Nasıl geçineceğimizi düşünmekten yorulduk
Bizler her gün radyoaktif maddeye maruz kalıyoruz. Emekliliğimizde birer kanser hastası adayıyız.

Fotoğraf: Sj Objio/Unsplash
Bir sağlık teknikeri
İstanbul
Merhaba Evrensel okurları. 2009 yılından beri nükleer tıp kliniğinde, nükleer tıp teknikeri olarak görev yapıyorum.
Nükleer tıp pek çok hastalığın tanı ve tedavisinde radyoaktif maddenin kullanıldığı bilim dalıdır, dolayısıyla hastanelerde risk potansiyelinin yüksek olduğu alanlar arasındadır.
Bizler canımızı ortaya koyarak, son derece özveri ile çalışırken hakkımızı alabiliyor muyuz peki? Görüntüleme merkezlerinde hizmet alım şeklinde çalışan firmalar hastalara müşteri gözüyle bakarken, çalışanları asgari ücretle çalıştırıp beğenmeyene kapıyı gösteriyorlar. Dışarıda halihazırda binlerce üniversite mezunu işsiz var çünkü.
Sağlık işçilerinin hakları taşeron firmalar tarafından gasbedilirken, devlet yöneticileri bu duruma sessiz kalmayı tercih ediyor. Bizler her gün radyoaktif maddeye maruz kalıyoruz. Emekliliğimizde birer kanser hastası adayıyız. Ayrıca bu hayat pahalılığında özellikle İstanbul’da nasıl geçineceğimizi düşünmekten yorulduk. Sosyal hayatımız yok. Nefes almaya biraz eğlenmeye, gezmeye para yok. Maaş yetmiyor.
Bu noktada mücadelenin önemini vurgulamak istiyorum. Kendi gücümüzün farkında olmalı, haklarımızı devletin ihalelerle bize uygun gördüğü patronların iki dudağı arasına bırakmamalıyız. Örgütlenmeli ve birlikte hareket etmeliyiz.
Evrensel'i Takip Et