“Hasta tutukluların durumu kötüye gidiyor”
Sincan Kadın Kapalı Cezaevinde tutuklu bulunan hasta tutukluların durumunun kötüye gittiğini belirten İHD MYK üyesi Nuray Çevirmen, “Hapishanede kalamayacak durumda olanlar tahliye edilmeli” dedi.
Fotoğraf; MA
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, hasta tutukluların durumuna dikkat çekmek için eylemlerinin 461’inci haftasında bir kez daha bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi önünde bir araya gelen inisiyatif üyeleri, “Tedavi haktır engellenemez, hasta mahpuslar serbest bırakılsın” pankartı açtı. Burada konuşan İHD Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi Nuray Çevirmen, hasta tutukluların yaşadığı en ciddi ihlallerin arasında sağlığa erişim olduğunu söyledi.
“ISRARLA TUTULUYORLAR”
Tutukluların temiz suya ve gıdaya erişimde sorunlar yaşadığını belirten Çevirmen, tek kişilik ring araçlarıyla yapılan sevkler ve kelepçeli muayene gibi hasta haklarını yok sayan uygulamalarla birlikte tutukluların adeta ağır bir yaşam savaşı verdiğini kaydetti. Çevirmen, “Yine son yıllarda uygulanmaya başlayan, insanlık onurunu rencide eden ağız için aramalar nedeniyle de mahpuslar hastanelere gidemiyorlar. İnsan Hakları Derneği olarak tespit edebildiğimiz kadarıyla hapishanelerde 651’i ağır olmak üzere 1517 hasta mahpus bulunmaktadır. Bu hastaların içerisinde, ileri yaşta ve yaşamını tek başına devam ettiremeyecek durumda olanlar hapishanelerde ısrarla tutulmaya devam edilmektedirler” dedi.
ÜÇ AYRI RAPOR ŞARTI
Çevirmen, Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Özge Özbek’in durumuna dikkat çekti. Çevirmen hasta tutuklu Özbek hakkında şu bilgileri paylaştı: “Özbek; beynindeki tümör sebebiyle 27.10.2020 tarihinde İstanbul Acıbadem Hastanesinde açık beyin ameliyatı geçirmiş, ameliyatının hemen ardından hastanede tutuklanmış ve Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna götürülmüştür. Durumunun ağır ve yeni ameliyat olması nedeniyle yapılan başvurular sonucunda, İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından 3 ay infaz erteleme kararı verilmiştir. 3 Ay bittikten sonra kararı yeniden uzatılmamış ve tekrar tutuklanarak Gebze Kadın Kapalı Cezaevine götürülmüştür. Darıca Eğitim ve Araştırma hastanesinin 24.12.2021 tarihli Sağlık Kurulunun vermiş olduğu kararda ‘Hapishane şartlarında kalması uygun değildir’ raporuna rağmen, İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından bu rapor kabul edilmemiş ve ‘Hapishanede kalabilir’ rapor verilmiştir. Beyninde birden fazla tümör bulunmakta ve tedavisi de devam etmektedir. Ayrıca sonraki süreçlerde de tekrar ameliyat edilmesi gerekmektedir. Ayrıca Epilepsi tanısı da konulmuştur. 9 Haziran 2022’de tekrar Darıca Farabi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde cezaevinde kalabilir raporu verilmiştir. Cezaevinde sürekli şiddetli baş ağrıları çekmekte, denge kaybı yaşamakta ve tümörlerin duyu organlarına baskı yaptığından kaynaklı işitme kaybı problemleri yaşamaktadır. Tekli ring araçları, atakları tetiklemektedir. Jandarma ve de cezaevi yönetimiyle yapılan yazışmalarda ambulans veya kuruma ait sivil araçlarla hastaneye götürülme talebi ‘üç ayrı doktordan rapor alınması gerekir’ denilerek reddedilmiştir.”
ZEHİRLİ GUATR, ASTIM HASTASI, KEMİK ERİMESİ
Çevirmen, Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Rîhan Kavak Özbek’in memesinde kitle bulunduğunu, yılda bir kez momografi çektirmek zorunda olduğunu ve ayrıca zehirli hipertriod (Guatr) hastası olduğunu belirtti. Özbek’in bel ve boyun kısmında fıtık bulunduğunu, kemik erimesi ve astım hastası olduğu bilgisini de veren Çevirmen, “Böbreklerinde şekil bozukluğu bulunmaktadır. Doktora muayeneye gittiği sırada panik atağı olduğunu öğrenmiştir” dedi.
“SEVER YILDIRIM’IN RAHATSIZLIĞI İLERLİYOR”
Selver Yıldırım’ın 24 yıldır cezaevinde olduğu ifade eden Çevirmen, “Sağ gözünü tamamen kaybetmiş ve sol gözünde yüzde 70 görme kaybı bulunmaktadır. Ayrıca el ve kollarında da kısmi şikayetleri var. Sol gözündeki görme kaybının önlenmesi için ışıktan korunması yani güneş gözlüğü kullanması gerekmekte, buna dair doktor tarafından reçeteye yazılmışsa da cezaevi yönetimi kabul etmediğinde, rahatsızlığı daha da ilerlemektedir” diye konuştu.
“TİKİT’İN BEYNİNDE KİST VAR”
Aynı cezaevinde kalan bir diğer hasta tutuklu olan Pınar Tikit’in de durumuna dikkat çeken Çevirmen, Tikit’in beyninde araknoid kist bulunduğunu, doktorların kistin büyük olduğuna dair tanılar koyduğunu söyledi. Çevirmen, şöyle konuştu: “Kist, beyinde bulunduğu alana baskı yapıp, beynin çalışmasını etkileyerek kişide inme benzeri sorunlara, baş ağrısına ve nadiren sara nöbetleri geçirmesini yol açabiliyor. Kist şu an 8 cm boyutunda. Bayılma ve kriz şeklinde ataklar yaşıyor. Doktorlar hapishane koşullarında ameliyat etmek istemiyorlar. Kist 10 cm olduğunda; kistin sinir damarlarına zarar verecektir.”
“RİNG ARAÇLARI İLE SEVK YAŞAMSAL RİSK OLUŞTURUYOR”
Çevirmen, hasta tutukluların tekli ring araçları ile değil ambulans tipi araçlarla sevkleri yapılması gerektiğini kaydederek, “Durumlarını dile getirdiğimiz kadın hasta mahpusların tamamının tekli ring araçları ile sevk edilmemesi, yaşamsal riskler içermektedir. Hastaların tetkik ve tedavileri eksiksiz olarak yapılmalı, sağlık hakları korunmalıdır. Hapishanede kalamayacak durumda olanların acil olarak tahliyeleri gerçekleştirilmelidir” diye konuştu. (Ankara/MA)