Görevine iade edilen barış akademisyeni Dr. Aydın Arı: Türkiye'ye barış, akademiye özgürlük
Altı yıl sonra görevine iade edilen Barış Akademisyeni Dr. Aydın Arı, diğer arkadaşlarının da döneceğini belirterek “Türkiye'ye barış, akademiye özgürlük" dedi.
Fotoğraf: Emirhan Durmaz/Evrensel
“Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı bildiriye imza attığı gerekçesiyle Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) akademisyenlerinden Dr. Aydın Arı, 6 yıl sonra göreve iade edildi. Bugün itibariyle iş başı yapacak olan Aydın'a ailesi, öğrencileri ve arkadaşları eşlik ederken, Eğitim Sen İzmir Üniversiteler Şubesi'nin çağrısıyla İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi önünde basın açıklaması düzenlendi.
“BUGÜNÜ KURGULAMIŞTIK”
Açıklamada konuşan Eğitim Sen 3 Nolu Şube Başkanı Ümit Akıncı, “Yine dönecekler, yine güzelleştirecekler demiştik. Eğitim Sen 3 No’lu Şube olarak bugünü kurgulamıştık. Tekrar akademinin gerçek ve evrensel normlarına uygun olarak derslerine gireceklerini, üretimlerine devam edeceklerini söylemiştik ve toplumsal sorumlulukları gereği yeniden barış, demokrasi ve emek diyeceklerini biliyorduk. İşte o gün geldi. Barış için Akademisyenler’den bir hocamız daha, Dr. Aydın Arı, görevine başlayacak. Kendisini çok özledik ve diğer hocalarımız da görevlerine dönüp barıştan, demokrasiden ve emekten yana dünya taleplerini dile getirecekler” dedi.
“DİĞER ARKADAŞLARIM DA DÖNECEK”
Yaşanan süreci hatırlatan Dr. Aydın Arı ise, “2016 Ocak ayında 'Bu suça ortak olmayacağı'mızı deklare ettiğimiz barış bildirisinin ardından 1 Eylül'den itibaren Barış Akademisyenleri KHK'lerle işlerinden atılmaya başladılar. Dokuz Eylül Üniversitesi'nde bizler Haziran 2017'de açığa alınarak görevlerimizden uzaklaştırıldık. 8 Temmuz 2018'de 701 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarıldık" dedi. "Topluma ve kurumlara en sert eleştirileri yöneltme görevime geri dönüyorum” diyen Arı, şöyle devam etti;
"Diğer arkadaşlarım da dönecek. Hakları ihlal edilenlerin, adaletsizliğe uğrayanların, eşitsizliklerin ezdiklerinin yanında olmaya devam edeceğiz. Bilimcinin önemli görevlerinden birinin bu olduğunu düşünenlerdenim. Bildiğini açık seçik ifade etmenin görev olduğunu bilenlerdenim. Üniversitenin özgür ve özerk bir kurum olabilmesi için elimizden geleni yapacağız. Diğer arkadaşlarım da dönecek. Birlikte yapacağız."
“SON SÖZÜMÜZ, TÜRKİYE'YE BARIŞ, AKADEMİYE ÖZGÜRLÜK”
Barış Akademisyenleri'nin ihraç edilmelerinde gayreti olan herkesten hesap soracaklarını vurgulayan Arı, "Her ne kadar şimdiden isimleri unutulmuş olsa da üniversiteden atılmamızda gayreti olanlara, suç ortağı olanlara hesap soracağız. Onların arzusu hilafına bilimin ve düşüncenin özgür olduğu bir üniversite için mücadele edeceğiz. Barış Akademisyenleri ve tüm KESKli ihraçlar görevlerine dönecek. Davaları süren, üniversiteden uzak bırakılan barış akademisyeni ya da KHK'li dostlarım işlerine dönene kadar, onlar için de onlar adına da elimden geleni yapacağım" ifadelerini kullandı. Dayanışma gösteren herkese teşekkür eden Arı, "Türkiye'ye barış, akademiye özgürlük" dedi.
“HUKUKA AYKIRI HAREKET EDENLERİ GÖZ ARDI ETMEYECEĞİZ”
Arı'nın avukatı Ayşegül Karpuz da OHAL sürecinde ihraç davalarına bakan Ankara 21'inci İdare Mahkemesi'nin barış bildirisinin düşünce ve ifade hürriyeti kapsamında olduğu yönündeki kararına dikkat çekti. Görevine dönemeyen akademisyenler için bu hukuki garabetin son bulmasını istediklerini belirten Karpuz, şöyle devam etti; "Hocalarımız hakkında bu hukuka aykırı disiplin soruşturmasının altına imza atan insanlar var. Onları unutmayacağız, göz ardı etmeyeceğiz, ifşa edeceğiz. Kim hocalarımızın odalarına izinsiz girmiş eşyalarını toplamışsa, hepsi tek tek tespit edilecek. Üstelik biz her şeyi onlar gibi değil, hukuka uygun olarak yapacağız ve takipçisi olacağız. Şimdi 'Gelir gelmez başladılar' diyorlar. Evet, gelmeden önce de başlamıştık. Biz hakikati söylemeye ve hukuk mücadelesi vermeye, hak savunuculuğu yapmaya devam edeceğiz.”
Açıklamanın ardından Arı, "KHK'lar gidecek biz kalacağız" sloganları eşliğinde üniversiteye girdi. (İzmir/EVRENSEL)