31 Ağustos 2023 16:41

Boşanmada ara buluculuk yine gündemde | ‘Canımı kurtarayım’ derken hakkı gasbedilecek

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un "aile hukukunu sil baştan ele alacağız" açıklamalarını değerlendiren Avukat Eylem Sarıoğlu, "Bu tam anlamıyla Medeni Kanun’daki haklarımıza saldırıdır” dedi.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Özlem Songül ABAYOĞLU
İstanbul

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç katıldığı bir televizyon programında aile hukukuna ilişkin geniş çalışmaları olduğunu söyledi. Bakan Tunç, “Aile hukukunu sil baştan ele alacağız. Aile hukukunda ara buluculuğu getirmek lazım. Boşanma, tazminat, nafaka sorunları ile ilgili ara buluculuk olabilir. Vatandaşların mağduriyetini gidermemiz lazım. Her iki tarafı da dikkate alarak bir çözüm bulunmalı” dedi.

Gazetemize konuşan Türkiye Barolar Birliği (TBB) Kadın Hukuku Komisyonundan Avukat Eylem Sarıoğlu, Adalet Bakanı Tunç’a tepki gösterdi. Açıklamanın medeni hukuktaki kadın haklarına dönük bir saldırı olduğunu söyleyen Sarıoğlu, “Peyderpey önümüze getirilen ‘Boşanma davaları çok uzun sürüyor’ açıklamaları üzerine ciddi tartışmalar döndürüldü. Bakan’ın değerlendirmelerinde nafaka, boşanma, maddi ve manevi tazminata ilişkin toplam bir ara buluculuk vurgusu yapılıyor. Bakan süresiz nafakaya dair ‘Bu sorunu ortadan kaldıracağız’ diyor. Ancak daha önemlisi ‘Aile hukukunu sil baştan ele alacağız’ cümlesi. Bu aile hukukunun yeniden yazılması anlamı taşıyor. Bu da tam anlamıyla Medeni Kanun’daki haklarımıza saldırıdır” uyarısında bulundu.

Son aylarda HÜDA PAR genel başkanı tarafından kadın haklarının sıklıkla hedef gösterildiğini ifade eden Sarıoğlu, “Bu açıklamalar ve ara buluculuk önerisi birbirinden bağımsız değil. Hem fiilen hem de yasal olarak saldırı ile karşı karşıyayız. Buna karşı da tüm baroların, kadın örgütlerinin hatta tüm siyasi partilerin ortak bir duruş sergilemesi gerekiyor” çağrısında bulundu.

“ARA BULUCU, ŞİDDETİ NASIL DENETLEYECEK?​”

Şiddet iddiası olan boşanma davalarında ara buluculuğun söz konusu olamayacağını ifade eden Sarıoğlu, “İstanbul Sözleşmesi’nde bunu yasaklayan hükümler vardı. Şiddet içeren evliliklerin de ara bulucuya gideceğine yönelik net bir açıklama yok ancak bir süre sonra gündeme getirilebilir. Asıl önemli soru, ilişkide kadına yönelik şiddet varsa ara bulucu bunu önleme konusunda nasıl çalışma yürütecek? Hiçbir denetleme olmadan da dosyalar kapatılacak” dedi.

Boşanma aşamasında kadının nafaka, maddi manevi tazminat, velayete ilişkin belli hakları olduğuna dikkat çeken Sarıoğlu “Ara buluculuk sürecinde bu haklar pazarlığa açılacak ve kadınlar hak gasbına uğrayacak. Boşanma davalarında gördüğümüz kadarıyla kadınlar ‘Yeter ki boşanayım, nafaka vermezse vermesin’ ya da ‘Canımı kurtarayım da tazminat istemiyorum’ noktasına getiriliyor. Bir de ara buluculuk sırasında bunlarla karşılaştığınızı düşünün. Kadınlar sırf boşanabilmek için tazminat ve nafaka haklarından vazgeçecek” dedi.

YILDIRMAYA DÖNÜŞEBİLİR

Ara bulucu aşamasında kadınların nasıl bir psikolojik baskıyla karşı karşıya kalacaklarının da bilinmediğini söyleyen Sarıoğlu, “Ara buluculuk görüşmelerinde kadınlarla erkeklerin tekrar yüz yüze gelmesi, şiddete uğrama tehlikesi nedeniyle haklarından mahrum bırakılmasının kuvvetle muhtemel olduğunu düşünüyoruz. Eşitler arasında olmayan bir ara buluculuk ilişkisinde, daha güçlü olanın mağduru istediği noktaya çekebilmek için baskı kurabileceğini biliyoruz. Tazminat hakkında yarısına razı eden ara buluculuk tutanakları var. Kadınlar açısından da benzer bir tablo ile karşılaşmak çok olası. Ara buluculuk aşamasında tazminat ve nafaka haklarından mahrum edilen kadın ‘Nerede nasıl yaşayacağım?​’ kaygısıyla boşanmadan vazgeçebilir” ifadelerini kullandı. Halihazırda Anlaşmalı Boşanma Kurumu olduğunu da hatırlatan Sarıoğlu, eşlerin anlaşmak istiyorsa buralara başvurabileceğini söyledi.

ÖNCEKİ HABER

Kroman Çelik’te ek zam isteyen 17 işçi işten atıldı, işçiler eylem yaptı, fesih geri çekildi

SONRAKİ HABER

Antalya Film Forum projeleri açıklandı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa