Kendimize nasıl yurt bulduk?
Rektörlüğün, iktidarın ve İBB’nin çözümsüz bıraktığı yurt sorunumuzu KAK YK ve ÖTK Yurtlar Komisyonu aracılığıyla bir araya gelerek çözme adımını attık.
![Kendimize nasıl yurt bulduk?](https://www.evrensel.net/upload/dosya/198556.jpg)
Fotoğraf: Unsplash
Erdinç İNCEER
Boğaziçi Üniversitesi
Mart ayının başında B.Ü. Yurtlar Müdürlüğü, Yurtlar Yönetmeliğini değiştirdi. Değişen yönetmelik pek çok yeni maddeyle çok kapsayıcı bir o kadar da kısıtlayıcı bir hale getirildi. Yapılandırılan yeni yönetmelikte cinsiyet kimliği ve cinsel yönelime karşı saldırıların cezasını belirtilen madde kaldırılarak kadın ve lubunya öğrencilerin güvenliklerinin korunmasının engellenmesiyle beraber, gerçekleştirilen en küçük bir aktif eylemde yurttan uzaklaştırılma sebebi haline getirildi. Bununla birlikte ÖTK Yurtlar Komisyonu bir dilekçe tasarısı hazırlayarak bunu öğrencilere sundu. Bu dilekçe tasarısı öğrencilerin yeni Yurtlar Yönetmeliğiyle beraber kısıtlanan haklarının ve onları korumasız bırakan maddelerin kaldırılması talebinde bulundu. Dilekçe 530 imza toplayarak okula sunuldu, müdürlük dilekçenin çoğu maddesini göz ardı ederek sadece yurtların fiziki şartlarının iyileştirileceğini iletti.
KONU ÖĞRENCİ OLUNCA ÇÖZÜM BULMAK NE KADAR ZOR!
Mayıs sonuna geldiğimizde ise okul ani bir planlama ve değişme sürecine girerek Kuzey Kampüste depreme dayanıksız 709 kişinin konakladığı 1. ve 2. Kuzey Yurtlarının ve, Uçaksavar Kampüsü’nde bulunan Superdorm Yurdu güçlendirmeye gireceği haberini komisyona ve Kulüpler Arası Kuruluna (KAK) iletti. KAK’a şu anda bulunan Güney Yurdunun altındaki kulüp odalarını yurt yapacaklarını ve bu odalardaki kulüpleri kampüs sınırına yakın eski BÜMED binasına taşıyacaklarını belirttiler. Taşınılacak bina hala Mezunlar derneği ile davası devam eden, ruhsatı olmayan, önceki yurt odalarının yerleşkesinin yarısı kadar alana tekabül eden bir bina, bunun yanı sıra okul merkezine uzaklığı ve dik yokuşu sebebiyle engelli öğrencilerin ulaşımını engelleyen bir konumda. Sunulan diğer çözüm önerilerine göre 388 kişilik bir KYK yurdu satın almaya çalıştıklarını ve okuldaki yurtların kapasitesini 500 kişi artırarak bu sorunu çözmeyi hedeflediler. Kayyum Rektörlük İstanbul’daki tüm yurtlarla konuşulmasına rağmen Boğaziçi’ndeki 800 sıra arkadaşımıza kalacak yer bulamadıklarını belirtti. Bu skalanın “İslami değerler taşıyan” yurtlardan İBB’nin yurtlarına kadar açıldığını söylemekte fayda var.
Alınan toplantılar sonucunda okul, öğrencilere hem iktidarın okulun mevcut eylem süreçlerinden ötürü yardımcı olmadığını hem de İBB’nin okul idaresinin iktidara yakınlığından dem vurarak iletişim kurmadığını belirtti. Okul idaresi öğrencilere açık bir şekilde, “Kendiniz halledebilirseniz kurtulursunuz yoksa açıkta kalırsınız ve kulüp odalarını kaybedersiniz” mesajını verdi. Bunun ardından KAK YK ve ÖTK Yurtlar Komisyonu ortak bir çalışma ile İBB ile irtibat kurdu. Gerçekleştirilen görüşmeler sonucu öğrenciler aracılığıyla idare ve İBB ortaklaştı ve Dünyagöz Hastanesinin karşısındaki araziye bir konteynır kenti kurulması projesi için çalışmalar başlatıldı.
Tüm bu süreç içerisinde okul yönetimi ve ilgili hiçbir merci sorumluluk almayarak 800 sıra arkadaşımızın en temel hakları olan barınma hakkını gasp etmeye çalıştı ve bizim üzerimize yıktı. Bu süreç, komisyondaki ve kulüpler arası kuruldaki öğrencilerin inisiyatifleriyle sağlıklı bir hal alıp okul idaresinin asıl düşünmesi gereken mesele olan öğrencilere yurt bulma hedefine yönelmesini sağladı. Rantın temel alındığı bir projenin yönü değiştirilmeye çalışılmasına rağmen Boğaziçi Üniversitesi hala çok büyük bir değişim eşiğinde, bu saatten sonra öğrencilerin dayanışması ve ortaklaşa mücadelesiyle haklarımızı aramalıyız. Okulumuzun yerleşik kültürünün, bize sunulan şartlarının değiştirilmeye çalışıldığı bu düzende sesimizi daha çok çıkarmalıyız. Her bir sıra arkadaşımızla birlikte en temel haklarımız için bir arada hareket etmeliyiz.
Evrensel'i Takip Et