20 Eylül 2023 22:25

Diyaliz merkezi çalışanları: Asgari ücret değil hakkımız olanı istiyoruz

Ankara’da özel bir diyaliz merkezi kadın çalışanları Evrensel'e yazdı: "Kamu personelleri ile eş ücret almak istiyoruz. Çalışma saatlerinin düzenlenmesini istiyoruz."

Diyaliz merkezi çalışanları: Asgari ücret değil hakkımız olanı istiyoruz

(Fotoğraf:pixabay)

Ankara’da özel bir diyaliz merkezi kadın çalışanları 

Bizler Ankara’da özel bir Diyaliz merkezinde çalışan kadın sağlık emekçileriyiz. Ankara’da kaç meslektaşımız bizim gibi çalışıyor bilmiyoruz. Günde 13 saat çalışmamıza rağmen asgari ücret alıyoruz. Kamuda çalışan meslektaşlarımız ile aramızdaki makas hiç olmadığı kadar açıldı. Bundan birkaç yıl önce kamu ile özel ücret farkı 2-3 bin TL iken bugün bu farkın 15 bin TL'ye  yükseldiğini görüyoruz. Maaşlarımız diyaliz derneklerinin almış olduğu kararlar doğrultusunda belirleniyor. Buna razı değiliz. Artık düşük ücretle çalışmak istemiyoruz. Çalıştığımız kurum Sağlık Bakanlığına bağlı olmasına rağmen herhangi bir özlük hakkına da sahip değiliz. Bizler Sağlık Bakanlığı’nda çalışan hemşire, ATT, Diyaliz Teknikerleri gibi kamu personelleri ile eş ücret almak istiyoruz. Çalışma saatlerinin düzenlenmesini istiyoruz. Çalıştığımız alanların ekstra efor harcadığımız alanlar olduğunu biliyoruz. Hastalarımızın sosyo ekonomik ve psikolojik yaşadığı sorunlarından dolayı bizler diyaliz hemşireleri olarak daha hassas ve özenle çalışıyoruz. Bu yüzden biz özel diyaliz sağlık emekçileri de kamudaki eşdeğer hakkımız olan yıpranma payı istiyoruz. Çalışma arkadaşlarımızdan bir grup da hemodiyaliz hemşireleridir. Hemodiyaliz hemşireleri zor çalışmak okullarında, kronik hastalıklı takibi zor hasta gruplarıyla çalışıyor. Bu yüzden bu meslektaşlarımızın duygusal tükenme ve travmatik stres yaşama durumları sıkça yaşanıyor. Aynı meslek grupları olarak kamu ile özel ücret farkının düzenlenmesini istiyoruz. Haklarımızı verin. Sesimizi duyun.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Egemenlik kayıtsız şartsız doların!

Egemenlik kayıtsız şartsız doların!

Saray iktidarı, Türk lirasının parasal egemenliğine darbe vuracak bir kararla, tüm satış sözleşmelerinin döviz cinsinden yapılmasının önünü açtı. Böylece enflasyonun en temel dinamiklerinden olan dolarizasyonun eksik ayağı da Mehmet Şimşek imzasıyla tamamlanmış oldu. Türkiye’nin, başta ABD doları olmak üzere yabancı paraya bağımlılığı daha da derinleşecek.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Sefer Selvi 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü çizdi

Evrensel'i Takip Et