"Bu kara düzene dur diyeceğiz"
Fabrikalarda hijyenden, yemeklerin böcekli çıkmasına ve kötü çalışma koşullarına kadar pek çok sıkıntı varken emeğimizin karşılığı bu olmamalı diyen işçiler "Bu kara düzene dur diyelim " diyor.

Fotoğraf:Evrensel
Sanat Ambalaj Fabrikasından bir işçi
Merhaba, ben uzun süredir Gaziantep 5. Organize Sanayi Bölgesinde bulunan Sanat Ambalaj Fabrikasında çalışmaktayım. Yaşadığımız haksızlıkları ve mağduriyetimizi sizlere anlatmak istedim. Öncelikle konuma temizlik ile başlamak istiyorum. Lavabo, işletme ve yemekhaneye değinmek istiyorum. Lavobalar aşırı derecede pis ve kullanılacak durumda bırakılmıyor ve sular düzenli olarak kesintiye uğruyor. Elimizi yüzümüzü yıkamakta hatta abdest almakta bile zorluk çekiyoruz. İşletme ise toz ve pislik içerisinde olduğu için solunum hastalıkları vakaları gün geçtikçe artıyor. Sadece denetim günleri temizlik yapılmakta. Denetim dediğimde daha önceden fabrikaya denetim olacağına dair haber verilen denetimler. Havalandırmalar düzenli olarak çalışmadığı için sürekli makine dumanlarını solumak zorunda kalıyoruz. Yemekhaneye gelince yemeklerde ölü hayvanlar gördüğümüz oldu (sinek, fare pisliği ve örümcek). Sorumlular bu konularla ilgilenmiyor. Yaşadığımız 6 Şubat depreminde dahi deprem yardımları çalışanların yarısına verilmedi. Aylıklar ise gününde yatmıyor. Elden para da veriyorlar. Çalışanları asgari ücret düzeyinde gösterip düşük sigorta primi yatırıyorlar ve son üç aylığımız nedense bordrolarda deprem yardımı olarak gösterilmiştir, bunu anlayamadık. Maaşları sabit bir bankadan almış değiliz her ay farklı bankalardan yatırıyorlar ve ben hâlâ maaş günümü bilmiyorum çünkü her ay yatırdıkları gün değişiyor. İşletmede çalışan formen diye adlandırılan sorumlular işçilerin üzerine çok geliyor, adamına göre muamele yapıyorlar. Örneğin; izin alacak işçiden bir şeyler talep edip öyle izin yazdırıyorlar yoksa yazmıyorlar. Çalışandan fıstık, yoğurt, buğday gibi şeyler isteyerek işçiye izin yazıyorlar ve getiren işçiye torpil geçiyorlar. Sorumluların hiçbiri görevini yapmıyor ezilen daima işçiler olarak biz oluyoruz. Maaşımızı alırken bile mücadele içerisine giriyoruz. Üç parça verilen maaşın elden verilen parasını alırken bizi koyun gibi sıraya sokup saatlerce bekletip o şekilde veriyorlar. Tabii eksik aldıysanız şikayet etme gibi lüksünüz yok, ‘Ne verirlerse odur’ anlayışı var.
Onların hesapları doğru bizimkisi yanlış oluyor. Kurban Bayramı’nda bile dalga geçer gibi ‘Kurban kesemiyoruz’ dememize rağmen kurban etlerimizi içine koymamız için verdikleri çöp poşetleri işletmede ‘Fire edilsin’ dedikleri poşetlerdi. Anlayacağınız geri dönüşüm olması gereken poşetleri ‘Alın size hediyemiz olsun’ dediler. Evet zor bir dönemde yaşıyoruz ama işçiler olarak fazlasında gözümüz yok, sadece çalıştığımızın karşılığını istiyoruz. Üç vardiya çalışıp evlerimize çocuklarımıza vakit ayırmakta zorlanırken bir de böyle sorunlarla karşılaşmak bizi yıpratıyor. Bu kara düzene dur demek istiyoruz artık maymun gözünü açtı demek istiyoruz. İktidarın desteğini alan fabrika sahipleri değil ekmeği için mücadele veren mazlumlar kazansın istiyoruz. Elimiz kirli olabilir ama yüreğimiz hâlâ ilk günkü saflığını ve temizliğini korumakta ve diğer yüreği temiz olan işçi kardeşlerim ile birlikte bu yolda mücadele vermek istiyoruz.
Evrensel'i Takip Et