12 Eylül 2023 14:55
/
Güncelleme: 22:21

1980 darbesinin 43. yıldönümünde pek çok kentte açıklama yapıldı: 12 Eylül'le yüzleşin

İstanbul, Ankara, Diyarbakır başta olmak üzere pek çok kentte 12 Eylül askeri darbesinin 43. yıldönümünde basın açıklamaları yapıldı.

1980 darbesinin 43. yıldönümünde pek çok kentte açıklama yapıldı: 12 Eylül'le yüzleşin

Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel

12 Eylül askeri darbesinin 43'üncü yıl dönümü dolayısıyla pek çok kentte düzenlenen açıklamalarda darbe anayasasının tüm kurumlarıyla ortadan kaldırılması ve darbelerle yüzleşme çağrısı yapıldı. 

İSTANBUL

78’liler Girişimi ve Karşı Sanat Çalışmaları’nın çağrısıyla 12 Eylül askeri darbesinin 43. yıldönümünde Taksim Kazancı Yokuşu’nda darbeye karşı açıklama yapıldı. 12 Eylül darbesinin üzerinden geçen 43 yılda 12 Eylül darbe rejiminin temel unsurlarıyla katlanarak sürdüğünü vurguladı.

Çok sayıda siyasi parti ve sivil toplum kuruluşunun destek verdiği açıklamada, “Tekçi rejimle katlanarak süren 12 Eylül’le yüzleşmek” pankart açıldı. "Mahpusların şartlı tahliye hakları gasp edilemez", "Darbe anayasası tüm kurumlarıyla kaldırılsın, “Cezaevlerindeki idare ve gözlem kurulları iptal edilsin” dövizlerinin açıldığı açıklamada "Gün gelecek devran dönecek darbeciler halk hesap verecek” sloganı atıldı.

12 Eylül askeri darbesinin 43. yıldönümünde açıklama

Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel

Eylemde, Özgür Gündem gazetesi ile dayanışmak için bir günlük yayın yönetmenliği yaptığı için tutuklanan 78'liler Girişimi Sözcüsü, gazeteci, yazar Celalettin Can da unutulmadı. Can’ın fotoğraflarının da taşındığı eylemde son durumunu anlatan insan hakları savunucusu Nimet Tanrıkulu, "Celalettin Can’ın bırakılmamasının sebebi cezaevi infaz sistemi, 2012'de kurulan infaz savcılığı ve beraberinde çalışan yapının iki dudağı arasında olması, kendilerini mahkeme yerine koymuşlar. Mahkemelerin üstünde kararlar alıyorlar ve Celalettin Can 12 gündür serbest bırakılmıyor. Cezaevleri ağır insan hakları ihlallerinin yaşandığı yerler” dedi.

"TEKÇİ REJİM DEVAM EDİYOR"

Ortak açıklamayı 78’liler Girişimi’nden İsmet Evren okudu. Evren, 12 Eylül darbesinin üzerinden 43 yıl geçtiğini, ancak 12 Eylül darbe rejimi temel unsurlarıyla katlanarak sürdüğünü dile getirdi: "12 Eylül Darbe Anayasası ve Siyasi Partiler Yasası, seçim barajı, YÖK, RTÜK, sendikalar yasaları ile sürüyor. 12 Eylül devleti, 'yasal' temellerini oluşturan 1980-83 döneminde yapılan 600 civarında yasa ve binlerce yönetmelikle sürüyor. Türkiye'nin resmi siyasal muhalefeti de, 43 yıldır bu tekçi darbe siyasetinin kuralları içinde muhalefet oyunu oynuyor. İktidarın ve muhalefetin darbe karşıtlığı üzerine demokrasi söylemleri, bir siyasi şikenin üzerini örten birer 'incir yaprağı' görüntüsü veriyor. Kısacası iktidarıyla muhalefetiyle siyasetçiler 12 Eylül darbe rejimiyle uzlaştılar. Sanki 12 Eylül darbesi olmamış, sanki 12 Eylül rejimi temel unsurlarıyla sürmüyormuş gibi bir tutum içinde oldular. Bu tutum, 2000'li yıllara doğru iktidara hazırlanan siyasi yasaklı Erdoğan’a iktidar olma olanağı sağladı. 2000’lerin başında da iktidar olan Başbakan Erdoğan'a geniş bir hareket sahası sağlamaya devam etti. Açık bir ifadeyle Türkiye'nin resmi muhalefet siyasetçilerinin 12 Eylül rejimi ile uzlaşmasının bedeli Erdoğancı tekçi rejim oldu. Gerçek şu ki 12 Eylül darbe rejiminin temel kurumlarını Cumhurbaşkanı Erdoğan kurmadı. Erdoğan, darbeden 20 yıl sonra hazır bulduğu antidemokratik anayasayı ve yasaları kendi siyasi yükselişi için sonuna kadar kullandı. Anayasayı ve yasaları ihtiyaç duyduğunda yok da saydı.”

12 Eylül askeri darbesinin 43. yıldönümünde açıklama

Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel

"EN GENİŞ İTTİFAK SAĞLANMALI"

Ağırlaşan ülke sorunlarıyla yerel seçimlere gidildiğini belirten Evren, "Halklarımız bir umut odağının duruma el koyarak havayı tersine çevireceği güçlü bir siyasal çıkış arıyor. Eğer buna bir cevap verilmezse umutsuzluğun derinleşerek sandığa yansıması muhtemeldir. İnisiyatif alma gerçek bir ihtiyaçtır, hemen harekete geçilmeli. Solun otokratik iktidara soluk aldırmayacak tek kararlı muhalefet odağı olduğunu, toplumun bize güvenebileceğini göstermenin zamanıdır. Öncelikle solun bütün demokratik toplumsal halk katmanlarına seslenen bir yerden, güç ve eylem birliğini ve zaman kaybetmeden en geniş ittifakı sağlamasının zamanıdır. Kürdistan’da demokrasi mücadelesini bölmek, çarpıtmak, iktidarın yedeğine almak için korucu parti planı da dâhil, her türlü kirli oyunu bozmak için bir fırsattır bu! Aynı zamanda tarihsel bir görevdir bu” dedi.

"DEMOKRATİK CUMHURİYETTE YAŞAMAK İSTİYORUZ"

Evren, taleplerini ise şöyle aktardı: "12 Eylül darbe rejiminden demokrasiye(!) geçişimiz oldukça sorunludur. Bu sorun esas itibariyle değişmeyen, değiştirilmeyen Anayasa sorunudur. 12 Eylül darbesinden bu yana hükümetlerin değişmesiyle birlikte kısmi değiştirmelerle sürdürülen 1980 Darbe Anayasasının kaldırılarak; demokratik, özgürlükçü, eşitlikçi ve sosyal bir anayasanın toplumsal bir mutabakat ile yapılmasını talep ediyoruz! Diyarbakır 5 Nolu Askeri Cezaevi’nin her karesinde yaşanan gerçekliğe bağlı kalarak, büyük insanlık ve ülke için ‘İnsan Hakları Müzesi’ne dönüştürülmesini talep ediyoruz! Toplumsal barışın, adaletin, kolektif ve bireysel hak ve özgürlüklerin sağlandığı, baskının ve şiddetin değil özgürlüğün ve eşitliğin olduğu Demokratik Cumhuriyette yaşamak istiyoruz.” (İstanbul/EVRENSEL)


ANKARA

Devrimci 78’liler Federasyonu da 12 Eylül askeri darbesinin 43. yıldönümünde ABD Ankara Büyükelçiliği önünde siyah çelenk ile açıklama yaptı.

12 Eylül askeri darbesinin 43. yıldönümü

Fotoğraf: Evrensel

Türkiye’nin son 21 yılının darbe ürünü olan AKP’nin darbeyi tahkim ederek nimetlerinden faydalanmasıyla geçtiği belirtilen açıklamada, “Sadece AKP değil şimdiye kadar yönetime gelen tüm hükümetler darbecilerle hesaplaşmak yerine darbenin nimetlerinden faydalanmayı seçtiler. Hatta iyi darbe, kötü darbe sınıflandırması yapıp bazı darbeleri desteklerken bazılarına karşı çıktılar. Bazılarını da fırsata çevirip ‘Allahın bir lütfu’ olarak gördüler ve yeni darbelerin yolunu açtılar” denildi.

Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi: "Bundan 43 yıl önce bir eylül ayında, topları ile tankları ile işkenceleri ile idamları ile gelenler, zulüm orduları ile ülkemizi zifiri karanlığa çevirenler, acıların ağıtların yükseldiği bu coğrafya da sizi istemiyoruz. Yarım yüzyıl çöreklendiniz ülkemizin bağrına. Biz demokrasi ve özgürlük istiyoruz, biz güneşi istiyoruz, biz devrim ve sosyalizm istiyoruz. 12 Eylül’ün 43. yılında unutmadık kaldığımız yeri. Son sözümüzü söylemedik daha. Bu hesabı kapatmadık. Devrimcilerin kapatmadığı hiçbir hesap kapanmış sayılmaz.” (Ankara/EVRENSEL)


DİYARBAKIR 5 NOLU CEZAEVİ ÖNÜNDE AÇIKLAMA

Diyarbakır 78’liler Dayanışma ve Araştırma Derneği ve İHD, darbe döneminde işkence merkezlerinden biri olan 5 Nolu Cezaevi önünde açıklama yaptı. Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) milletvekilleri Adalet Kaya, Mehmet Kamaç ve Cengiz Çandar ile CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu'nun yanı sıra çok sayıda kişi açıklamaya katıldı. 

12 Eylül askeri darbesinin 43. yıldönümünde açıklama

Fotoğraf: MA

Açıklamanın Kürtçesini 78’liler Derneği üyesi Hüseyin Barış, Türkçesini ise İHD Şube Başkanı Ercan Yılmaz okudu. Açıklamada, darbenin var olan sorunları daha da derinleştirmiş ve günümüzdeki birçok sorun ve ağır hak ihlalinin nedeni olduğu vurgulandı. Açıklamada, "12 Eylül Askeri Darbesi sonrası Kürt halkının hafızından asla silinmeyecek ağır insan hakları ihlallerine konu suçların işlendiği bir merkez haline gelen Diyarbakır 5 Nolu Askeri Cezaevi’nin her karesinde yaşanan gerçekliğe bağlı kalınarak, büyük insanlık ve ülke için İnsan Hakları Müzesi’ne dönüştürülmesini talep ediyoruz" çağrısı yapıldı. 

TANRIKULU: FAŞİST DARBE YAPAN ZİHNİYETTEN HESAP SORACAĞIZ

CHP’li Sezgin Tanrıkulu, cezaevinin birçok işkence ve zalimliğe tanıklık ettiğini söyledi. Tanrıkulu, “Geçmişle hesaplaşmadan, yüzleşmeden bu travmaları aşamayız. 12 Eylül darbesi Türk Silahlı Kuvvetlerinin emir-komuta zinciri içerisinde gerçekleştirdiği faşist darbeydi. Mutlaka mutlaka bu faşist darbe yapan zihniyetten gerçek anlamda hesap soracağız” dedi. 

Yeşil Sol Parti Milletvekili Mehmet Kamaç, "Türkiye’de gerçekleşen bütün siyasi darbelerin temelinde çözümsüzlüğe mahkum edilmiş Kürt meselesi vardır. Kürt meselesi çözülmeden bu ülkede darbecilik son bulmaz. Bugün bu coğrafyada darbe rejimine dönüştürülmüş kayyım pratiğini görüyoruz. İnsanlar 80 darbesini arar hale geldi. Kürt meselesi başta olmak üzere demokratik yaşam inşası için geçmişle yüzleşilmesi gerekiyor” diye konuştu. 

Milletvekili Adalet Kaya da şiddetin 1980 darbesinden bu yana güncelleşerek devam ettiğini ifade etti. Kaya, “Burası tam bir hafıza mekânı. İnsan aklının alamayacağı şiddet yeri olarak burası utanç müzesi olarak kalmalıdır” dedi.  

5 Nolu'da kalan Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) İl Eşbaşkanı Hayrettin Altun ise, “Diyarbakır 5 Nolu cezası İnsan Hakları Müzesi olsun” dedi.  Açıklama, “Bijî berxwedana zindanan” sloganlarıyla son buldu.

DEMOKRATİK ANAYASA TALEBİ

12 Eylül askeri darbesinin 43. yıldönümünde açıklama

Fotoğraf: MA

Urfa, İskenderun ve Mersin'de de basın açıklamaları gerçekleştirildi.

Urfa 78'liler Girişimi, baro binası önünde 12 Eylül'e dair açıklama yaptı. İnsan hakları savunucusu Akın Birdal ve DİSK Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren'ın yanı sıra çok sayıda kişi katıldı. Urfa 78'liler Girişimi üyesi ve DBP Urfa İl Eş Başkanı Vahit Akgü, 78'liler Girişimi Sözcüsü Celalettin Can'ın geçtiğimiz günlerde tutuklanmasına tepki gösterdi. 12 Eylül'ün günümüzde de devam ettiğini belirten Akgün, baskı politikalarına karşı ortak mücadele vurgusu yaptı.

İHD İskenderun Şubesi, deprem sonrası kurulan konteynerde açıklama yaptı. Derneğin Eş Başkanı Ayten Kılınç, 12 Eylül darbesinde yer alanlar hakkında etkili bir soruşturma başlatılmadığını ifade etti. Kılınç, yen bir toplumsal sözleşme ve demokratik bir anayasaya ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.

Mersin Emek ve Demokrasi Platformu ve Mersin 78’liler Girişimi Derneği, Özgür Çocuk Parkı'nda açıklama yaptı. 78’liler Girişimi Derneği Başkanı Yeşim Dağgeçen, demokratik, özgürlükçü ve eşitlikçi bir anayasa talebinde bulundu. Dağgeçen, "Tüm cezaevlerinde yaşanan ve Diyarbakır 5 Nolu Askeri Cezaevinin her karesinde yaşanan gerçekliğe bağlı kalarak, büyük insanlık için ‘İnsan Hakları Müzesine’ dönüştürülmesini talep ediyoruz” dedi. (MA)


DENİZLİ

Denizli Emek ve Demokrasi Platformu 12 Eylül darbesinin yıl dönümünde Candoğan Parkında basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasını Nebi Ebci okudu. 12 Eylül darbesinin tekçi rejimle katlanarak sürdüğünü ifade eden Ebci, demokrasinin tesis edilebilmesi için mücadele çağrısı yaptı.

Fotoğraf: Hilmi Mıynat/Evrensel

"SENDİKAL FAALİYETLERİ YASAKLAYAN DARBE REJİMİ İŞÇİ SINIFININ KAZANILMIŞ HAKLARINA SALDIRDI"

12 Eylül'ün çeşitli kurum ve yasalarla sürdüğünü belirten Ebci, "Türkiye'nin resmi siyasal iktidarları tahterevallinin bir ucunda, 43 yıldır ülkeyi tekçi darbe anayasası, tekçi darbe yasaları ve yönetmelikleri ile yönetiyor. Türkiye'nin resmi siyasal muhalefeti de tahterevallinin bir diğer ucunda, 43 yıldır bu tekçi darbe siyasetinin kuralları içinde muhalefet oyunu oynuyor. Sendikal faaliyetleri, grevleri yasaklayarak işçi sınıfının kazanılmış haklarını budayan darbe rejiminin karanlık tablosunu dağıtan da yine Zonguldak Madenci Yürüyüşü, Bahar Eylemleri gibi işçi sınıfının hakları için mücadeleye giriştiği eylemler olmuştu. Bugün de sendikalı işçi oranının yüzde 10’larda gezdiği tabloda tek adam rejiminin açıkladığı orta vadeli program yine ekonomik krizin tüm yükünün halka yıkılacağı karanlık bir tablo ortaya koyuyor. Bu karanlığı aşmak da yine açlık sınırında çalışmak zorunda kalan işçi ve emekçilerin ortak mücadelesinden geçiyor" ifadelerini kullandı. Darbe sonrasında işkencede öldürülen, idam edilen, fişlenenlerin, kapatılan kurumların sayılarını paylaşan Ebci, 12 Eylül ile hesaplaşılmadan girilen süreçte savaş ve çatışma ortamının devam ettiğini söyledi. Seçilmiş milletvekilleri ve belediye başkanlarının tutuklandığını belediyelere kayyum atandığını hatırlatan Ebci, Kürt sorununun demokratik çözümünün de barış ve demokrasinin tesis edilmesinin de halkların ortak mücadelesinden geçtiğini ifade etti.

"SİYASAL ÇIKIŞ ARAYIŞLARINA GÜÇLÜ BİR YANIT VERİLMELİ"

Genel seçimler sonrası dağınıklık ve umutsuzluğun sürdüğünü dile getiren Ebci, güçlü bir siyasal çıkış arayışına yanıt vermenin elzem olduğunun altını çizdi. Ebci, inisiyatif alınması gerektiğini belirterek şunları söyledi; "Öte yandan emekçiler ekonomik krizin ve yoksulluğun altında ezilmektedir. Ay sonunu getirmeye çabalayan emekçilerin ek zam eylemleri, bu ağır tabloya karşı harekete geçmenin belirtilerini taşımaktadır. Halk iktidarına giden yolun emekçilerin talepleri etrafında sürdüreceği bir mücadelenin ortaklaştırılabilmesinden geçtiği aşikardır. Halk demokrasisini tesis edebilmenin yolu da emekçilerin taleplerini bir sonraki seçimlere ertelemeden bugünden bir mücadele ittifakının kurulabilmesinden geçmektedir."

"DEMOKRATİK CUMHURİYET'TE YAŞAMAK İSTİYORUZ"

Ebci son olarak taleplerini şöyle sıraladı:

  • 12 Eylül darbesinden bu yana hükümetlerin değişmesiyle birlikte kısmi değiştirmelerle sürdürülen 1980 Darbe Anayasasının kaldırılarak; demokratik, özgürlükçü, eşitlikçi ve sosyal bir anayasanın toplumsal bir mutabakat ile yapılmasını talep ediyoruz!
  • Toplumsal barışın, adaletin, kolektif ve bireysel hak ve özgürlüklerin sağlandığı, baskının ve şiddetin değil özgürlüğün ve eşitliğin olduğu Demokratik Cumhuriyette yaşamak istiyoruz!
  • Diyarbakır 5 Nolu Askeri Cezaevi’nin her karesinde yaşanan gerçekliğe bağlı kalarak, büyük insanlık ve ülke için ‘İnsan Hakları Müzesi’ne dönüştürülmesini talep ediyoruz! (Denizli/EVRENSEL)

ESKİŞEHİR

Fotoğraf: Evrensel

Eskişehir Emek ve Demokrasi Platformu gerçekleştirdiği basın açıklaması ile 12 Eylül askeri darbesi sebebiyle yaşamını kaybedenleri andı, faillerin hesap vermesi için çağrıda bulundu.

Açıklamada, 12 Eylül darbesi ile kurumsallaşan birçok antidemokratik uygulamanın bugün halen yürürlükte olduğu vurgusu yapılırken darbeden sonra gelen hükümetlerin darbe anayasalarını büyük ölçüde koruduğunun altı çizildi.

Platform adına açıklamayı okuyan Sanem Deniz Kural, “Darbelere ve darbe anayasalarına hayır! Sermayenin ve işbirlikçilerinin egemenliğine son vermek; işçilerin, emekçilerin, halkların egemenliğini kurmak için birleşelim!" dedi. (Eskişehir/EVRENSEL)


SAMSUN

Fotoğraf: Evrensel

Samsun'da Devrimci 78'liler Derneğinin çağrısıyla Çiftlik Caddesinde açıklama yapan kitle, "12 Eylül'ün 43. yılında umutmadık kaldığımız yeri. Son sözümüzü söylemedik daha. Bu hesabı kapatmadık, devrimcilerin kapatmadığı hiçbir hesap kapanmış sayılmaz" dedi.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Emekçiye sosyal konut yok, zengine ‘yatırım fırsatı’ var

Emekçiye sosyal konut yok, zengine ‘yatırım fırsatı’ var

Türkiye’de ev sahipliği oranının sürekli azalmasına ve konut krizinin süreklileşmesine rağmen bir sosyal konut projesi hayata geçirilmiyor; fahiş kiralar nedeniyle halkın barınma sorunu derinleşiyor. Özelleştirilen Emlak Konut ise ‘yüksek gelir grubu’ için düşük faizli, ucuz kredili ‘yatırım fırsatı’ projesi yapıyor.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen sendikacılık yaptığı için tutuklandı.

Evrensel'i Takip Et