EMEP Milletvekili Karaca, Esenyalı Kadın Dayanışma Derneğinde kadınlarla bir araya geldi
Esenyalı Kadın Dayanışma Derneğinde kadınlarla bir araya gelen EMEP Milletvekili Sevda Karaca, katılımcılarla bir öğün ücretsiz sağlık yemek kampanyası, iş kazaları ve yoksulluğu konuştu.
Fotoğraf: Evrensel
Emek Partisi Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, Esenyalı Kadın Dayanışma Derneğinde kadınlarla bir araya geldi.
İşçi, emekçi, ev kadını, kadınların bir araya geldiği, etkinlikte bir öğün ücretsiz sağlık yemek kampanyası, iş kazaları, yoksulluk, iş yerlerinde baskı ve ücret mücadelesine ilişkin konular tartışıldı.
Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği'ndeki kadınlarla gazeteciliği süresince pek çok haber ve etkinlik vasıtasıyla yan yana gelen Sevda Karaca, “Bu süreçteki yan yanalığımızda sizden çok şey öğrendim. Burada verdiğimiz mücadele ile mahallede, bu memlekette emekçi kadınların mücadelesi için çok büyük deneyim oluşturduk” dedi.
Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği'nin kadınların hayatta kalma mücadelesinin araçlarından biri olduğunu söyleyen Karaca, “Bu araçlarımızdan biri bu dernek, biri Ekmek ve Gül yayınımız, Ekmek ve Gül gruplarımız, işyerlerinde kurduğumuz, mahallelerde kurduğumuz gruplarımız” diye konuştu.
Kadınların 6284, nafaka hakkı ve kazanılmış haklarına dönük saldırıların sürekli iktidar tarafından hedef haline getirildiğini vurgulayan Karaca, “Bunlar sürekli konuşuluyor ama kadınların yoksulluğu, bu ağır yoksulluk koşullarına karşı nasıl mücadele vermek zorunda kaldıkları konuşulmuyor. İş kazaları, iş cinayetleri, çevrenin talanı, açlık sınırına mahkum edilmemize rağmen bizden sürekli fedakarlık istenmesinin mümkün olamayacağı konuşulmuyor” ifadelerini kullandı.
"Belli bir saatten sonra eve tek parça dönebilecek miyim kaygısı siyasetin ta kendisi aslında” diyen Karaca, “Eğitimini almadığımız bir makinede zoraki çalıştırılmamız ve kopan elimiz siyasetin ta kendisi. Adliyelerde adalet ararken bu adliyelerden hep patronların lehine karar çıkması siyasetin ta kendisi. Bunların hepsi bize; bizim tartışmamız, mücadele etmemiz gereken meselelermiş gibi hiç sunulmadı. Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği'nin yıllardır biriktirdiği deneyim ise birbirleriyle dayanışma gösterirken bir yandan da mücadele vererek aslında nasıl siyaset yapılacağını gösteren de bir deneyim” dedi.
“ÇOCUĞUN BESLENMESİNE TAZE VE SAĞLIKLI GIDA KOYAMIYORUZ”
Kadınların mücadelesinin Meclis’te de görünür kılınması ve Meclis'i kadınların kürsüsü haline getirmek istediklerini söyleyen Karaca, kadınların Meclis’te gündem edilmesini istedikleri talepleri ve bu taleplerin nasıl ele alınması gerektiğini sordu.
Bir öğün ücretsiz sağlıklı yemek talebinin kendileri için öneminden bahseden kadınlardan Gizem, çocukların eğitim masraflarını karşılamakta çok zorlandığını, bunun bütün yoksul kadınlar için hayati bir sorun olduğunu söyledi: “Bize çocukların beslenmesi için okulda bir liste verildi. Ama sağlığa yararlı hiçbir şey yok. Bunları biz hazırlayacağız. Ortalığı kirletmeyecek, dökülmeyecek yemekler istendi. Yoğurtlu makarna dökülür diye hayır simit koyun diyorlar. Hazır gıda koyun diyor. Karşılayacağımız şeyler de değil. Çocuğunu okula getiren başka bir veli, ‘Keşke bir öğün ücretsiz yemek kampanyası gerçekleşseydi 4 çocuğum var, her gün beslenmesine ne koyacağımı bilemiyorum. Bir tepsi poğaça yapıyorum onu üç dört gün götürmek zorunda kalıyorlar. Tazesini yapamıyorum, çünkü buna imkanım yok’ diyor. Okuldaki temizliği de velilere yaptırıyorlar. Eğitimin bütün yükü velilere, bize, annelere yıkılmış durumda” dedi.
AKP’ye oy veren kadınların da bu talebi istediğini, çünkü yoksul olduklarını ancak “Bu talebi yapmazlar, kabul etmezler” dediklerini aktaran kadınlar, “Biz bu talebi bırakmadık, çeşitli tepkiler alsak da bu talep için mücadeleyi sürdüreceğiz” dediler.
İŞ KAZASI GEÇİREN BİRGÜL ON YILDIR HUKUK MÜCADELESİ VERİYOR
İş kazası sonucu kolunu kaybeden Birgül adındaki bir işçi kadın ise, sigortasız kayıt dışı çalıştırıldığı yerde arızalı makinede zorla çalıştırıldığını, bunun sonucunda da iş kazası geçirerek kolunu kaybettiğini söyleyerek on senedir hukuk mücadelesi verdiğini ancak protez kol almak için tazminatını bile alamadığını söyledi. Yaşadıklarının Meclis’te gündem edileceğini söyleyen Sevda Karaca, iş kazaları sonucu uzvunu kaybeden işçilerin hak kayıplarının giderilmesi için Meclis’te mücadele sözü verdi.
“İSO 500’E GİREN FİRMAMIZ BİZİ YOKSULLUĞA MAHKUM ETTİ”
Etkinlikte işyerleri Türkiye'nin 500 büyük sanayi kuruluşu sıralaması İSO 500’e giren işçiler de vardı. Tekstil işçisi bir kadın 13 bin 500 lira alırken, fabrikalarında düşük ücretlerle uzun süreler çalışırken ve iş kazalarına karşı önlemler alınmazken çalıştıkları fabrikanın kâr üstüne kâr yapıp büyüyerek en büyük 500 firma arasına girdiğini ve işçilerin yoksulluğa mahkum edildiğini söyledi.
“BU BİR SINIF SAVAŞI”
Kadınlar yaşadıkları tüm bu sorunların Meclis aracılığıyla da bir mücadeleyi büyütmesi gerektiğini vurgularken sözü kadınların konuşmasının ardından sözü alan ve işçilerin yıllarca mücadelelerle kazanımlarını elde ettiğini söyleyen Karaca, “Bu bir savaş. Bu savaş bedenlerimizden uzuvlarımız koparıp atıyor, çocukları açlıktan sıralarda bayıltacak noktaya getiriyor. Bu bir sınıf savaşı. Burada aynı yoksulluğu, yokluğu yaşadıklarımızı bu savaşın dışına karşı cepheye, bir silahtarı olan noktaya götürme lüksümüz yok, kazanacağız. 4 kişi miyiz, çok kalabalığız. Bu özgüvene, bu cesarete ve bununla büyüyeceğiz umuduna dört elle sarılacağımız bir savaş bu” diye seslenerek mücadeleyi büyütme çağrısı yaptı. (İstanbul/EVRENSEL)