17 Temmuz 2023 04:00

Grevdeki Corning işçileri: İnsanca yaşayacak bir ücret istiyoruz

Gebze Organize Sanayi Bölgesi (GOSB) Tembelova’da bulunan ABD'li Corning fabrikasında Lastik-İş üyesi işçilerin başlattığı grev sürüyor.

Fotoğraf: Corning işçileri

Paylaş

Hasret Gültekin KOZAN
Gebze

Gebze’de kurulu bulunan Corning fabrikasında greve çıkan işçiler mücadelelerinde kararlı. Mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcak havaya rağmen grevlerini sürdüren işçiler, “Sıcak soğuk demeden insanca yaşayacak bir ücret için direnişimiz sürecek” dedi.

Gebze Organize Sanayi Bölgesi (GOSB) Tembelova’da bulunan, Turkcell, Türk Telekom ve Vodafone gibi firmaların altyapıları için üretim yapan ABD’li firma Corning’de işçiler yüzde 105 zam taleplerine karşılık yüzde 60 zam teklifi gelmesi üzerine 14 Temmuz’da greve çıktı.

‘MÜCADELEMİZ SÜRECEK’

Kavurucu sıcaklara rağmen mücadelelerinde kararlı olan işçilerden Günay Sapapan, 9 aydır Corning’de çalışıyor. “Girdiğimizde haklarımız çok güzeldi, beğenerek girdim” diyen Sapapan şunları söyledi: “Daha güzel şartlarda çalışmak istiyoruz. İçerisi çok sıcak. Bizim yaptığımız iş normal işlerden çok daha zor. Hem sıcağa karşı hem de strese karşı çalışıyoruz. İnternet kablosu yapıyoruz. Bu sektör dünya çapında ilgi görüyor. Biz çalıştığımızın, emeğimizin karşılığını istiyoruz. Yaktık grev ateşimizi, sıcaklar da umurumuzda değil. Mücadelemize devam edeceğiz. Dünya yerinden oynar, işçiler birlik olsa” diye konuştu.

‘EN BÜYÜK SİLAHIMIZ GREV’

Gökhan Şahin ise 6 yıldır Corning’de çalışıyor. Şahin, “İşimiz iyi ama ücretler bir hayli düşük. Yaklaşık bir senedir asgari ücret alıyoruz. Pandemi zamanında bile gece gündüz çalıştık. O koşullarda yoğun çalışırken bize hep sözleşmemizi işaret ettiler. ‘Sözleşmeniz geldiği zaman güzel bir iyileştirme alacaksınız’ dediler. Keza diğer firmalar pandemide ya da başka zamanlarda ara iyileştirmeler alırken bizim sözleşmemiz işaret edildi. Sözleşme vakti geldiğinde ise ‘İstediğiniz talepleri karşılayamıyoruz’ gibi söylemlerde bulundular. İşveren en son yüzde 60 verdi. Verdikleri oranla ücretler asgari ücrete tekabül ediyor. Herkes burada iyi niyetli bir şekilde işine sahip çıktı ama işverenin bu tutumu bizi memnun etmedi, bu yüzden greve çıktık. Bizim en büyük silahımız grev” dedi.

‘KAZANDIRIYORSAK PAYIMIZI İSTİYORUZ’

Ekonominin geldiği duruma işaret eden Şahin, “Ülkenin durumu ortada, hayat çok pahalı, hiçbir şeye yetişemiyoruz. KDV oranlarının artışı, market-pazarın el yakması her şey ortada. Bize biçilen ücretlerle asla burada çalışamayız, hayatımızı sürdüremeyiz. Sonuna kadar direneceğiz, hakkımızı alacağız. Emekçiyiz, her daim haklıyız. İşveren sermayenin başı olsa da işçi olmadan hiçbir şey olmaz. Biz size kazandırıyorsak, siz de bize vereceksiniz” diye konuştu. Kavurucu sıcaklarda sürdürdükleri grevi kazanımla sonuçlandırmak istediklerini vurgulayan Şahin, “Sıcak tabii bizi etkiliyor ister istemez, mevsim normallerinin üzerinde seyreden bir döneme geldi grevimiz. Alın teri olmadan hiçbir şey olmuyor. İşte olduğu gibi grevde de aynı şekilde alnımız terlemeden mücadelemizi kazanamayacağız” diye konuştu.

‘ASLA PES ETMEYECEĞİZ’

Corning Baştemsilcisi Mürsel Aydemir fabrikanın en eskilerinden, 23 yıldır bu fabrikada çalışıyor. Ücretlerin asgari ücret seviyesinde olduğunu belirten Aydemir, “Biz burada 2017’de de bir grev yaşadık. 6 yıl sonra tekrardan greve çıkıyoruz. Greve çıkmamızın sebebi işverendir. Biz her zaman uzlaşma adına adımlar attık ama maalesef işverenden bir destek göremedik. Bizi sefalet ücretine mahkum ederek çalıştırmak istediler, biz de buna hiçbir şekilde boyun eğmeyeceğimizi dile getirdik. Asla pes etmeyeceğiz. Bizim istediğimiz bir sonuç olana kadar kararlıyız. Biz asla vazgeçmeyeceğiz. İstediğimiz ücret, istediğimiz koşullar sağlanmadığı sürece grevimizi sürdüreceğiz” dedi.

‘ÇOCUĞUMU GEZMEYE GÖTÜREMİYORUM’

İkinci Temsilcisi Balkan Gökçe de ekonomik koşulların kendilerini greve sürüklediğini belirtti. Çocuklarını sinemaya götürmek istediklerini söyleyen Gökçe, “Biz greve çıkma taraftarı değildik. Bizim derdimiz üzüm yemek, bağcıyı dövmek değil. Sonuçta ülkemizin geldiği durum belli, hayat şartları zor. İşçi kenti Gebze’de kiralar 10 bin liranın üzerine çıktı. Bize dayatılan maaşlar ise asgari ücret seviyesinde. Çocuklarımız aç, geçinemiyoruz. İşveren de bu durumu kullanıyor. Biz orta düzey yaşayabilmek istiyoruz. Çocuklarımızı sinemaya, gezmeye götürmek istiyoruz. Çocuklarımıza bir şeyler alamıyoruz, ihtiyaçlarını karşılayamıyoruz. Biz birleşe birleşe kazanacağız, bu kavga bitmeyecek. İşçi kesiminin kavgası hep olacak. Sıcak soğuk demeden bu direniş her yerde sürecek” dedi.

‘KAZANAN İŞÇİ SINIFI OLACAK’

Üçüncü Temsilcisi Taner Alkan da 9 yıldır çalışıyor burada. Kazanana kadar devam edeceklerini belirten Alkan, “Çalışma şartlarımız aslında güzel ama ücretlerimiz Türkiye’deki durumlar da malum, herkes artık asgari ücret oranında maaş alıyor. Bizi de asgari ücrete mahkum etmeye çalışıyorlar, biz de bunu kabul etmiyoruz. Grevimiz iyi gidiyor, coşkulu geçiyor. Kazanana kadar devam diyoruz, inşallah kazanan işçi sınıfı olacak. Bu sıcakta mücadele etmek zor olacak ama zoru görmeden başarmak kolay değil. Biz her zorluğa alışkınız, direnmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

‘ÜCRETLER ASGARİ ÜCRET DÜZEYİNDE’

Lastik-İş Gebze Şube Başkanı Özay Bektaş, işçilerin insanca bir yaşam istediklerini belirtti. Corning’de ücretlerin asgari ücret seviyesinde olduğunu hatırlatan Bektaş, “Burada biz hep yapıcı olduk. İnsanca bir yaşam için ücret istedik. Burada ücretler asgari ücretin 500-600 lira üzerinde. Yaşam şartları ortada, günlük her şeye zam geliyor. İşveren de bu duruma göre bir zam versin istedik. İşveren bunu reddetti. Belli bir yere geldik, sonra ilerleyemedik. Tamam şimdi yüksek görülebilir ama ikinci, üçüncü altıncı aya yayalım dedik ama işveren ona da yanaşmadı” dedi.

Aynı zamanda Colgate’de de grev sürecinde olduklarını hatırlatan Bektaş şunları söyledi: “Orada ikinci, üçüncü, dördüncü altıncı ayları bitirdik. Sadece ücrette çok cüzi bir tutar kaldı. Onu da yurt dışına anlatacaklar, en kısa zamanda orayı toparlayacağız gibi gözüküyor. İşveren işçisine değer veriyorsa, ‘Ben sizin hakkınızı yemem’ diyorsa biz görüşmeye her zaman hazırız. Şu hayat pahalılığına, gelen zamlara, ev kiralarına baksınlar ve insanca yaşayabilecek bir ücret versinler, o ücretle çalışalım. Biz aşırı para alalım da işvereni zora sokalım demiyoruz. Biz işçimizi de seviyoruz, işvereni de seviyoruz. Ama işveren de ‘Bu benim işçim, ben de kazanayım, işçime vereyim’ diye düşünmeli.”

ÖNCEKİ HABER

Pazar fiyatları el yakıyor, halk tepkili

SONRAKİ HABER

Sendikacılar tatile mi çıktı?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa