Çağrı merkezinde sorunlar katmerleşiyor: Artan baskı, mobbing ve eriyen ücretler
Çağrı merkezlerinde sorunlar giderek artıyor. İşçiler üzerinde artan baskı, mobbing ve kötü çalışma koşulları bir yana aldıkları ücretin yeterli olmaması da en büyük problem.

Fotoğraf: Pexels
Berkay YEĞİN
Van
Çağrı merkezi işçilerinin ücret erimesi, fazla mesai, yerleşik hale gelmiş baskı ve mobbingle birlikte sorunları artarken mücadele alanlarına duyulan ihtiyaç da bir o kadar artıyor. Çağrı merkezi işçileri ile yaşanılan sorunlar üzerine konuştuk.
İşçiler, banka satış projelerinden günlük 10 saat mesainin içerisinde günlük 80 dakika mola dışında kesintisiz hatta bağlı kaldıklarını, işçilerin uzun süreler soluksuz konuşmaktan kaynaklı yaygın bir şekilde faranjit hastalığı geçirdiğini ifade ediyor. Aylık 176 saati bulan çalışma süresi içerisinde çağrı aralarının maksimum 3-5 saniye arasında olduğu işçilerin anlattıkları arasında.
VERİLMEYEN PRİMLER, 300 TL ZAMLANAN YEMEK KARTLARI...
Geçim derdinin giderek yakıcı boyutlara geldiği çağrı merkezlerinde asgari ücrete gelene kadar primlerin türlü bahanelerle verilmemesi yemek kartlarının 1300 TL bandında kalması tartışılıyor. Satış projelerinde mola aşımından, çağrı sürelerine kadar pek çok gerekçeyle primlerin verilmediğini söyleyen isçiler, yılbaşından bu yana Webhelp bünyesinde yemek kartlarının sadece 300 TL zamlandığını söylüyor. 1300 TL’nin her geçen gün zamlar karşısında eridiğini mutfak alışverişinin çok ufak bir bölümünü anca tamamlayabildiklerini söylüyorlar. Bunun yanında elektrik ve internet yardımının olmayışı ise evden çalışan işçiler için cabası. Şirkette çalışanlar ise yemeklerin durumundan yakınıyor. Çorbanın bile yarım kase doldurulduğunu anlatan işçiler “KYK yurt yemekleri bile bu yemeklerden iyidir” diyor.
VAN’IN ŞARTLARINDA...
Şirket yöneticilerinin hemen hemen her konuşmasına Van’ın şartlarında diye başladığını söyleyen bir işçi şunları ekliyor: “Yahu bu şartlar sizin yüzünüzden böyle. Kentte asgari ücret verilmeyen yerler bahane edilerek işçilerin yaşadığı her problem, şartlar bu şekilde denilerek geçiştiriliyor. Banka projelerinde satış elemanları aylık toplamda minimum 4 milyon TL tutarında satışlar yaparken, bunun yer yer 6-7 milyon TL civarına çıktığını da biliyoruz.”
“Şirkete kazandırdığımız rakamlar ortadayken ay sonunda aldığımız maaş zorumuza gidiyor” diye bir başka işçi de sitemini dile getiriyor.
MOBBİNG BASKISI
Çağrı merkezlerinde çalışanlarına bir dokun bin ah işit. Hemen hemen herkes mobbingin had safhada olduğundan bahsediyor. Bir işçi, “Faiz oranları arttırıldı müşteriyi ikna edemiyorsun, bu doğrudan satışımıza yansıyor. Düşük satış yapınca ise hemen toplantı... Mesai esasında olağanüstü bir performans gösteremediysen izin günün, mesai çıkışın yanıyor. Çalışanları toplantıya alan şirket yöneticileri, işçiler üzerinde mobbingin sınırlarını tanımıyor. Üstelik mesai saatleri içerisinde yarım saati kâr bilen şirket onu da bizim dinlenme zamanımızdan yiyor” diye konuşuyor.
İSTİFALAR YASAKLANMIŞ DURUMDA
Son dönemlerde kentin genelinde işçi alımlarını arttıran şirketler, istifayı dahi yasaklamış durumdalar. İstifaların arttığı söyleniyor. Bunların bir kısmını artık bu iş yapılmaz deyip doğrudan sektörü bırakan işçiler oluştururken diğer kısmını ise, kendi takımında ya da projesinde mobbingden veya şartlardan kaynaklı başka yerde çalışmak isteyenler oluşturuyor.
Şirket ise; kara liste tehdidini sürdürüyor. Son zamanları “Çağrı merkezine girmek çok kolay çıkmak ise bir işkence” diyerek anlatan bir işçi ise, ihbar süresini patronun kendi lehine çevirdiğini söylüyor. İşçi, “İşten çıkmak isteyenlere hatların yoğun olduğunu ve şirketi zor durumda bırakamayacakları söyleniyor. 14 gün olan ihbar süresi 30-40 gün civarına çekilip “Çıkarsan kara listeye alınırsın”, “Sigorta sicilini yakarız”, “Bu kentte bir daha iş bulamazsın” tehditleri savruluyor” diyor.
Evrensel'i Takip Et