Can Atalay'ın tahliyesini reddeden Yargıtay itirazı da kabul etmedi
TİP Hatay Milletvekili Can Atalay'ın tahliye talebini reddeden Yargıtay, Atalay'ın avukatları tarafından yapılan itirazı da kabul etmedi.
Fotoğraf: TİP Basın Bürosu
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili ve Gezi davası tutuklusu Can Atalay'ın tahliye talebini reddeden Yargıtay, Atalay'ın avukatları tarafından yapılan itirazı da kabul etmedi.
Yargıtay 4. Ceza Dairesi, Can Atalay hakkındaki yargılamanın milletvekili seçilmesi nedeniyle durdurulması ve tahliyesine karar verilmesi yönündeki başvuruyu reddeden Yargıtay 3. Ceza Dairesinin kararını yerinde buldu.
Daire, Yargıtay 3. Ceza Dairesinin kararına Atalay'ın avukatları tarafından yapılan itirazı bire karşı dört oyla reddetti.
"SEÇMENİN İRADESİNİN PARLAMENTOYA YANSIMASINI ÖNLEYECEKTİR"
Karara muhalif kalan ve tahliye yönünde oy kullanan Daire Üyesi Özgür Cevahir, Atalay’ın yasama dokunulmazlığı olduğunu ve tahliye edilmesi gerektiğini savundu. Atalay’ın “mahkum edildiği suçun Anayasa’nın 14. Maddesi kapsamındaki istisna suçlardan olması” öne sürülerek tahliye edilmediğini hatırlatan Cevahir, “ ‘Anayasa’nın 14. maddesindeki durumlar’ ibaresinin kapsamına hangi suçların girdiği konusunda kanun koyucu düzenlemesi dışında yargı organlarınca yapılan yorumlarla belirlilik ve öngörülebilirliği sağlamak mümkün değildir. Oysa milletvekilliği görevi demokratik bir siyasal hayatın bahşettiği üstün bir kamusal yarar ve öneme sahiptir. Tam da bu sebeple milletvekilleri anayasal bir koruma alanına sahip kılınmıştır. Seçilmiş milletvekillerinin ifade özgürlüğünü veya milletvekilliği görevini yerine getirmek için kullandıkları diğer hak ve özgürlüklerine yapılacak ölçüsüz müdahaleler halk iradesiyle oluşan siyasal temsil yetkisini ortadan kaldıracak, seçmen iradesinin parlamentoya yansımasını önleyecektir” ifadelerini kullandı.
T24'te yer alan habere göre muhalefet şerhinde, Anayasa’nın 83. Maddesindeki “Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, Meclisin kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz. Ağır cezayı gerektiren suçüstü hali ve seçimden önce soruşturmasına başlanılmış olmak kaydıyla Anayasa’nın 14. maddesindeki durumlar bu hükmün dışındadır” düzenlemesine göre yasama dokunulmazlığının sadece süre ile sınırlı olduğunu anımsatan Cevahir, “Demokratik toplum sayılmanın temel parametrelerinden biri hiç kuşkusuz seçme ve seçilme hakkıdır. Bu hakkın halk tarafından seçilen milletvekilleri tarafından yerine getirilmesinin önündeki engellerin istisna, hakkın kullanılmasının kural olması gerekir” dedi.
"TAHLİYESİNE KARAR VERİLMELİ"
Cevahir şerh yazısında şu ifadeleri kullandı:
"Netice olarak milletvekili seçilmesinden ve genel olarak yasama dokunulmazlığına Anayasa'nın 67. Maddesi ile korunan hakların ihlal ettiği ve ihlalin yasama dokunulmazlığının, seçilme ve siyasi faaliyette bulunma haklarının korunmasına ilişkin temel güvencelere sahip, belirliliği ve öngörülebilirliği sağlayan anayasal veya yasal bir düzenlemenin bulunmamasından kaynaklandığı" sonucuna ulaşılmıştır. AiHM'nin aradığı kanunilik ölçütünün somut olayda gerçekleşmemesi, daha önceden benzer olay nedeniyle Anayasa Mahkemesi’nin verdiği Gergerlioğlu kararında ulaşılan Anayasa’nın 14. maddesindeki sınırlamanın belirlilik ve öngörülebilirlik ilkelerini sağlayamadığı sonucu da göz önüne alınarak sanık Şerafettin Can Atalay'ın Milletvekili seçilmekle birlikte Anayasa’nın 83/2 maddesinde düzenlenen ve yargılama engeli olan yasama dokunulmazlığına sahip olması nedeniyle Anayasa'nın 83/2 maddesi uyarınca tutuklanamayacağından tahliyesine karar verilmelidir.”
Yargıtay 3. Ceza Dairesinin kararına hukukçulardan ve siyasetçilerden çok sayıda tepki gelmişti.
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, Yargıtay 3. Ceza Dairesinin Can Atalay kararının, AYM’nin “Anayasa’nın 14. maddesinin hak ve özgürlükler lehine olacak şekilde dar yorumlanması gerektiği” yönündeki emsal kararlarına açıkça aykırı olduğunu vurgulamıştı.
Sağkan, "Bu karar bir milletvekilinin parlamentoda görev yapmak hakkını ihlal ettiği gibi yurttaşlarımızın seçme hakkını da yok saymıştır" demişti.
Gezi davasında yerel mahkeme tarafından 18 yıl hapse mahkum edilen ancak cezası kesinleşmeyen Can Atalay, 14 Mayıs seçimlerinde TİP Hatay Milletvekili seçilmişti.
Anayasa'nın 83. maddesinde "(…) Bir milletvekili, Meclisin kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz" hükmü bulunuyor.
Bu hüküm gereği bugüne dek farklı partilerden çok sayıda milletvekili Anayasa’nın, AYM’nin, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun kararlarıyla serbest bırakıldı. Bu örneklerden bazıları Mustafa Balbay, Leyla Güven, Ömer Faruk Gergerlioğlu ve Enis Berberoğlu. (HABER MERKEZİ)