Emek Gençliği: Haklarımız için mücadeleye!
Emek Gençliği eğitimdeki gericileşme ve öğrencileri vuran ekonomik krize dair “Parasız, laik ve bilimsel eğitim! Haklarımız için mücadeleye!” sloganıyla mücadele çağrısı yaptı.
Afiş: Emek Gençliği
Emek Gençliği eğitimdeki gericileşme ve öğrencileri vuran ekonomik krize dair “Parasız, laik ve bilimsel eğitim! Haklarımız için mücadeleye!” sloganıyla mücadele çağrısı yaptı. Emek Gençliği’nin sosyal medya hesapları aracılığıyla yapılan çarıda lise öğrencilerinin talepleri yer aldı.
“İKTİDAR EĞİTİMİ PATRONLARA TESLİM EDİYOR”
Emek Gençliği tarafından yapılan açıklamada ekonomik krize dair sorun ve talepler, “Milyonlarca liseli bu dönemde de hem yaşamaya hem de eğitimine devam etmeye çalışacak. Eğitim dönemi, artık alışık olunduğu üzere, kırtasiye ve eğitim harcamaları ailelerin ve gençlerin belini bükerek başladı. Önümüzdeki dönemde de devam edecek gibi görünüyor. Beslenme, ulaşım, dönem içerisindeki gerekli eğitim materyalleri gibi harcamalar gün geçtikçe zamlanıyor. Temel ihtiyaçların binlerce liranın üzerindeki aylık giderlere ulaştığı, eğitimdeki eşitsizliğin çıkılmaz bir girdaba itildiği koşullar inşa ediliyor. Bilimsel, kültürel her ilerlemenin, gençliğin kendi kararını alabildiği, kendi fikrini tartışabildiği her alanın karşısında dikilenler; eğitime ayrılan olanakları da bütçeyi de sermayenin hizmetine sunuyor. Yiyecek bir öğle yemeğinden ‘Eve nasıl dönülecek?’ hesabını gençliğin sırtına bırakan mevcut iktidar, bütün olanaklarıyla eğitimi patronlara ihale-rant-kar piyasası olarak teslim ediyor” şeklinde ifade edildi.
“İHTİYACI OLAN ÖĞRENCİLERİN GİDERLERİ KARŞILANSIN”
Artan zamların ve yüksek enflasyonun eğitimdeki eşitsizliği büyüttüğü, liselilerin beslenme, ulaşım gibi temel ihtiyaçlara ulaşmasını engellediğinin altı çizilen açıklamada “Liselerde kantin fiyatları geçtiğimiz seneye oranla çoktan iki katını aştı. Birçok lisede yemekhane olanağı dahi bulunmuyor. Yapılan zamlarla birlikte bir öğün yemeğe ulaşmak ağır bir maddi yüke dönüşmüşken sağlıklı ve doyurucu bir öğün hayal konumunda. Ulaşım, beslenme gibi en temel gereksinimleri karşılamadaki zorluk, gerekli kaynak ve materyallerin pahalılığı eğitim hakkını her geçen gün elimizden alıyor. Sosyal kültürel bir alanın parçası olmanın, isteklerince bir faaliyete katılmanın önüne ekonomik kaygılar geçiyor. Tüm bu zorluklar artıyorken AKP iktidara geldiği günden bugüne eğitime ayrılan bütçeyi yüzde 17'den, yüzde 9'a düşürdü. Bu süreçte her 5 yılda özel okul sayısı iki katına çıkarak büyüdü. Savaş harcamaları, patronlara yeni teşvikler ve vergi indirimleri genişledi. Özel okul patronlarına özel teşvik programları hazırlandı. 2023 bütçesinin ilk altı ayında ‘Din Hizmetleri ve Yaygın Din Eğitimi’ için ayrılan bütçe 19 milyar TL'yi aşıyor” denildi.
Açıklamada tüm bu ekonomik problemlere karşı şu talepler dile getirildi, “Liselilerin cebine bakmadan adım atamadığı, okul içindeki saatlerin açlıkla sınanmaya eş düştüğü koşullarda milyarlarca lira iktidar ve patronların politikalarına hizmet ediyor. Her öğrencinin eşit şartlarda eğitime devam edebileceği koşullar sağlanmalıdır. Bütçe, parasız bir eğitimin olanaklarını yaratmak için kullanılmalıdır. Eğitimin her kademesinde, öğrencilerin beslenme, barınma, ders araç gereç ve ulaşım giderleri devlet tarafından ücretsiz karşılanmalıdır.”
“ÇEDES PROJESİ İPTAL EDİLSİN”
Artan masraflara ek olarak Erdoğan iktidarının gençliğe yönelik saldırılarının başında liselerde ‘dinci ve gerici’ bir eğitimin inşasının geldiğinin vurgulandığı açıklamada, “Ülke genelindeki ‘tek adam, tek parti yönetimi’ liselerde yeni yönetmeliklerle, müfredata müdahalelerle, gençliğin istek, özlem ve özgünlüklerine duvar olmuş durumda. Alınan kararlar, zora dayalı kurumlarla adeta her lisede ‘bir tek adam politikasıyla’ idare baskısı arttığı gibi bilimsel ve laik eğitim hedef tahtasının merkezine konuluyor. İçinde bulunduğu koşulları sorgulamayan; kendi fikrini, siyasetini, uğraşını dile getiremeyen; bulunduğu alanda kendi istekleriyle yer tutamayan; ‘tekçi ve biatçı’ bir nesil arzusuyla çıkıyorlar gençliğin karşısına. Kıyafetten tutalım da müzik tarzına kadar çok yönlü bir ablukanın karşılığı haline geliyor liseler. Kültür, sanat etkinliklerinden, kulüp-topluluklar oluşturma çabasına kadar gençliğin var etmeye çalıştığı her alan geriletiliyor. Karma eğitim, AKP sözcüleri eliyle hedefe koyuluyor, tartışma konusu haline getiriliyor. ÇEDES projeleri ile imam, müezzinlerin okullarda görevlendirdiği, karma eğitimi hedef haline getiren tartışmaların açıldığı, müfredata yönelik gerici adımların uygulandığı müdahaleler genişliyor. Bu proje ve beraberinde gelişen uygulamalar, liseleri birer AKP kurumuna dönüştürmeyi hedef edindiği gibi gençliğin bütün özgürlüklerini yok sayacak baskı araçlarına dönüşüyor. Seçmeli bilim derslerinin sayısı, evrim konuları ve temel derslerin içeriği ve saati azaltılarak din dersleri artırılıyor. Eğitimin içeriği iktidarın milliyetçi, dinci ve gerici politikalarına göre şekilleniyor. Gençliğin hakları ve özgürlüklerini koruyabildiği, nitelikli bir eğitim olanağı laik ve bilimsel eğitimi savunmaktan geçiyor. ÇEDES projesi iptal edilmelidir, laik bir eğitim anlayışı tüm kademelerde yerleştirilmelidir. Fiilen zorunlu halde tutulan din eğitimi kaldırılmalıdır, müfredattan dini içerik ayıklanmalı, bilimsel bir temele oturtulmalıdır” sözleri yer aldı.
"HAYDİ MÜCADELEYE"
Tüm bu sorunları ortadan kaldırabilmek için çözüm yollarını aramanın, bir araya gelmenin, her geçen gün acilleşen talepler etrafında mücadeleyi büyütmenin olanaklarını yaratmaya ihtiyaç olduğu ifade edilen açıklamada, “Öyleyse haklarımıza sahip çıkmak, sıralarımızdan-sınıflarımızdan başlayarak liselerde bir araya gelmek ve döneme girerken en temel ihtiyaçlarımız doğrultusunda ortaya koyduğumuz bu talepleri büyütmek için Emek Gençliği seni de çağırıyor! Döneme girerken Türkiye'nin dört bir yanında harekete geçtiğimiz 'Parasız, Laik, Bilimsel Eğitim! Haklarımız İçin Mücadeleye!' sloganı etrafında birleşelim. İnşa edilen karanlık karşısında kazanacak bir geleceğimiz var!” çağrısı yapıldı. (HABER MERKEZİ)