Adana’da Gadr-i Hum etkinliğinde Arap Alevileri, Güney Türkiye Belgeseli gösterildi

Adana Büyükşehir Belediyesi ile Alevi Kültürü’nü Araştırma Derneği, Karayusuflular Derneği, düzenlediği, Onur Akın’ın sahne aldığı Gadir-i Hum Bayramı etkinliğinde “Arap Alevileri, Güney Türkiye/Adana” Belgeseli’nin ilk gösterimi yapıldı.

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar etkinlikte yaptığı konuşmada bir geleneğin 1400 yıldır sürmesinin önemli olduğunu belirterek “Barış, kardeşlik, birlik ve beraberliğimizi çoğaltması, tüm insanlığa huzur ve sevgiyi getirmesi dileklerimle, Gadir-i Hum Bayramı'nı bir kez daha kutluyorum.” dedi.

“BU FİLM İLE BİR KAPI ARALADIK”

Arap Alevileri’nin sözlü kültüre sahip olduklarını ifade eden belgeselin yönetmeni Zafer Özgentürk, ise “Biz Kurtuluş Savaşı destanlarını, Şahmeran Destanı’nı, Lokman Kekim Destanı’nı 5  yaşımızdan itibaren kendi toplumumuzdan sözlü olarak öğrendik. Evin avlusunda otururduk, bir dede bize tüm bunları anlatırdı. Biz okula gittiğimizde okuldaki arkadaşlarımızdan bir adım önde başlardık. Ama kapitalizm her şeyi değiştiriyor. Yazı yazmıyoruz. Film, şarkı yapmıyoruz. Bu sözlü kültür de yok olmaya başlayınca bellek kaybı oluyor. Biz bu çalışmada bir kapı araladık. Bir bellek oluşturmanın önemini de insanlar buradan görecekler. Bu bellek çalışmalarının ilklerinden olduğunu düşünüyorum” dedi.

Filmin toplumsal bir bellek olmasının yanında Arap Alevileri dışındaki toplumların Arap Alevileri tanımasını sağlayacağını ifade eden Özgentürk, “Birbirini tanımayan toplumlar birbirine karşı çok yüksek ve kalın duvarlar örüyor. Bu tür bellek çalışmaları o toplumun kültürel değerlerini de göstereceğinden duvar inceltecek ve aşağı doğru indirilecektir. Toplumlar birbirini tanırsa birlikte hareket edebiliyor. Bu bellek çalışması bir taraftan belleğin taze tutulmasına hizmet edecek diğer taraftan da toplumların önyargılarını ortadan kaldıracağına inanıyorum” dedi.

“BİR AMACIMIZ DA BAŞKA TOPLUMLARA ULAŞABİLMEK”

Alevi Kültürünü Araştırma Derneği (AKAD) Başkanı Gökhan Yoldaş,  “Genel itibari ile kültürümüzü araştıran bir dernek olunduğumuz için bu konuda belgeselse karar verdik. Arap Alevilerinin kökeni ile ilgili ‘Eti Türkü’ gibi farklı söylemler vardı. Hem inanç yönünden hem tarihsel yönden nereden geldiğimizi derli toplu anlatmamız gerekiyordu. Delilleri ile, belgeleri ile gerçekleri ortaya koyan bir belgesel yapmak istedik” dedi. 

Yönetmen Özgentürk’ün anlatımının belgeseli güçlendirdiğini dile getiren Yoldaş, “Ses, müzik görüntüler ve bunları birbirine doğru şekilde bağlama konusunda Zafer Bey muazzam bir iş yapmış, bizi derinden etkileyen bir belgesel oldu. Arap Alevi kültürü ile ilgili başka film çalışmalarımız da olacak” dedi. 

Belgeselin amaçlarından birinin de Arap Aleviler dışındaki toplumlara ulaşabilmek olduğunu dile getiren Yoldaş, “Bizi bizden başkasının tarif etmesini istemedik. O yüzden bu birinci belgesel. Devamı gelecek. Başka kültürler de bizden öğrenecek. Yalan yanlış başka yerlerden öğrenmelerine izin vermeyeceğiz” diye konuştu. 

“İNSANLAR BİRBİRİNE BAŞKA PERDEDEN BAKMASA DAHA İY BİR DÜNYADA YAŞARIZ”

​​

Etkinliği izleyen vatandaşlardan Münevver Güzelçalışkan, eşi Arap Alevi olmasına rağmen belgeseli seyrettikten sonra Arap Alevi kültürü ile ilgili çok az bildiğinin farkına vardığını dile getirdi. Bu filmin ön yargıları kırabileceğini dile getiren Güzelçalışkan, “Arap halkına özgü çorbalar, bahurları duymuştum ama burada gördüm. Çorbaların ölü suyu ile yapıldığına dair bir söylenti vardı her zaman. Ben böyle olmadığını biliyordum ama burada daha iyi öğrendim. Aynı coğrafyanın insanlarıyız. Annem Matraşlı, babam Urafalı ben Adanalıyım. Keşke bu çalışmalar çok yapılsa. İnsanlar birbirine başka perdeden bakmasalar daha iyi bir dünyada yaşarız” dedi. (Adana/EVRENSEL)