Belediye işçileri bugün iş bırakacak: Geçinebilecek bir ücret ve kadro hakkımızı istiyoruz

Eda AKTAŞ
İzmir

Artan enflasyonla birlikte ücretleri açlık sınırının altında kalan Genel-İş üyesi belediye işçileri, vergide adaletsizliğin giderilmesi ve gerçek kadro talepleriyle bugün iş bırakacak. İzmir’deki belediye işçileri taleplerini şöyle sıralıyor: “İnsanca yaşayacak bir ücret için tüm ücretler iyileştirilmelidir. Belediye şirket işçilerine uygulanan ayrımcılık son bulmalıdır. Kadro ve ilave tediye haklarımız derhal verilmelidir. Vergide adalet sağlanmalı ücretlerdeki gelir vergisi kesintisi düşürülmelidir.”

Karşıyaka Belediyesi Personel AŞ Genel-İş İzmir 8 No’lu Şube İş Yeri Temsilcisi Bayram Akgül, “2018 yılında hükümet bir KHK ile kamu iktisadi teşekküllerinde çalışan tüm taşeron işçileri devlet kadrosuna alacağını duyurdu, biz de umutlandık. Ama KHK’nin detayları açıklandıktan sonra belediye işçileri olarak hayal kırıklığına uğradık. Bir dönem toplu sözleşmesiz 4+4 ile çatı sözleşmesine mahkum edildik. Sonrasında toplu sözleşme hakkımızı kazanınca kendi bağımsız sözleşmemizi imzalamaya başladık. Ama 52 günlük ilave tediye alamayan belediye işçileri var ve bu bizim açımızdan sorun. Biz de kamu işçisiyiz ve kadro hakkımızı istiyoruz. Ayrımsız eşit haklarla tüm belediye işçileri kadroya alınmalı” dedi.

Açlık ve yoksulluk sınırının belli olduğunu ve toplu sözleşmelerle yaşanabilir bir ücret talep ettiklerini söyleyen Akgül, “Ekonomik girdabın ayda bir değiştiğini düşünürsek yapmış olduğumuz tüm TİS’ler uzun soluklu olmuyor. Bir süre sonra ülkedeki ekonomik dengesizliğin altında kalıyor. Dolayısıyla ücretlerimizin de yaşanabilir bir ücret seviyesine çıkarılmasını istiyoruz” diye konuştu.

"KADRO TALEBİNDE KARARLIYIZ"

Bornova Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü Genel-İş İzmir 7 No’lu Şube İş Yeri Baştemsilcisi İrfan Kılınç, “696 sayılı KHK’de giydirilmiş bir taşeronlaştırma söz konusu hâlâ. Özlük haklarımız aynı işi yaptığımız diğer emekçi arkadaşlarımızın çok gerisinde. Kadro talebimiz zaten uzun zamandan beri vardı. Ekonomik krizin derinleşmesiyle özlük hakları meselesi ve alınan ücretlerin düşmesi bizi son derece etkiledi. Dolayısıyla kadro talebimiz bugün merkezi hükümete karşı yerel seçimler yaklaşırken kamuoyu oluşturmak adına tekrardan gündeme geldi. Şu dönemde hem özlük haklarımızın iyileştirilmesi bakımından hem de bu ekonomik krizde ücretlerimizin güncellenmesi bakımından kadro talebimiz ısrarla sürmekte” dedi.

"EŞİT İŞE EŞİT ÜCRET İSTİYORUZ"

İZSU İşçisi Şahin Yılmaz da “Belediye şirketleri asında ücret farkları var. İZENERJİ, İZELMAN, İZDOĞA’ya baktığınız zaman eşitlik yok. Enflasyon her geçen yükseliyor, kazandığımız ücretler her geçen gün düşüyor, alım gücümüz azaldı. İktidarın yaptığı her şeyin bedelini işçiler ödüyor. Bizim talebimiz vergi adaletsizliğinin son bulması, kadro ve tabi ki eşit işe eşit ücrettir” dedi.

İş güvencesi için kadro talebinin önemli olduğunu dile getiren İZSU İşçisi Hasan Coşkun şunları söyledi: “Şirketlerde bir güvencemiz var elbet ama kadroya geçip daha güvenceli şekilde, gelecek kaygısı olmadan çalışmak istiyoruz. Ülkenin ekonomik durumu ortada, yarın ne olacağımız belli değil. Muhalif belediyelere yatırımlar yapılmıyor, en azından kadro aldığımızda işçi daha güvenceli bir şekilde çalışacaktır.”

Temel tüketim maddelerine yapılan zamların işçi ve emekçilerin geçimini daha da zorlaştırdığını söyleyen Coşkun, “Vergilere gelen zamlar artık insanların kaldırabileceği şeyler değil. Bugün yandaşlar bile eleştirmeye başladı. O yüzden bunun sonucunu kimse kestiremiyor ve dur denilmesi gerekiyor. Bizler de alanlarda olacağız” dedi.

"ZAMLI ÜCRETLERİMİZ ALMADAN ERİDİ"

Aralık ayında başlayıp mayıs ayında imzaladıkları toplu iş sözleşmesindeki kazandıkları hakların ve zamlı ücretlerinin almadan eriğini anlatan Genel-İş İzmir 9 No’lu Şube Metro ve Tramvay Güvenlik İş Yeri Temsilcisi Sevgi Bilir, “Her gün gelen gıda zamları, KDV zamları artık ülkeyi yaşanmaz hale getirdi. Bir kadın olarak pazara markete gitmeye korkar oldum. Ülkede yaşanan bu krizin sebebi biz işçiler değiliz fakat her nedense her krizde biz darbe yiyoruz” dedi.

"VERGİDE ADALET İSTİYORUZ"

“Dolar kuru her gün yükselirken alım gücümüz devam eden zamlarda birlikte düşüyor. Sendikalı işçiler olarak aldığımız kuru maaş asgari ücrete yakın rakamlarda kaldı. Sözleşmemizin bitişinden kaynaklı alacağımız geriye dönükler daha elimize geçmeden pul oldu. Yine sözleşme ile hak ettiğimiz gıda kartlarının tamamı yatmadan zam üstüne zam geldi. Ben kendi adıma ya da işçiler adına söylüyorum ama bu ülkede yaşayan herkes için her geçen gün yaşamak zorlaşıyor. Temmuzda alacağımız enflasyon farkı da ağır vergi yükü ile yine yok olup gidecek. Bu yüzden az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınması gerekiyor hükümetin, nedense bizim ülkemizde tam tersi oluyor. Az kazanmadan çok, çok kazanandan az vergi alınıyor” diyen Bilir, vergi adaletsizliğine dikkat çekti.

Ekonomik olarak yaşadıkları zorlukların yanı sıra kadro sorunu da yaşadıklarını dile getiren Bilir, kadro taleplerini için her alanda mücadele edeceklerini söyledi.

"KADROYU YEREL YÖNETİMLERDEN DE İSTEMELİYİZ"

Bayraklı Belediyesi Temizlik İşleri Genel-İş 6 No’lu Şube İş Yeri Temsilcisi Baki Çelik, “Bizimle beraber kadroya geçip haklarını alanalar var ama biz bunlardan muafız. İstedikleri zaman kamu personeli olarak geçiyoruz, istemedikleri zaman geçmiyoruz. Ücretlerimiz kamu işçilerinin ücretinin altında. Bu kadroyu sadece hükümetten değil yerel yönetimden de istemeliyiz. Kadrolu çalıştığımız zaman bir iş güvencemiz olacak, siyasi partilerin durumuna göre hareket etmek zorunda kalmayacağız” dedi.

Toplu sözleşmelerinde sendikacıların gerçek enflasyondan uzak yüzdelik dilimlere imza atmasını eleştiren Çelik, ücretleri açısından bu sorunların da çözülmesi gerektiğini söyledi. Öte yandan eylem kararının tabandan alınmadığını dile getiren Çelik, “İşçiler bir şeyler yapılmasını istiyor ama alana çıkma konusunda hazırlık yapılmadı” diye konuştu.

"SORUNLARIMIZIN ÇÖZÜMÜ İÇİN"

Genel-İş İzmir 3 No’lu Şube Disiplin Kurulu Başkanı Mehmet Ali Kılınç, “Belediye işçileri olarak tüm Türkiye’de iş bırakma eylemi yapacağız. Taleplerimiz kadro, vergide adalet, ücretlerimizde iyileştirme olacak. Asgari ücrete gelen zammın bizi de etkilemesi lazım çünkü bazı belediyelerde asgari ücretin altında kalan ücretler var. Bazı belediyelerde ilave tediye hakkı verilmedi. Biz bu sorunların çözülmesini istiyoruz. Sadece belediye işçileri değil tüm Türkiye’deki işçilerin sorunları aynı ve biz bunlar için alanda olacağız” dedi.