Niteliksiz eğitimde tek "açık" kapı

Buğra

Sınava hazırlık öğrencisi

Şişli/İstanbul

Öğrencilerin eğitim hayatlarında ve özellikle sınava hazırlık süreçlerinde “yaşamı kolaylaştırmak” için seçtiği bir yol olarak açık eğitimin öğrenciye ne gibi etkileri vardır? Ben İstanbul’da yaşayan lise son sınıf öğrencisi Buğra. Ben de pek çok sıra arkadaşım gibi ekonomik sorunlar ve eğitimin niteliksizliği sebebiyle okula açıktan devam etmeye karar verdim.

Biz gençlerde eğitimi niteliksiz ve yetersiz oluşu dolayısıyla zaman kaybı olarak görüp bunu evimizden kendi çabalarımızla, daha verimli ve hızlı bir şekilde bitirebileceğimizi düşünme eğilimi oldukça yüksek. Öğrenciler olarak bu düşünce de haklılık payımız da var çünkü okul dediğimiz yerde, özellikle de devlet okullarında 40 kişilik sınıflarda ders alıyoruz. Sınıfların kalabalık oluşundan dolayı dersler verimsiz geçebiliyor. Bu nedenle çoğumuz eğitimi evlerinden devam ettiriyor ve alabiliyorsak özel ders parasını karşılamaya çalışıyoruz. Öte yandan açıktan devam ettirdiğimiz eğitimin de pek “eğitim” olduğu ya da nitelik ve verimlilik anlamında okuldakinden çok farklı olduğu söylenemez.

İHTİYAÇ: PARASIZ NİTELİKLİ EĞİTİM

Lise öğrencileri olarak aynı zamanda ekonomik kriz nedeniyle boş kalan zamanımızda da iş bulup hayatımızı idame ettirmeye çalışıyoruz. Aileye “yük olmama” kaygısı da bunun bir yanında duruyor. Kısacası eğitimimize bir şekilde devam etmeye çalışırken bir yandan da para kazanmaya çalışıyoruz. Özellikle emekçi ailelerin çocukları olarak hakkımız olan eğitim koşullarına ve kültürel aktivitelere erişmemizin önü kesiliyor. Açık öğretimi tercih eden gençlerin koşullarını ve neden bunun tercih edildiğini de benzer şekilde görebiliyoruz. Ancak bu sürekliliği değiştirmek ve bir şeyler yapmak da ancak yan yana gelip mücadele etmemizle mümkün.