Bir başka düş atölyesi Pamucak Selçuk’tan notlar

Uygur ORHAN
Heykeltıraş

“Aradığımız bir toplumda ressamlar değil. Olsa olsa başka şeylerin yanı sıra resim de yapan insanlar olacaktır”
Karl Marks

Yeniyi yeniden yaratmanın 20. Gençlik Yaz Kampı’ndan çamur yoğurulan bir atölyeden yazıyorum tüm bunları.

Kırılgan ve incecik formlardan devasa biçimlere parmak uçlarıyla erittiği toprağı 24 saat açık olan bu işliklerde yepyeni ve pırıl pırıl akıyor geleceğe.

Şiş göbek bir patron figüründen bir işçi karıncaya, çığlık atan yarı soyut figürlere, alelacele biçimlenmiş bir heyecandan geometrik sarılmış aşk notlarına kadar her şey bu 7 günlük zaman aralığında oluştu ve biz dedik ki onlar bizi biçimlendirmeden ya da eğitim sisteminin yarı buçuk biçimlendirdiği ruhları onlara karşı bir silah olarak dönüştürüp değiştirelim.

İşte bu yüzden Emek Gençliğinin bu kampı her yıl olduğu gibi yine önemli.

En yakın zamanda enternasyonal bir buluşmaya dönüşmesi dileklerini de söyleyelim buradan.

Biri en son çaldığı enstrümanın kabartmasını yapıyor biri kurbağa biri kafatası...

Biri de yaptığını bozuyor yeniden üretiyor burası öyle bir atölye ki ne mekanik bir fabrikaya benziyor ne de burjuva galerilerinde bir meta olarak satılan sergilere benziyor.

Avunduğu sevgilinin gözlerini yapıştırıyor çamurla biri, biri de açlığın yüze yansımış halini maskeye kazıyor.

Biri İran’da kadın protestolarında çıkan figürleri işliyor, biri de doğurgan kalçalarıyla kadın bedenini. Ortaya ya bir karikatür heykeli çıkıyor ya da tam tamına anatomik bir portre yüz.

İşleyen çarklar, havaya açılmış bir yardım çığlığı, avuçlar ve eller, 20. GYK Roza diye tarih düşüyor imza atıyor.

Bir kamp katılımcısı elinin içine yerleştiriyor oransız anatomik dışı bir çalışmayı biri beş parmağın beşi bir mi, beşi de yumruk diye, kazıyor bir ağaç dalıyla çamuru Salvador Dali’nin eriyen saatinden Picasso’nun keçisine...

Sanki Göbeklitepe’de yontulmuş da buraya kadar sürüklenmiş bir heyecan gibi tüm biçimler at figüründen tavşana her şey Pamucak Sahili’nin sıcağında uzuyor, eriyor, kopuyor, yeniden birleşiyor ejderha başlı Viking gemilerinden koca bir kayayı dağa çıkaran Sisifoslar irili ufaklı piramitler kuklalar akrepler Sfenksler ve oyun kahramanlarından Şrek...

İşte mizahsı ironik üç boyutlu heykelcikler başka bir dünyanın mümkün olduğunu gösteriyor bize... Öpüşen çift formundan ‘ya hızır tu esta!’

Yazılı kabartmasına ‘Savaşa hayır’ yazılmış tanklardan uçaklara kadar her şey, her şey başka bir dünyanın mümkünlüğüne kadar bir yaratma süreci.

Bireysel yetilerin yabancılaşmadan arınmış bir biçimde gelişmesi... Bu atölyelerin çoğalması ve gençlerin dağıldığı illerde yeniden faaliyete geçmesiyle olanaklıdır.

Sosyalizmin minyatürü bu kampta bir karmakarışıklığın çok yönlülüğünde sanatsal yaratımlara. Haydi, gelecekten bir kamp daha çalalım.