Venezuela Komünist Partisine yargı darbesi

Venezuela Yüksek Adalet Mahkemesi (TSJ) Anayasa Dairesi, Venezuela Komünist Partisi (PCV) yönetimine kayyum atadı. Karar, kendilerini “Yurtsever PCV” olarak adlandıran ve iktidardaki Birleşik Sosyalist Partinin (PSUV) ile ilişkileri olduğu ileri sürülen bir grubun 10 Temmuz’da yaptığı başvuru sonrası alındı. Mahkeme, 11 Ağustos Cuma günü aldığı 1160 sayılı kararla, PCV’nin yasal kontrolünü üstlenmek üzere geçici bir Yönetim Kurulu atadı.

PCV uzun süre Chavez ve Maduro yönetimleriyle birçok konuda ortak tutum almış ancak son yıllarda hükümete karşı muhalefetini artırmıştı.

Karar sonrası bir video mesaj yayımlayan PCV Genel Sekreteri Oscar Figuera, partinin Merkez Komitesinin bildirisini okuyarak, kararın örgütün iç işlerine yasa dışı bir müdahale olduğunu söyledi. Açıklamada, yönetim kuruluna atanan yedi kişinin PCV üyesi olmadığı ve bu nedenle partide liderlik görevlerinde bulunamayacakları, kayyumun kolektifin yetkilerinin gasbedilmesi olduğu vurgulandı.

YÖNETİME GELENLER KİMLER?

Mahkeme, kendisini “Yurtsever PCV” olarak adlandıran ve amacının örgütü “kurtarmak” olduğunu iddia eden bir “hareket” tarafından yapılan şikayete olumlu yanıt vermişti. Yeni atanan geçici yönetim kurulu Táchiralı siyasetçi Henry Parra tarafından yönetilecek.

Bu hareket mayıs ayında PCV adına kongre düzenlemiş ve partiye "yeni bir liderliğin seçildiğini" duyurmuştu. PCV ise bu planın PSUV liderliği tarafından düzenlendiğini söylüyor ve özellikle PCV’yi ve son dönemdeki siyasi duruşunu sık sık eleştiren iktidarın önde gelen isimlerinden Diosdado Cabello’nun bu operasyonun başında olduğunu belirtiyor.

Mahkeme kararı, PSUV’un 2024 başkanlık seçimlerine hazırlandığı bir dönemde geldi. Venezuela Komünist Partisi uzun yıllar boyunca PSUV liderliğindeki Büyük Yurtsever Kutup isimli seçim ittifakına katılmış ve Nicolás Maduro’yu her iki başkanlık zaferinde de desteklemişti.

Ancak parti politika farklılıkları nedeniyle iktidarla yollarını ayırdı ve 2020 ile 2021 seçim yarışlarında Halkçı Devrimci Alternatif adı altında bağımsız adaylar çıkardı. Maduro hükümetinin ABD’nin ağır yaptırımları gerekçesiyle ve ekonomiyi canlandırmak adına liberal politikalar benimsemesiyle birlikte PCV, bu önlemleri “işçi karşıtı” ve sermayeyi kayıran önlemler olarak değerlendirerek giderek daha eleştirel hale gelmişti.

Dünyanın dört bir yanından çok sayıda komünist parti ve diğer sol örgütler Venezuela Komünist Partisi ile dayanışma içinde olduklarını ifade ettiler. (DIŞ HABERLER)