Silahlanma kolay, cezasızlık yaygın

Eylem NAZLIER
İstanbul

Esenyurt’ta iki kişinin öldürüldüğü tekel bayisindeki üç şüpheliden biri yakalandı. Bu olayın ardından iki çocuk babası ve Taksi Şoförü Samet Kubiloğlu ise Beyoğlu’da aldığı üç yolcunun uğradığı silahlı saldırı esnasında hayatını kaybetti. Son günlerde yaşanan silahlı saldırılar; artan bireysel silahlanma, mafya hesaplaşmaları ve cezasızlık politikalarını yeniden gündeme getirdi. Son infaz düzenlemesiyle insan öldürme, yaralama, cinsel saldırı, yağma gibi pek çok cezadan hükümlüye tahliye yolunun açılması tepki topladı. Umut Vakfı Yöneticisi Ayhan Akcan, silahlanmanın inanılmaz boyutlarda olduğunu söyleyerek silah bulundurmanın zorlaştırılması gerektiğinin altını çizdi.

"NASILSA BİRKAÇ YIL YATAR ÇIKARIM DİYORLAR"

Avukat Kamil Tekin Sürek, yargı kararlarına, AKP ve MHP’nin 6 Şubat tarihli depremlerin yol açtığı ekonomik kayıpların telafisi için ek motorlu taşıtlar vergisi getiren kanun teklifinin içerisine yeni infaz düzenlemesine atıf yapıyor.

Düzenlemeyle 31 Temmuz’a kadar cezaevinde bulunan bazı hükümlülere, kapalı cezaevinden açık cezaevine üç yıl erken geçme ve buradan da tahliye imkanı getirildiğini anımsatan Sürek, bu hükümlüler arasında insan öldürme, yaralama, cinsel saldırı, çocukların cinsel istismarı, dolandırıcılık, hırsızlık, yağma, rüşvet ve uyuşturucu suçlarından hüküm giyenlerin olduğunu söyledi. Sürek, “Yasa adli suçları kapsıyor, siyasi suçluları affetmiyor. Yani normalde bir af çıkacaksa siyasiler için olması lazım. Çünkü devlet yalnızca kendisi ile ilgili olan siyasi suçları affedebilir. Diğerleri kişilere karşı işlenmiş suçlar olduğu için devletin af etmesi doğru değil. Bu af denilen şeyin siyasileri kapsamaması ve sadece adli suçları kapsaması onaylanacak bir şey değil. Suça teşvik de ediyor” dedi.

Esenyurt’ta yaşanan tekel bayi saldırısını da böyle değerlendirmek gerektiğini söyleyen Sürek, “Esenyurt’ta insan öldürebiliyorlar, çünkü biliyorlar en fazla 3-5 sene yatıp çıkacaklar. Yani öyle olduğu için suçlarda da patlama var. Mafya suçlarında, adam vurma, yaralama suçlarında patlama var. Özellikle Esenyurt’ta, Esenler’de, Bağcılar’da vs. çeteler var. Çeteler kendi çaplarında adalet sağlıyorlar, haraç alıyorlar. Bu yargı kararları ve infaz paketleri ile doğrudan ilişkili” diye konuştu.

"CİNAYETLERDE SİLAH KULLANIM ORANI YÜZDE 80’E ÇIKTI"

Umut Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Ayhan Akcan, dün yaşanan olayla birlikte bireysel silahlanmanın yeniden gündeme geldiğini söyleyerek sözlerine başladı ve ekledi: “Silahlanma yaygın ve cinayetlerde de kullanım oranı yüzde 80’e çıktı. Tabii bu arada ciddi bir yasal düzenleme yok. Yani hem cezai müeyyidelerin artırılması hem de acil tedbirlerin alınması anlamında yeterli bir düzenleme yok. Burada acil ve önemli olan zorlaştırıcı tedbirlerin tekrar gündeme gelmesi gerekiyor.”

"MUTLAKA SAĞLIK KONTROLÜNDEN GEÇİRİLMELİ"

Akcan, silahlanmanın inanılmaz boyutlarda olduğunu söyleyerek, silah bulundurmanın zorlaştırılması gerektiğinin altını çizdi. Ciddi güvenlik soruşturmasının gerektiğini ve mevcut yasaların işletilmesi gerektiğine değinen Akcan, “Her başvurunun olumlu olarak cevaplandırılmaması lazım. Silah taşımak isteyenlerin mutlaka ciddi sağlık kontrolünden geçmesi gerekiyor. En önemlisi öfke düzeyinin sorgulanması. Bunlar yapıldığı zaman belki azalma olabilir ama şu anda mevcut yaygın ve kullanılıyor. Ulaşılabilir olduğu için de maalesef en ufak bir öfke tartışmada husumette cinayet işlenebiliyor veya yaralanmalar olabiliyor” dedi.

"ARTIK ÖNLEM ALINMASI LAZIM"

Akcan, “Biz vakıf olarak bu haberleri tarıyoruz. Yaklaşık 4 bine yakın vaka elimize geçiyor. Buradaki vakaları tek tek analiz ediyoruz. Cinayet mi yaralama mı gasp mı… Cinayetlerin yüzde 80’inde silah kullanılıyor ve her yıl yüzde 3.5’luk artış var. Bu 10 yıl önce yüzde 60 civarındayken şu anda yüzde 80’lere çıktı. Hem yaygın olduğu hem de ulaşılabilir olduğu için kullanıldığı anlamına gelir. Onun için de bu durum ciddi bir problem mutlaka artık el atılması lazım” değerlendirmesinde bulundu.

"ÇETELER, MAFYALAR VE KATİLLER KORUNUYOR"

Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan da, “14 Temmuz’da AKP ve MHP’nin Meclis gündemine getirdiği 'milli dayanışma paketi' olarak da lanse edilen ek motorlu taşıtlar vergisi getiren kanun teklifinin içerisinde 'örtülü infaz yasası' da eklenmişti. Tek adam rejimi, ekonominin faturasını vergi ve zamlar ile emekçilerin sırtına yüklerken bir yandan da bu yeni infaz düzenlemesi ile insan öldürme, yaralama, cinsel istismarı, dolandırıcılık ve uyuşturucu suçlarından hüküm giyenlerin erken tahliyesine yol açacak düzenlemeyi Meclisten geçirmiş oldu” dedi.

Esenyurt’ta bir tekel bayisinde gerçekleşen cinayet gibi bir süredir özellikle İstanbul’da gündüz gözüyle sayısız cinayetin işlendiği ve faillerin bu gibi düzenlemeler ile elini kolunu sallayarak cezaevinden çıktığı bir gerçeklik ile karşı karşıya olduğumuzu söyleyen Bayhan, “Çeteleri, mafyaları ve katilleri koruyan bu sermaye düzeni; bu her açıdan yozlaşmış toplumsal ilişkilerin devamlılığını sağlamak için failleri değil adalet talebinde olanları, emeğini ve hakkını savunanları, değişim için mücadele eden yurttaşları sindirecek baskı politikalarını sürdürüyor. Gazetecilerin, muhaliflerin ve sayısız politik hükümlünün cezaevlerinde tutulduğu; çetelerin ise göstermelik cezalarla serbest bırakıldığı bu adalet anlayışına karşı işçi ve emekçilerin örgütlü mücadelesinin önemi ortadadır” diye konuştu.

Esenyurt'ta 2 kişinin öldüğü tekel bayisindeki silahlı saldırıyla ilgili 1 kişi yakalandı

Esenyurt'ta tekel bayisine silahlı saldırı: 2 kişi öldü, 1 kişi yaralandı

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Saral'dan "Yaşasın idam" çıkışı