Vanlı yurttaşlardan 1 Eylül mesajı: Eşitsizliğe, adaletsizliğe karşı toplumsal barış

Birhat ATEŞ
Van

1 Eylül Dünya Barış Günü yaklaşırken Vanlı yurttaşlarla taleplerine konuştuk. Van’ın İpekyolu ilçesinde konuştuğumuz yurttaşların barış talebi, yasaklar ve tutuklamaların peşinde aciliyetini koruyor. Gerek HDP’nin kapatılmasına ilişkin yürütülen süreç gerek siyasetçiler ve gazetecilerin gözaltı ve tutuklanma süreçleri gerekse yurttaşlar üzerinde uygulanan baskı ve korku politikaları, barış isteğini insanca yaşam talebiyle birleştiriyor. Yurttaşlar, toplumsal barışın aciliyeti ve gerekliliği mesajını verdi.

"BARIŞ İÇİN EŞİTLİK ŞART"

Kargo İşçisi Davut, barış isteyenlerin tutuklandığını, barışın sağlanması için eşitlik ve huzurun olması gerektiğini söylüyor: “Bizler Kürt olduğumuz için potansiyel suçlu olarak gözüküyoruz. Barış için huzur gerekli, eşitlik gerekli... Barışı isteyenlerin cezaevine girdiği bir yerde huzurdan söz edilebilir mi? Eşitlik desen o da yok! İstanbul’da benimle aynı işi yapanlar 25 bin TL kazanıyorken ben 14 bin TL alıyorum.”

Birçok siyasetçinin tutuklandığına da dikkat çeken Davut, “Selahattin Demirtaş’ı ‘barış’ dediği için içeri attılar. Onun gibi binlerce siyasetçi ve gazeteci tutuklanıyor” dedi.

"ARTIK EKMEK SAVAŞI VAR!"

Serbest meslekle çalıştığını söyleyen Şerzat Kayabeyli de Selahattin Demirtaş’ın tutuklu olmasına dikkat çekerken ekonomik krizle birlikte en yakıcı savaşın geçim savaşı olduğunu belirtiyor: “Suriye’de, Afganistan’da sözde savaş bitti... Şu an savaş yok ama barış da yok. Barış olsa Selahattin Demirtaş içeride olmazdı. Onu da saltanatlarının korkusundan içeride tutuyorlar. Ekmek savaşı var artık. Bu ekonomik krizde yaşamanın savaşını veriyoruz. Millet karnını doyurabilmenin peşinde.”

"BARIŞ İSTEYEN İNSANLAR İÇERİ ATILDI"

55 yaşında kebap dükkanı işleten Hüseyin Akdağ, verdiği vergilerin silahlanmaya değil, hizmete harcanması gerektiğini söylüyor ve bölgede toplumsal bir barışa ihtiyaç olduğunu ekliyor. Akdağ, “Ülkemizde barış olursa huzur olur, yoksulluk olmaz. Bölgemizde toplumsal bir barışa ihtiyacımız var. Barış olmadığı için ekonomi dibe vurmuş. Vergilerimin bana hizmet olarak geri dönmesini istiyorum. Tanka, tüfeğe harcanmasını istemiyorum. ‘90’lı yıllardan bu yana birçok siyasi parti kapatıldı ama değişen bir şey olmadı. İnsanların fikirlerini önlemek için partilerin kapatılması faydasızdır. Birçok insan barış istediği için haksız yere içeriye atıldı. Ellerinde silah da yoktu. Kayyum atadılar ama memleketin hali ortada” diye konuştu.

"ADALETSİZLİK VE HUKUKSUZLUK OLDUKÇA SAVAŞ OLUR"

Barış talebinde bulunurken bile çekindiğini söyleyen ve ismini vermek istemeyen bir yurttaş ise en temel sorunun adaletsizlik olduğunu söyledi. Barış için öncelikle adaletin sağlanması gerektiğini ifade eden yurttaş şöyle konuştu: “Adaletsizliğin olduğu, hak ve hukukun olmadığı yerlerde savaş olur. Bu adaletsizliklerin sebebinin de başında eğitimsizlik olduğunu düşünüyorum. Barış için adalet, adalet için eğitim şart...”

Esnaflık yapan başka bir yurttaş ise iktidarın barış konusundaki tutumuna değiniyor: “Savaştan karlı çıkan yine iktidar oluyor. Savaş onların işlerine geliyor. Barışa imkan olsa dahi iktidarın bunu isteyeceğini düşünmüyorum.”