Çerkezoğlu: Depremden etkilenen Balcalı Hastanesinde işçilere deprem tazminatı ödenmiyor
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Adana Balcalı Hastanesinde işçilere deprem tazminatı ödenmediğini söyleyerek işçilerin sorunlarına dikkat çekti.
Fotoğraf: Evrensel
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, depremlerden etkilenen bölgelerde görev yapan kamu personeline ödenen tazminatın deprem nedeni ile boşaltılan Balcalı’da çalışan işçi ve memurlara ödenmemesine dikkat çekerek sorunun çözülmesi için görüşmelerde bulundu.
“VERGİDE ADALET İSTİYORUZ”
DİSK Bölge Temsilciliği’nde yapılan toplantıda Genel İş Adana 2 Nolu Şube Başkanı Serdar Çapar, gelir vergisi matrahı nedeni ile işçilerin ücretlerinin aydan aya erimesine dikkat çekti. Bu konuda konuşan Çerkezoğlu, şunları söyledi, “Dünyada başka bir ülke yok ki işçilerin, çalışanların, aldıkları ücret eline geçen ücret yıl içerisinde aylar ilerledikçe, mayısta, haziranda, temmuzda, eylülde geriye gitsin, daha düşsün. Ama Türkiye'de bu vergi adaletsizliği yani vergi dilimlerinin son derece düşük belirlenmesiydi. Hepimiz hemen bir üst vergi dilimine giriyoruz ve örneğin ocakta aldığımız maaşı temmuzda işte ağustosta, eylülde, ekimde alamıyoruz. Vergi adaletsizliği yüzünden. Tabii bir de dolaylı vergiler var. İğneden ipliğe her şeye öde en zengininden, en yoksuluna aynı oranda ödediği ÖTV, KDV ile üzerine koyarsak adaletsiz vergi sistemi bu yaşadığımız ekonomik kriz koşullarında bizi daha da büyük bir yoksullukla yüz yüze bırakıyor. Dolayısıyla biz hem gelirde adalet için hem vergide adalet için yani az kazanandan çok, çok kazanandan az vergi alınan adaletli bir vergi sistemi içinde bir mücadele yürütüyoruz.”
BALCALI’DA İŞÇİLER DERTLİ
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Bölge Temsilciliği’nde Genel İş Üye ve yöneticileri ve Adana Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi işçileri ile toplantılar düzenledi. Öz Sağlık İş Sendikası’nın yetkili olduğu Balcalı Hastanesi’nde gerçekleştirilen toplantının öne çıkan gündemleri arasında imzalanan TİS nedeni ile asgari ücrete yaklaşan ücretler, işçiye yüklenen gelir vergisi ve deprem tazminatı yer aldı. 6 Şubat'ta Maraş merkezli meydana gelen depremlerden etkilenen bölgelerde görev yapan kamu personeline 11 Mayıs’ta çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararı sonrası ödenen 2 bin 59 lira 99 kuruş ödeme Adana’da sadece Çukurova, Ceyhan, Seyhan, Kozan ve Yüreğir İlçelerinde görev yapan personele yapılıyor. İlçede birçok bina il birlikte ağır hasar alan Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi’nin boşaltıldığı Sarıçam İlçesi bu ilçeler arasında yer almıyor. İlçede bulunan ve hasar alan Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi’nde görevli işçi ve memurların deprem tazminatından faydalandırılmamasının yanlışlığına dikkat çeken Çerkezoğlu, “En büyük hasarı gören Çukura Üniversitesi Hastanesi olmasına rağmen iki büyük binamız, özellikle ikinci depremden sonra tamamen kullanılmaz duruma gelmiş ve kullanım dışına alınmış. Sadece arkada daha önce bir hayırsever tarafından yapılmış olan bir Onkoloji Hastanesi var. Orası ağırlıkta kullanılıyor. Şimdi Yüreğir ilçesinde bulunan hastanelere gönderiliyor personeller. Yani Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi depremde ciddi hasar görmesine rağmen Sarıçam İlçesi bu kapsamda olmadığı için Cumhurbaşkanlığı kararnamesine göre, Çukurova Üniversitesi Hastanesi'nde çalışan sağlıkçı arkadaşlarımız ve yine Sarıçam Belediyesi'nde çalışan arkadaşlarımız ile tüm kamu çalışanları böyle bir haktan mahrum olmuş durumdalar. Bugün yapacağımız görüşmelerde hem işçi arkadaşlarımıza, hem üniversite açısından rektörümüzle de bu konuyu paylaşacağız. Bu konuyu gerekirse Ankara'ya da taşıyarak bir çözüm bulmak noktasında adım atılmasını sağlamak istiyoruz” dedi.
“ASGARİ ÜCRET SADECE GIDA HARCAMASINI KARŞILIYOR”
Emeğin ürettiği değerden aldığı payın Cumhuriyet tarihinin en düşük düzeylerine, yüzde 25’lere kadar gerilediğini ifade eden Çerkezoğlu, Türkiye’de yoksulluk sınırının 40 bin liraya dayandığını belirterek “Türkiye'de kaç eve ayda kırk bin lira gelir giriyor?” diye sordu. Türkiye'de milyonların yoksullukla karşı karşıya kaldığını ifade eden Çerkezoğlu, “Bırakın yoksulluk sınırını, açlık sınırı bugün on üç bin lira civarında. Türkiye'de bir ortalama ücret haline gelmiş olan asgari ücret yani Türkiye'de çalışanların yarısından fazlası diyorduk. Şimdi yüzde yetmişlere kadar ulaştı. Türkiye'de bir ortalama olan asgari ücret, dört kişilik bir ailenin sadece gıda harcaması olan açlık sınırının dahi çok altına düşmüş durumda” dedi.
“BALCALI’DA İŞÇİLERİN ÖRGÜTLÜ OLMAYA İHTİYACI VAR”
İşçi sınıfı açısından demokrasinin 4 yılda bir oy vermek olmadığını dile getiren Çerkezoğlu, “Bizim açımızdan demokrasi emeğimiz, ekmeğimiz hakkında, sosyal haklarımız hakkında söz ve karar sahibi olmamız demek. Bunun da bütün dünyada bir tane yolu var, işçi sınıfının sendikalı olması, grev ve toplu sözleşme hakkı başta olmak üzere sendikal hakların önündeki tüm engellerin kaldırılması. Böyle bir dönemde bizim önümüzdeki en büyük engellerden taşeronu kaldırmayı büyük ölçüde başardık. Ama bugün taşeron çalışmaya rahmet okutacak bir çalışma düzeni ile karşı karşıyayız. Sendika var ama TİS var ama taşerondaki hakların bile çok gerisindeyiz. Bu hastanede bir çok arkadaşımız taşeron işçi olduğu dönemde asgari ücretin yüzde 30-40 hatta 80’nine kadar ücretlerle çalışırken şimdi herkes TİS olmasına rağmen asgari ücret düzeyine inmiş durumda. Mesele kağıt üzerinde sendika ve TİS olması değil burada çalışan 1800 işçi işçinin söz ve karar sahibi olduğu, hastane içerisinde herkesin ayrı ayrı talebinin yansıdığı bir TİS’in yapıldığı bir örgütlenmesidir” dedi. Çerkezoğlu, hedeflerinin Balcalı’da yetki alıp işçilerin talepleri doğrultusunda bir TİS imzalamak olduğunu anlattı. (Adana/EVRENSEL)