Munzur Festivali'ne çağrı: Doğa talanına karşı mücadele edeceğiz
Munzur Kültür ve Doğa Festivali’ne sayılı günler kaldı. 3-6 Ağustos tarihleri arasında düzenlenecek festivalin ana sloganı "Madencilik yağmasına karşı doğayı ve yaşamı savunuyoruz" olacak.
Fotoğraf: Evrensel
Serpil BERK
Dersim
Bu yıl 21’incisi düzenlenecek olan Munzur Kültür ve Doğa Festivali’ne sayılı günler kaldı. 3-6 Ağustos tarihleri arasında düzenlenecek festivalin ana sloganı "Madencilik yağmasına karşı doğayı ve yaşamı savunuyoruz" olacak. Dersim’de geniş bir alan maden sahası ilan edilmiş durumda. Tıpkı Akbelen’de maden projesine karşı direnen, yaşam alanlarını ve doğayı savunan İkizköylüler gibi Dersim halkı da yılardır doğasını ve yaşam alanını savunmak için mücadele ediyor. Bu yıl yapılacak olan festivalin amaçlarından biri de doğanın tahrip edilmesine karşı bir tepki.
Festivale sayılı günler kala Dersim Belediyesi Kültür Birimi Çalışanı Ali Mükan’la konuştuk. Mükan, Dersim’de yıllardır süren çevre mücadelesinin bugün yapılmak istenen maden projelerine karşı da devam ettiğine dikkat çekerek, İkizköylülerin Akbelen Orman’ı için verdiği doğa mücadelesini barajlara ve bugün de madenlere karşı verdiklerini, halkın yaşam alanlarını savunduğunu aktardı.
"HAZIRLIKLAR BİTTİ"
Uzunca bir süredir festivalin hazırlıklarının devam ettiğini aktaran Mükan, “Burada Dersim Belediyesi, Dersim Dernekleri Federasyonu (DEDEF), siyasi partiler, demokratik kitle örgütleri, ilçe belediyeleri ve 30’un üzerinde kurumun dahil olduğu bir tertip komitesi var. Festival komitesi bu hafta itibarıyla hazırlıklarını bitirdi. Kamuoyuna da geçtiğimiz günlerde programı deklare etmiş olduk. Bu yıl ana tema olarak “Madencilik yağmasına karşı doğayı ve yaşamı savunuyoruz” şiarını belirledik” dedi.
"FESTİVAL SAYESİNDE TOPRAKLARINA GERİ DÖNDÜLER"
Mükan, Munzur Kültür ve Doğa Festivali’nin, dönem dönem yasaklamalara ve engellemelere maruz kaldığını belirterek şunları söyledi: “Festivalin ilk çıkışı ‘Toprağına geri dön, Munzur’dan bir tas su iç’ olarak belirlenmişti. Bu şiar biliyorsunuz, ’90’lı yıllarda özellikle köy boşaltmaları ve ambargolara karşı olarak belirlenmişti. O yıllarda Dersim nüfusuna kayıtlı olmayanlar il sınırlarından içeri giremiyordu. Bundan dolayı da o dönem hem diasporada hem de farklı illerdeki Dersimliler ‘Toprağına geri dön, Munzur’dan bir tas su iç’ şiarıyla Dersim dostlarını da davet ederek Dersim’e yönelik yasakları delmiş oldular. Gerek Avrupa’dan gerekse Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden birçok Dersimli ve dostu festivale gelerek katılmış oldu. Başta Yaşar Kemal, Zülfü Livaneli, Selda Bağcan olmak üzere çok sayıda yazar, aydın, sanatçı Dersim’e geldi. Uzun yıllar sonra insanlar köylerine kendi coğrafyalarına dönmüş oldu.”
"YILLARDIR YAŞAM ALANLARIMIZ İÇİN MÜCADELE EDİYORUZ"
Ali Mükan | Fotoğraf: Evrensel
Madencilik projelerine değinen Mükan, ”Dersim’de geniş bir bölge maden sahası olarak ilan edildi. Bu maden sahalarında yüzlerce şirket ihaleye girdi. Altından kroma, kurşundan bakıra kadar birçok maden çeşidine yönelik ruhsatlandırma çalışması yapıldı. Dersim halkı da doğasını ve yaşam alanını korumak için elinden geldiğince mücadele ediyor. Tıpkı İkizköylüler gibi yaşam alanlarımızı korumak bizlere düşüyor. Gerek Dersim Barosu, gerek yerel yönetimler gerekse ekoloji örgütleri Dersim’de halkla birlikte bu mücadelenin bir parçası oldu yıllardır. Geçtiğimiz yıllarda ise Dersim’de barajlar yapılmaya başlandı. Buna karşı olarak halk barajlara yönelik birçok eylem ve etkinlik hayata geçirdi. 27-28 binlik bir şehir nüfusunun tamamı bu eylemlere katılarak dünyanın en büyük çevre eylemlerinden birisini gerçekleştirmiş oldu. Yani bir kent ayağa kalktı diyebiliriz. Hem halk hem de hukuk mücadelesi yürütüldü kazanımlar da elde edildi. Dersim Kültür Derneği, bir dönem Peri Vadisi’nde yapılmak istenen Pembelik Barajına karşı büyük mücadele verdi. Bu konuda Dersim Kültür Derneğinin birçok üyesi ceza aldı” diyerek yılardır süren çevre mücadelesini anlattı.
"MADEN SAHASINI ZİYARET EDECEĞİZ"
Mükan, “Gazeteci dostlarımız da festivalde olacak. Aynı zamanda festival programı kapsamında Ovacık Cevizlidere’de bir maden sahasına ziyaret düzenleyeceğiz. Gerek Avrupa’dan gelen parlamenterler gerekse gazeteci dostlarımızla bu maden sahasını ziyaret edeceğiz” bilgisini verdi.
Dersim’i yok edecek yıkım projelerine karşı halkın uzun yıllardır insanca bir yaşam için mücadele ettiğine vurgu yapan Mükan,” Bundan sonra da özellikle bu mücadele devam edecektir. Son yıllardaki göç ve işsizlik nedeniyle kent nüfusu gözle görülür şekilde azaldı. Bizler şunu biliyoruz ki; üretim, hayvancılık ve tarım konusunda yeniden bir atılım yaparsak bu kenti yeniden kurabiliriz. Bunun tarihte örneği vardır. Soykırıma uğramış bir halk nasıl yeniden ayağa kalktıysa bugün de yeniden ayağa kalkabilir. Bundan sonra da yaşam alanlarımıza ve doğamıza yönelik her türlü saldırı ve yıkım projelerine karşı tüm Dersim halkı olarak elimizden geldiğince mücadele edeceğiz ve Dersim’i savunacağız” dedi.
YAŞAM ALANLARINI KİRLETMEME FARKINDALIĞI
Festivalin iki teması olduğunu aktaran Mükan, “Bunlardan biri ‘Madencilik yağmasına karşı doğayı ve yaşamı savunuyoruz’ diğeri ise kendi ana dilimizde ‘Dorme xo pak bıze’ yani ‘Çevreni temiz tut’ şeklindedir. Bu şiarla yaşam alanlarımızı kirletmeme konusunda farkındalık kampanyaları yapıyoruz. Halkımızı da bu şiarı yaygınlaştırmaya davet ediyoruz. Festivale katılacak Dersim halkına ve Dersim dostlarına duyarlı davrandıkları için şimdiden teşekkür ediyoruz. Festival sürecince çeşitli bilgilendirmeler yapacağız. Barınma, konaklama, ulaşım ve yaşanacak diğer sorunlarla ilgili halkımız ihtiyaçlarını dile getirebilir” dedi.
Evrensel'i Takip Et