Özel üniversitelerde eğitim mücadelesi
Hâlihazırda eğitimlerine devam etmek için zorluklarla karşılaşan öğrenciler, bu yüksek zamlar nedeniyle eğitimlerine devam edemeyecek duruma geldiler.
İstanbul Arel Üniversitesi öğrencisi
İstanbul Arel Üniversitesi öğrencisi olarak yakın zamanda başımızdan geçen bir süreci anlatmak istiyorum. Bu yıl, diğer vakıf üniversiteleri gibi Arel Üniversitesi de öğrencilerine ciddi zam oranları uyguladı. Bu zamlar yüzde 200'e kadar çıktı ve öğrenciler olarak bu duruma karşı dilekçe vermek, hashtag kampanyaları başlatmak gibi eylemlerde bulunduk. Ancak artık sonuç alamadığımız için hukuki bir süreç başlatma hazırlığı içindeyiz.
BURSLAR TEMEL İHTİYAÇLARIMIZI KARŞILAMIYOR
Eğitim hakkımızın elimizden alınmaya çalışılmasının yanı sıra birçok sorunla karşı karşıya kalıyoruz. Arel Üniversitesi öğrencisi olarak arkadaşlarımla üniversitemiz hakkında konuşurken üniversite ücretlerindeki zamlardan yok olan sosyal yaşamımıza kadar birçok ortak derdimizden bahsettik. Depremzede bir arkadaşım İstanbul’a yaşamanın zorluğuna dair “Hatay'dan İstanbul'a üniversite okumak için gelme fikri çok cazip görünüyordu, ancak şu ana kadar beklentilerimin uzağında bir tecrübe oldu. Hatay depremini yaşayan biri olarak İstanbul'da kaldığım apartman beni tedirgin ediyor. Apartmanın sağlamlığı hakkında bilgi almak istediğimde, belediye tarafından inceletmem gerektiği söylendi, ancak kimse bununla ilgilenmedi. İstanbul'daki konut krizi ve ekonomik sorunlar nedeniyle yüksek kira bedelleri ödemek zorunda kalıyoruz. Aldığımız burslar ise temel ihtiyaçlarımızı bile karşılamıyor.” dedi.
“İSTANBUL’DA OKUMAYA GELİRKEN HAYALLERİM BAŞKAYDI”
Ayrıca okul için yapılan harcamaların fazlalığından yakınan arkadaşım “İstanbul'a gelirken en büyük motivasyonumun sosyal hayatın keyifli olacağı düşüncesi olduğunu hatırlıyorum. Ancak şimdi ekonomik zorluklar nedeniyle bir şey yapmak veya bir şey almak istediğimizde diğer birçok geride bırakmamız gerekiyor. Buna ek olarak, vakıf üniversitesi olmasına rağmen okuduğumuz üniversitede sürekli olarak ek harcamalarla karşılaşıyoruz. Uygulamalı dersler için ve laboratuvar çalışmaları için gereken ekipmanları biz temin etmek zorunda kalıyoruz. Sefaköy kampüsünde bu ekipmanları kendi imkanlarımızla sağladık, ancak okul binası yıkıldı ve yeni öğretim yılında tekrar masraflar yapmamız gerekecek” diyerek ekledi.
“OKUL ÜCRETLERİ DÜŞMEZSE OKULU BIRAKMAK ZORUNDA KALACAĞIM”
Ardından başka bir arkadaşım ise şunları paylaştı: “Okul ücretlerinin açıklanma tarihi yaklaştığında evde en çok konuşulan konu buydu. Acaba ne kadar zam yapacaklar, en fazla iki katı yaparlar galiba diye düşünüyorduk. İki katı olursa belki zor da olsa parayı karşılayabilirdik, ancak fiyatlar açıklandığında şok olduk. Bu fiyatı ne ailem karşılayabilirdi ne de ben her gün çalışıp aileme destek olsam karşılayabilirdim. Hukuki sürecin olumlu sonuçlanmasını umuyorum. Eğer ücretler düşürülmezse, okulu bırakmak zorunda kalacağım ve eğitim hakkım elimden alınmış olacak.”
Arkadaşımın da dediği gibi çoğumuz en fazla iki katı bir zam bekliyorduk. Ancak fiyatlar açıklandıktan sonra WhatsApp gruplarında herkes fiyatların doğru olup olmadığını sorguluyordu. Bazı arkadaşlarımız okulu bırakmak zorunda kalacak, bazılarıysa okula kayıt yaptırsa bile işte çalışmak zorunda kalacaklar. Okula devam ettiğimiz noktada da okul sorunları sona ermeyecek. Yemekhane fiyatları, servis sorunları, yetersiz eğitim ve eksik laboratuvar malzemeleri gibi sorunlarla karşılaşmaya devam edeceğiz. Bu sorunları tartışmak ve bu sorunlara karşı birlikte durmak, bu sorunların çözümü yolunda en önemli adımdır.
EĞİTİM HAYATIMIZI DEVAM ETTİREBİLMEK İÇİN MÜCADELE ETMEK ZORUNDAYIZ
Ancak bu sorunların neden yaşandığını biliyoruz. Üniversitelerin ticarileştiği, eğitimin temel bir haktan ziyade bir hizmet olarak algılandığı özel üniversitelerde, ekonomik duruma bağlı olarak eğitim alma zorluğu artmış durumda. Eğitim herkesin erişebilmesi gereken temel bir hakken, bugün bu hedefe ulaşmak oldukça zorlaştı. Arel’deki durum da tam olarak böyle bir örnektir. Hâlihazırda eğitimlerine devam etmek için zorluklarla karşılaşan öğrenciler, bu yüksek zamlar nedeniyle eğitimlerine devam edemeyecek duruma geldiler. Bu duruma karşı çözüm, ortak sorunlarımız etrafında bir araya gelmek ve birlikte hareket etmektir. Bugün bunu durdurmazsak, gelecekte bu zamlar veya okul yaşantımızı zorlaştıracak diğer gelişmeler bizi bekliyor olacak. Bu nedenle eğitim hayatımızı sürdürebilmek için bugün bir araya gelmek ve sesimizi çıkararak hareket etmek zorundayız.