18 Temmuz 2023 04:17

Bölerek ve düşmanlaştırarak yönetenlere karşı… Sendikalar bir araya gelmeli, emekçiler hazır

Sendikalar ve tabip odası, en acil birkaç talep üzerinden birleşik mücadele hattı örmelidir. Bir araya gelme cesareti gösterilirse iş yerlerinde emekçilerin buna hazır olduğunu göreceğiz.

Fotoğraf: Dilek Omaklılar/Evrensel  

Paylaş

Şahin TANRIVERDİ
Prof. Dr. İlhan Varank Eğitim ve Araştırma Hastanesi SES İş Yeri Temsilcisi

Sağlık alanında 2003 yılında başlayan “sağlıkta dönüşüm” programı çerçevesindeki uygulamalar, son 5 yıla kadar, AKP’nin kitleler karşısındaki propaganda gücünü artıran bir rol oynadı. Gelinen noktada ise programın sonuçlarından ne sağlık hizmetini alanlar ne de bu hizmeti sunanlar memnun.

Sağlık hizmeti sunumunun bir ekip işi olduğunu savunan ve yıllardır bunun mücadelesini veren Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikasının (SES) ve Türk Tabipleri Birliğinin (TTB) aksine hükümet yıllarca nitelikli bir sağlık hizmeti için gerekli olan ekip ruhunu ortadan kaldıran hamleler yaptı. Ekonomik, sosyal ve statü farklılıklarını büyüten bu hamleler sebebiyle bugün deyim yerindeyse sağlık emekçilerinin birbirine düşmanlaştırıldığı bir süreç yaşanıyor. Hastanelerde 40’ın üzerinde farklı meslek grubu oluşturulurken bunların sağlık, gıda, büro gibi farklı iş kollarında faaliyet yürüten sendikalarda örgütlenmesinin yarattığı dağınıklık bir yana, son yıllarda meslek sendikacılığı da ortaya çıktı ve bu sendikalar kısa süre içerisinde küçümsenemeyecek bir üye sayısına ulaşmış durumda.

Bugün sağlık iş kolunda çalışan emekçilerin tamamı yoksulluk sınırının altında bir ücretle geçimini sağlamaya çalışmaktadır. Hekimlerin, mesleklerinden kaynaklı güçlerini kullanarak yaptığı eylem ve etkinlikler bir süre karşılık buluyor gibi görünse de sorunların gerçek çözümünü sağlamamış; aksine hekimlerle diğer sağlık emekçileri giderek daha fazla ayrışmış, aralarında ciddi gerilimler yaşanmıştır. 2023 seçimleri öncesi bağıtlanan kamu çerçeve sözleşmesiyle sağlık işçilerinin de ücretleri artınca bu kez de diğer sağlık emekçileri ile işçiler arasında bir gerilim yaşanmaya başladı, hatta bu durum zaman zaman işçilere mobbing uygulamaya kadar gitti.

Sağlık emekçileri, sanki birinin aldığı ücret diğerinin cebinden çıkıyormuş, onun ücretinden kesiliyormuş gibi birbirine düşmüş durumda!

Bu ay memurlara yüzde 17.55’lik zam reva görüldü. Verilen 8 bin 77 liralık seyyanen zam ise taban aylığına eklenmediği için hem emekliliğe yansımayacak hem de bir sonraki zam dönemine bir etkisi olmayacak. Maaş artışlarının daha emekçinin cebine girmeden gelen zamlarla eridiği ve enflasyon düşünüldüğünde 1 yıl sonra sabit kalacak seyyanen zammın da hiçbir işe yaramadığı görülecektir. Halbuki gerçek enflasyon karşısında sağlık emekçilerinin tamamının alım gücü düşmüş, geçim sıkıntısı ile karşı karşıya kalmışlardır. Büyükşehirlerde yaşayan sağlık emekçileri tayin istiyor, tayin hakkı olmayanlar ya da hizmet puanı düşük olanlar yeniden üniversite sınavına girerek eğitim durumu tayiniyle periferdeki yerlere atanmaya çalışıyor. Önemli bir kısmı ise yabancı dil kurslarına giderek yurt dışına kaçmaya çabalıyor.

Kamu emekçileri yeni bir toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecine giderken sağlık iş kolunda sorunlar yumağı giderek büyümüştür ve sendikalar iş yerlerinde ciddi biçimde sorgulanmaktadır. En çok da hiçbir sorunda bir araya gelememekle eleştirilmektedirler.

Önümüzdeki süreçte hep birlikte dile getirmemiz gereken acil taleplerimiz vardır. Barınma sorunu ana gündemlerimizden biridir. Bugün özellikle büyükşehirlerde ortalama bir evin kirası 15-20 bin liraya yükselmiş durumda. Sağlık emekçileri, tıpkı öğrencilik günlerindeki gibi, üç dört kişi bir araya gelip ev tutarak bu sorunun üstesinden gelmeye çalışmaktadır. Zaman zaman hükümet yetkilileri tarafından dile getirilen ve kriterleri belli olmayan kira yardımı kabul edilmemeli, büyükşehir tazminatı ve barınma yardımı talep edilmelidir.

Sağlık iş kolunda çalışanların büyük bir kısmını oluşturan kadın emekçilerin bu konuda yaşadığı sorunlar ve talepleri ayrıca ön plana çıkarılmalıdır.

Maaşların beş altı kalem üzerinden ödenmesine karşı, emekliliğe de yansıyacak ve yoksulluk sınırının altında olmayacak bir temel ücret belirlenmesi talebi daha kararlı dile getirilmelidir.

Sendikaların kurulmasından bugüne talep edilen grevli toplu sözleşme hakkı için mücadele edilmelidir.

Sağlıkta şiddet, kreş, gece çalışması, angarya, kadrolu istihdam, yıpranma hakkı vb. birçok yakıcı talebimiz bulunuyor. Sendikalar ve tabip odası, en acil birkaç talep üzerinden ve sağlık hizmetinin bir ekip işi olduğundan hareketle hiçbir ayrım gözetmeden birleşik bir mücadele hattı örmelidir. Bir araya gelme cesareti ve kararlılığı gösterilirse iş yerlerinde emekçilerin buna hazır olduğunu göreceğiz.

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

ODTÜ öğrencileri Akbarov'un serbest bırakılmasını istedi

SONRAKİ HABER

Gazeteci Mehmet Murat Yıldırım hakkında yakalama kararı verildi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa