Limter-İş’e yönelik saldırı ve işten atmalar protesto edildi

DİSK'e bağlı Limter-İş Sendikası, tersane taşeronlarının sendikaya yönelik saldırılarına karşı Tuzla Gemi Tersanesi önünde basın açıklaması yaptı.

Açıklamaya Yeşil Sol Parti Milletvekilleri Çiçek Otlu, Kezban Konukçu'nun yanı sıra DİSK’e bağlı sendikalar, demokratik kitle örgütleri ve siyasi partiler de destek verdi.

Açıklamada söz alan siyasi kurum ve sendika temsilcileri, sendikaya ve tersane işçilerine yönelik saldırıları kınadıklarını belirterek, tersanelerde çalışma ve yaşam koşullarının düzeltilmesi gerektiğini söyledi.

6 Eylül’de sendika üyesi işçilerin hakaret edilerek, üst işveren Tuzla Gemi Tersanesi-GEMAK’ta hakları ödenmeden işten atıldığını belirten Limter-İş Genel Başkanı Kanber Saygılı, “İşten atılan sendikamızın üyesi beş işçi tazminat ve alacaklarının ödenmesi talebiyle sendikamıza başvurmuştur. Esas işveren Tuzla Gemi Tersanesi-GEMAK ile yapılan görüşmelerden bir sonuç çıkmaması üzerine 11 Eylül Pazartesi gününden itibaren başlayacak ve hakları ödenene kadar devam edecek direniş kararı alınmıştır. Pazartesi günü Tuzla Gemi Tersanesi-GEMAK önüne giden işçiler, sendika yöneticilerimiz ve üyelerimiz taşeron firma Kafkas Gemi’nin ortaklarından Yılmaz Soysal’ın sözlü saldırısına maruz kalmış. Tersane önündeki işçiler tarafından püskürtülen saldırı sırasında yine bu şahıs tarafından sendikamız yöneticilerine ve üyelerimize hakaretler edilmiştir. Sendikamız yöneticileri işçilerin haklarını almadan tersane kapısından ayrılmayacağını söylemesi üzerine tersane yöneticileri, sorunun muhatabının kendileri olduğunu ve sorunu çözeceklerini söylemeleri üzerine yapılan görüşme sonrası işçilerin hak ettikleri kıdem, ihbar tazminatları, yıllık izin ücretleri ve ödenmeyen ücret alacaklarının ödeneceğini belirtilmiş ve anlaşmaya varılmıştır” dedi.

“HUKUKİ SÜREÇ BAŞLATILMIŞTIR”

14 Eylül’de Limter-İş ve işten atılan işçiler ile Tuzla Gemi Tersanesi-GEMAK ve taşeron firma Kafkas Gemi arasında arabuluculuk anlaşması imzalandığını belirten Saygılı şöyle devam etti: “Arabuluculuk anlaşmasının imzalandığı gün tersane taşeronu sendika binamıza gelerek, bundan sonra böyle bir sürece izin vermeyeceğini söylemiş, üstü kapalı tehditlerde bulunmuştur. Sonraki gün ise sabah saatlerinde sendika başkanımız Kanber Saygılı sendika binasına girerken, arabası ile sendika binasının önüne gelen tersane taşeronu, sendika başkanımıza elindeki sopayı göstererek gözdağı vermek istemiş, istediği etkiyi yaratamadığını düşünmüş olacak ki, hakaret ve tehditlerine devam etmiştir. Tüm bu tehdit ve hakaretlerine karşılık hukuki süreç başlatılmıştır ve gereken yerlere suç duyurularında bulunulacaktır.”(İstanbul/EVRENSEL)