EŞİK: Nafaka hakkının tartışılması sadece nafaka hakkı ile sınırlı değil
Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK) Aile Bakanı ve Adalet Bakanının nafaka hakkı, boşanmalarda arabuluculuk üzerine söylemlerine karşı açıklama yaptı.
Fotoğraf: Ekmek ve Gül
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un Aile Hukukuna dönük toplu bir düzenlemeyi içerecek bir Yargı Reformu Belgesi hazırlığında olduklarını söylemesinin ardından Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK) açıklama yayımladı.
EŞİK yaptığı açıklamada, “Aile Hukukunun temel hükümlerini değiştirmek, milyonlarca kadın ve çocuğun hem bugününü hem de geleceğini tehlikeye atmak demektir. Laik hukuk sistemine ve Medeni Yasa’ya sonuna kadar sahip çıkacağız” dedi.
“Mağdur erkekleri de gözeteceğiz”, “1 gün evli kalıp onlarca yıl nafaka ödeyen kişiler var” diyerek nafaka hakkını tartışmaya açan Aile Bakanı ve Adalet Bakanına EŞİK sordu: “1 gün evli kalıp onlarca yıl nafaka ödeyen kaç erkek var? Bir gün evli kalıp onlarca yıl nafaka ödeyen kaç erkek olduğuna, söz konusu dosyaların numaralarına, ödedikleri nafaka miktarına, nafakanın kadına mı yoksa çocuğa mı ödendiğine dair acilen kamuoyunu bilgilendirin.” EŞİK, bu ve benzeri asılsız iddiaların konunun asıl mağduru olan kadın ve çocukların görmezden gelinmesine yol açtığına dikkat çekti.
"SÖYLEMLERİYLE EŞİTSİZLİĞİ ARTIRMAKTAN VAZGEÇSİNLER"
Kadın yoksulluğu ortadan kaldırılmadan yoksulluk nafakasının tartışmaya açılmasına tepki gösteren EŞİK, “Hayatın her alanında eşitlik sağlanmadan; çocuk yaşta evlendirilme, en az 3 çocuk, ‘annelik kariyerdir’ gibi politikalar 21 yıldır kadınlara dayatılmışken ve kadın istihdamı yüzde 30’un altına düşmüşken yoksulluk nafakası tartışılamaz. Kaldı ki, kadın istihdamının yüzde 80’leri geçtiği İzlanda’da nafaka hakkı uygulanmaya devam ediyor. Nafaka yüzyıllardır süren ev işinden eğitime, istihdamdan çocuk bakımına hayatın her alanına yayılan kadın erkek eşitsizliğinin doğal bir sonucudur. Tüm bu eşitsizliği ortadan kaldırmak için hiçbir şey yapmayan iktidarlar ve erkekler, kadınların evlilik sonrası hayatta kalmalarına ve çocukların eğitimlerine devam etmeleri ve geçimlerine destek olan nafakaya göz dikemez. Nafaka hakkı aleyhine yapılan her konuşma zaten komik miktarlarda olan nafakaların ödenmemesine neden oluyor. Anayasa gereği kadın erkek eşitliğini fiilen sağlamakla yükümlü olanlar, söylemleriyle eşitsizliği artırmaktan derhal vazgeçmelidir” dedi.
Adalet Bakanı Tunç’un, “Özellikle Aile Hukuku konusunda geniş bir çalışmamız var. Bilim Komisyonumuz şu anda çalışıyor. Aile Hukukunu toptan ele alacak bir düzenlememiz söz konusu olacak” ifadelerine dair, EŞİK açıklamasında, “Nafaka hakkının tartışılması sadece nafaka hakkı ile sınırlı değildir. Bu tartışmayı ortaya atan ve sürdürenlerin asıl hedefi, kaynağını laiklikten alan Medeni Yasa’dır. Nafaka hakkını tartışmaya açan ve gündemde tutanlar, aynı zamanda evlilik içinde edinilen mallarla ilgili kadın emeğini gözeten mal rejimini, kadının miras hakkını, İstanbul Sözleşmesi'ni, 6284 sayılı Yasa’yı, Anayasa’nın eşitlik ilkesini, yasal evlilik yaşını, karma eğitimi, kısacası kadın erkek eşitliğine dair her türlü yasal ve toplumsal zemini aşındırmaya ve yok etmeye çalışanlardır. Aile Hukukunda yapılması planlanan düzenlenmenin kadınların lehine olmayacağı daha işin yöntemine bakıldığında bile anlaşılmaktadır” ifadelerine yer verdi.
"YASALARA DOKUNMA, UYGULA"
EŞİK açıklamasında “Şimdi de kadınların, kadın örgütlerinin, Meclis’teki diğer partilerin ve muhtemelen iktidar partisi milletvekillerinin bir kısmının bile haberdar olmadığı bu yasal düzenleme çalışmalarının kimler tarafından, hangi kapalı kapılar ardında ve ne tür pazarlıklarla yürütüldüğü belirsizdir. Bilim Komisyonu denilen yapı kimlerden, hangi bilim insanlarından oluşmaktadır? Bu yapı içinde Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ya da ilahiyat fakültelerinin temsilcileri bulunmakta mıdır? Bu komisyon neden kamuoyundan gizlenerek oluşturulmuştur?” diye soruldu.
“Aile Hukukunun temel hükümlerini değiştirmek, milyonlarca kadın ve çocuğun hem bugününü hem de geleceğini tehlikeye atmak demektir. Laik hukuk sistemine ve Medeni Yasa’ya sonuna kadar sahip çıkacağız. Yasalara dokunma uygula!” çağrısı yapıldı. (EKMEK VE GÜL)