Samsun’da ÇEDES eylemi: Laik eğitim, laik yaşam ve eşit yurttaşlık için birlikte mücadele edelim
Eğitim Sen Samsun Şubesi ÇEDES'e karşı Çiftlik Caddesi'nde yaptığı açıklamada; laik eğitim, laik yaşam ve eşit yurttaşlık vurgusu yaparak birlikte mücadele çağrısı yaptı.
Fotoğraf: Evrensel
Eğitim Sen Samsun Şubesi Çiftlik Caddesi Akbank karşısında yaptığı eylem ve etkinlikle ÇEDES projesine karşı çıktı saat 14.00.ten 16.00 a kadar sesli propaganda ajitasyon yaparak Samsun halkından imza toplayan, taleplerini dile getiren Eğitim Sen üyeleri saat 16’da konuyla ilgili basın açıklaması yaptı
Açıklamaya Eğitim Sen’e KESK üyelerinin yanı sıra emekten yana siyasi parti ve derneklerin üye ve temsilcileri de destek verdi. Açıklamada sık sık “Karanlığa teslim olmayacağız”, “Laik bilimsel demokratik eğitim”, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Parasız bilimsel demokratik eğitim” sloganları atıldı. İzmir’de yapılan bölge mitingine selam gönderilerek dayanısma duyguları ifade edilen basın açıklamasını Eğitim Sen Şube Başkanı Ersin Gür okudu. ,
“LAİK EĞİTİMİ VE LAİK YAŞAMI SAVUNUYOR, EŞİT YURTAŞLIK TALEP EDİYORUZ!”
Siyasi iktidar, dini kural ve değerleri bahane ve istismar ederek kendi siyasetinin arka bahçesi haline getirmek için toplumu bölmeye parçalamaya ötekileştirmeye devam etttiğini belirten Gür; “Eğitim sistemimiz ve çocuklarımız başta olmak üzere her türlü toplumsal yaşam alanlarını kendi siyasi ideolojik niyetleri doğrultusunda yeniden biçimlendirmek için laik eğitim ve laik yaşama yönelik baskısını ve saldırısını her geçen gün arttırmaktadır” dedi.
“SON DÜZENLEME İLE SEÇMELİ DİN VE AHLAK DERSLERİ ZORUNLU HALE GETİRİLDİ”
Milli Eğitim Bakanlığı seçmeli ders seçiminde şark kurnazlığıyla yaptığı değişiklikle her öğrencinin zorunlu olarak seçmeli din ve ahlak dersi almasını garanti altına aldığını vurgulayan Gür şunları söyledi; “Bakanımızın zorunlu seçmeli ders dayatmasının yanında öğretmenlerin giyim tarzı üzerinden öğretmene yakışan beyaz önlüktür ifadesi ise asıl zihniyetini ortaya koymuştur. Millî Eğitim Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yaptığı protokolle “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi” (ÇEDES) kapsamında bir süredir ülke çapında toplantılar yapılmakta ve çeşitli kararlar alınmaktadır.”
“HER OKULA BİR İMAM GÖREVLENDİRİLMEK İSTENİYOR”
Sözde dini ve manevi değerleri merkeze alan, değerler eğitim vermeyi hedefleyen ÇEDES Projesinin, esas olarak belli bir kesimin zihniyetini okullarımıza dayatan, laik-bilimsel eğitim anlayışını ve pedagoji bilimini hiçe sayan bir anlayışla hazırlandığına dikkat çeken Gür; “ÇEDES projesiyle asıl amaç her okula bir imam görevlendirilmek istenmesidir. Bu amaçla vaiz, imam hatip ve Kur’an kursu öğreticilerinin, İlahiyat Fakültesi mezunlarının, eğitim kurumu olan okullarda ‘manevi danışman’ olarak atama yapılması hedeflenmektedir. Başta İzmir ,Eskişehir ve Adana olmak üzere, çeşitli illerde manevi danışman görevlendirmeleri çoktan yapılmıştır. Yaklaşık olarak bir milyon üç yüz bin eğitimcinin olduğu eğitim kurumlarımızda hiçbir eğitim formasyonu almamış olan din görevlileri ve ilahiyat mezunlarının okullarımıza sokulmasının amacı nedir?” diye sordu.
“BİRLİKTE MÜCADELE EDELİM”
Laik olmayan bir eğitim sisteminin demokratik ve bilimsel olması, demokrasi, eşitlik özgürlük ve adalet gibi en temel değerleri öğrencilere kazandırmasının da mümkün olmadığını söyleyen Gür şöyle devam etti; “Gerçek demokrasinin, temel hak ve özgürlüklerin genişlemesinin tek yolu “Laik Eğitim, Laik Yaşam ve Eşit Yurttaşlık” mücadelesini güçlendirmekten geçmektedir.
Milli Eğitim Bakanlığının ve siyasi İktidarın ÇEDES Projesi, zorunlu seçmeli dersler dini vakıf ve cemaatler aracılığıyla öğrencilerimize uyguladığı baskıya ve dayattığı zihniyete karşı bugün Eğitim Sen, Veli derneklerimiz, Alevi- Bektaşi federasyonu örgütleri başta olmak üzere 100 den fazla demokratik kitle örgütü, oda, sendika, siyasi parti ve çeşitli derneklerin desteğiyle İzmir Gündoğdu meydanında saat 17:00 büyük bir uyarı mitingi gerçekleştirilecek. Bölgedeki örgütlerimiz mitinge doğrudan katılırken bizde burada laiklikten demokrasiden ve bilimsel eğitimden yan tavır gösteren derneklerimizin, siyasi partilerimizin, sendikalarımızın ve Pir Sultan Abdal derneğinin desteğiyle hep birlikte sesimizi Samsun’dan İzmir Gündoğdu meydanına ulaştırıyoruz.”
Eğitim Sen olarak Milli Eğitim yetkililerini ve okul yönetimlerini bir kez daha uyarıyoruz, eğitim kurumlarımıza emanet edilen çocuklarımızın, çeşitli proje ve protokoller yoluyla vakıf ve cemaatlere peşkeş çekilmesine, eğitimin ideolojik-siyasi amaçlarla istismar edilmesi kabul edilemez, dün olduğu gibi bugün de eğitimi kamusal laik ve bilimsel niteliğinden uzaklaştıran bu müdahalelere karşı mücadelemizin sonuna kadar süreceği bilinmelidir. (Samsun/EVRENSEL)