirdik. İkinci turda her ne kadar sandıkları korumaya çalışsak da sandığa endekslenmiş bir değişim umudu birçok arkadaşımda umutsuzluk yarattı. Çoğu kişi ülkemize giren ve oy kullanabilen mültecilerin seçimlerde belirleyici rol oynadığını belirtiyor” diyerek aktarıyor. Şahin’le sohbet ederken araya anadolu lisesi öğrencisi Umut giriyor: “Öncelikle insanların üst üste aynı hatayı yapmasına anlam veremiyorum. Bunun için baya sinirli ve üzgünüm. Gençler olarak zaten hem ekonomik yönden hem de gelecek açısından zor günler geçiriyorduk. Bunun sebebi olan iktidarın değişmesini isterken bunun seçimlerle olumsuz sonuçlanması ve bir 5 yıl daha katlanmak zorunda olmamız bizi cidden olumsuz etkiledi. Ama bu zihniyeti yok etmemiz için daha çok çalışmamız gerektiğini öğrenmiş olduk.”

Şahin ve Umut’la sohbetimizin ardından sahilde çimlere oturan bir grup gencin seçimlere dair konuştuklarını duyuyorum. Hemen kendimi tanıtarak ben de sohbete dahil olmak istediğimi söylüyorum ve sohbete başlıyoruz. Seçim tek adam rejimi lehine sonuçlandığı için isimlerini ve okullarını belirtmek istemiyorlar. Bundan sonra muhalif insanların daha çok baskılanacağını düşünüyorlar. Bu arkadaşlarımız aslında seçimi Erdoğan’ın kazanmadığını düşünüyor. Devletin bütün olanaklarını kullanmasına rağmen aradaki oy farkının gitgide kapandığını ve mevcut iktidarın güçlü bir halk muhalefetinin karşısında duramayacağını düşünüyorlar fakat Türkiye’de güçlü bir halk muhalefetinin olmayacağı düşüncesindeler. Türkiye’de itiraz edilmesi gereken çok şey olduğunu ve kendilerine göre şu ana kadar sesini çıkarmayan halktan bir şey beklemediklerini söylüyorlar. Sohbet bu şekilde derinleşip giderken yanımızda bulunan kütüphaneye ders çalışmak için gitmeleri gerektiğini söylüyorlar. Ne yapmamız gerektiğine dair tartışmak için birbirimize buluşma sözü veriyoruz ve arkadaşlarla vedalaşıyorum.

Birçok gencin umutları dağılmış olmasına rağmen umudumuz çok büyük. Üzerimizdeki bu ölü toprağı atıp bir araya gelmeli ve yeni çıkış yolları aramalıyız. Yılgınlık yok, mücadeleye devam!

ÖNCEKİ HABER

Bir Olay: Mehmet Şimşek'in bakanlığı | Bir Kavram: Politik Ekonomi

SONRAKİ HABER

DEVA Partisi kurucularından Mehmet Şanver hayatını kaybetti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa