07 Eylül 2023 16:03

BES: Yargı paketlerinde yargı emekçileri yok

BES Adana Şubesi yaptığı açıklamayla, açlık sınırı ile yoksulluk sınırı arasında ücret alan yargı emekçilerinin koşullarının iyileştirilmesini istedi.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Adli yıl açılışı nedeni ile basın toplantısı yapan Büro Emekçileri Sendikası(BES) Adana Şubesi, açlık sınırı ile yoksulluk sınırı arasında ücret alan yargı emekçilerinin haklarının hiçbir yargı paketinde yer almadığına dikkat çekerek ücretler, mesai ücretinin ödenmesi, ücretsiz yemek, ulaşım, kreş ve bağımsız yargı gibi taleplerin yerine getirilmesi için yargı emekçilerini mücadele etmeye çağırdı.

2010 referandumu sonrasında cemaat ve sonrasında mevcut iktidarın üzerinde tahakküm kurarak yargı sistemini iktidarlarını güçlendirmek ve toplumsal muhalefeti susturmak için bir araç olarak kullandığını ifade eden Güney, emekçilerin KHK ile ihraç edilmesinden, kadın cinayetlerinde cezasızlığa, işçileri düşük ücretlere mahkum eden hakem heyeti kararlarına yargı yolunun kapanmasından seçilmiş belediye milletvekillerinin ve belediye başkanlarının tutuklanmasına kadar çok sayıda hukuksuzluğa dikkat çekti.

“YARGI EMEKÇİLERİ AÇLIK SINIRI İLE YOKSULLUK SINIRI ARASINDA BİR ÜCRET ALMAKTA”

Bu yargı sisteminde periyodik olarak çıkarılan yargı paketleri dava sayılarındaki artış ve yıllarca süren dava süreçlerinin yargı emekçilerinin çalışma hayatını kabusa çevirdiğini dile getiren Güney, “Bir yandan iş yükü, bir yandan mobbing, bir yanda keyfi olarak açılan soruşturmalar mesai kavramı gözetmeksizin çalışmaya zorlanan yargı emekçilerinin sürekli olarak açıklanan yargı paketlerinde ekonomik, özlük ve sosyal haklarının düzeltilmesine dair hiçbir çalışma yer almamıştır. Yargı emekçileri açlık sınırı ile yoksulluk sınırı arasında bir ücret almakta olup 2009 yılından bu yana ekonomik haklarında hiçbir ilerleme sağlanmamıştır” dedi.

23 Temmuz 2009 tarihi itibarıyla yargı emekçilerinin kazanılmış hakkı olan havuz parasının ortadan kaldırıldığını belirten Güney, “Kaldırılan havuz paralarının yargı emekçilerinin lehine olacak şekilde düzenleme yapılarak ödenmesine tekrar başlanmalıdır” dedi.

Tüm yargı emekçilerine mesai ücreti ödenmesi talep eden Güney, görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarında mülakat yerine liyakatın esas alınmasını, Adalet Bakanlığı ve bağlı birimlerinde iş yüküne uygun olarak çalışan sayısının arttırılmasını istedi. Yargı emekçilerinin 2802 sayılı Yasadan çıkartılarak diğer kamu emekçileri gibi 4483 sayılı Memurun Muhakematı Kanununa tabı olmasının sağlanması gerektiğini ifade eden Güney, tüm yargı emekçilerine yol ücreti veya servis, ücretsiz, nitelikli 4 çeşit yemek, kira yardımı, nitelikli ücretsiz kreş, mobbingin önlenmesi amacıyla bir kurul oluşturulması ve mobbing uygulayan amire yaptırım uygulanması, UYAP kullanıcılarının statülerinin bir çözüme kavuşturulması, Denetimli Serbestlik Müdürlüklerinde görev yapan personele sendika hakkı talepleri için mücadele etmeye devam edeceklerini belirterek “Yargı emekçilerinin bu kâbustan uyanması, sendikamızca yıllardır gündemde tutulan taleplerinin gerçekleşmesinden geçiyor” dedi.

“SORUNLARI BİRLEŞİK BİR MÜCADELE İLE ÇÖZEBİLİRİZ”

Adalet Komisyonlarında, komisyonun görev alanındaki en fazla üyeye sahip üç sendikadan birer temsilcinin komisyonun asil üyesi olacak şekilde düzenlenme yapılmasını da isteyen Güney, “Büro Emekçileri Sendikası olarak yargı emekçilerinin taleplerinin karşılanması ve bağımsız bir yargı sistemi için mücadele etmeye devam ediyoruz. Tüm yargı emekçilerini bu haklı mücadelemize sahip çıkmaya çağırıyoruz” dedi.

Basın toplantısına katılan KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil, ülkede adalet yürüyüşlerinin, nöbetlerinin, taleplerinin hiç bitmediğini belirterek “Bir ülke düşünün ki yargı kendi yasalarını, halkın iradesi ile seçilmiş milletvekilleri ve belediye başkanlarını tutuklayarak AYM kararlarını çiğnesin” dedi. 2024-2025 yılını kapsayan toplu sözleşme masasının bu yıl da kamu emekçilerinin sorununu çözmediğini ifade eden Yeşil, “Bir dönem daha emekçilerin alın terini gasp eden bir sonuç ortaya çıktı. Önümüzde daha fazla mücadele ve örgütlülük ihtiyacının önümüzde duruyor. Bunları örgütlü birleşik bir mücadele ile değiştirebiliriz” dedi.(Adana/EVRENSEL)