Akbelen Ormanı’nda ağaç kesimine karşı insan zinciri oluşturuldu
Muğla Akbelen Ormanı'nda İkizköylüler ve milletvekillerinin de aralarında olduğu yaşam alanı savunucuları insan zinciri oluşturarak yürüyüş düzenledi, kesimin durdurulması için mücadele çağrısı yaptı.
Fotoğraf: Evrensel
Muğla'nın Milas ilçesindeki Akbelen Ormanı'nda ağaç kesimine karşı yöre halkı ve yaşam alanı savunucularının nöbeti dördüncü günü geride bıraktı. Çeşitli illerden çok sayıda desteğin verildiği nöbet eylemine Yeşil Sol Parti Milletvekili Bucugül Çubuk, TİP Milletvekili Ahmet Şık ve EMEP Milletvekili Sevda Karaca'da ziyarette bulundu.
TİP Milletvekili Ahmet Şık ve EMEP Milletvekili Sevda Karaca kesim yapılan alana girerek incelemelerde bulundu. Yapılan incelemenin ardından ise nöbet eylemindeki yaşam savunucuları ile birlikte insan zinciri oluşturularak kesim yapılan bölgenin sınırına yürüyüş düzenlendi. "Akbelen için adalet", "Kömürsüz Muğla için" ve "Her ağacı tek tek savunacağız" pankartları taşınan yürüyüşte "Akbelen Ormanı'nı vermeyeceğiz", "Direne direne kazanacağız" ve "Havama, suyuma, toprağıma dokunma" sloganları atıldı. Yürüyüşün ardından yapılan açıklamada, İkizköy Çevre Komitesi'nden Necla Işık, "Burayı korumak için dört yılımızı verdik. Şimdi burayı korumaya devam edeceğiz. Son ağaç kalıncaya kadar, kanımızın son damlasına kadar çocuklarımıza verdiğimiz sözden dönmeyeceğiz. Birlikte ve beraber olursak bunları durdurabiliriz. Daha da çoğalacağız ve bu vahşeti durduracağız" dedi.
"BU YIKIMIN DURDURULMASI HAYATİ ÖNEMDEDİR"
EMEP Milletvekili Sevda Karaca ise alana girerek Kesilen ağaçları görüntülediklerini ve ağaçların bir insan gibi yerde yatışına tanık olduklarını dile getirerek "Ne hikmetse seçimlerin hemen ardından ne hikmetse bir kıyımla karşı karşıya kaldı. Bu kıyımın geleceğini biliyorduk. Halk burada direndi. Bu kıyım geldiğinde sadece İkizköy'ün değil bütün bölgenin etkileneceğini açık açık söylediler. Bilirkişi raporları aldılar. Buradaki yıkım bu toprağın, ormanların, suların yok edileceğini söylediler. Dokuz köyü yutan LİMAK 10'uncu köye gözünü dikti. Bunun 10'uncu köyle de kalmayacağını hepimiz çok iyi biliyoruz. O yüzden Akbelen ormanlarının yıkımının katliamının durdurulması, bundan sonraki bütün yıkımların durdurulması için de hayati bir önemdedir" dedi.
"BU YIKIMI DURDURUN"
TİP Milletvekili Ahmet Şık ise, alanda çok ağır bir kıyım tablosu olduğunu ve kıyımın devam edeceğini belirterek, "Bir kaç saat önce Muğla İdare Mahkemesi'nin önündeydik ve avukat İsmail Hakkı Atal bir açıklama yaptı. Bu kıyımın yeniden başlamasına yol açan yargıya bir çift laf söylemek lazım. Bilirkişi olduğu iddiasındaki ama bilimsel namusa sahip olmayan birinin hazırladığı yalana dair beyan içeren bir raporla yürütmenin durdurulması kararı kaldırıldı. Şimdi o kararla ilgili yeniden bir başvuru yapıldı. Eğer ki insan haysiyetine sahiplerse, çocuklarına biraz saygıları varsa bu yıkımı durdururlar. Ama zaten sahte bir raporla bu yıkımın önünü açan yargıdan da bir beklentimiz yok. Tıpkı siyasi parti kılığına girmiş bir mafyanın devleti işgal ettiği siyasi partilere güvenmediğimiz gibi o yargıya da güvenmiyoruz. Onların emir eri olduğunu biliyoruz. Her şey yurttaşların mücadelesine bağlı. Akbelen için çıkardığınız ses Karadeniz'de kurutulan dereler, hukuksuz biçimde hapiste tutulan Kürt siyasetçiler için Can Atalay için çıkmış olacak" diye konuştu.
Konuşmaların sürdüğü esnada ise ağaçların kesiliyor olmasına tepki gösteren Akbelen Ormanı davasının avukatlarından Arif Ali Cangı, kesimin yapıldığı alana doğru yürüdü. Kesim işlemine tepki göstererek jandarmaya seslenen Cangı, kesimin hukuksuz olduğunu, yarın çıkabilecek yürütmeyi durdurma kararı sonrasında sorumlulardan hesap soracağını söyledi.
(Muğla/EVRENSEL)