Sağlıkçılar kötü ve sağlıksız yemeklere tepki gösterdi, simitli yemek boykotu yaptı
Hastanelerde yemek firmalarının verdiği kötü yemekleri simit ve ayranla boykot eden sağlık emekçileri yetkililere seslendi: “Kamu eliyle doyurucu ve sağlıklı yemek verilmeli.”
Fotoğraf: Evrensel
Hastanelerde çıkan sağlıksız yemeklere tepki gösteren sağlık emekçileri ülkenin dört bir yanında tepki gösterdi. Kötü ve doyurucu olmayan yemekleri simit yiyip, ayran yiyerek protesto eden sağlık emekçilerinin boykotu sonucu yemekhaneler boş kaldı. Hastane bahçelerinde bir araya gelen sağlık emekçileri Sağlık Bakanlığına ve iktidara seslendi: “Çok şey istemiyoruz, çalışırken hak ettiğimiz değeri, kaliteli yeterli ve dengeli beslenmeyi istiyoruz.”
"YEMEĞİ DEVLET VERMELİ"
İstanbul’da Okmeydanı Ağız ve Diş Hastalıkları Hastanesi, Yedikule Göğüs Hastalıkları Hastanesi ve Fatih Sultan Mehmet Hastanesi gibi birçok hastanede Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikasının (SES) çağrısıyla boykot yapıldı. Fatih Sultan Mehmet Hastanesinde acil servis önünde simit yiyip ayran için SES üyesi sağlık emekçilerine Hak-İş’e bağlı Öz Sağlık İş üyesi sağlık emekçileri de destek verdi. Burada yapılan açıklamada konuşan SES Anadolu Şube Başkanı Nurdan Gürer, sağlık emekçilerinin beslenme hakkının ihalelerle çeteleşmiş yemek firmalarına peşkeş çekildiğini belirterek “Yemekhanede kamusal hizmet verilmeli” dedi.
Açıklamada konuşan Sağlık Emekçisi Mustafa Sertuğ, hastanelerde yetersiz ve dengesiz beslenmenin bir halk sağlığı sorunu olduğuna işaret ederek “Sağlığı koruması gereken kurumlarda bile yeterli ve dengeli beslenme koşulları sağlanamıyor. Mali ve özlük haklarımız ihlal edilirken hastane yöneticileri yemeğimizden bile tasarruf etme eğiliminde” tepkisini gösterdi.
HİJYENİK, YETERLİ VE SAĞLIKLI OLMALI
Yemekhaneleri boykot ederek bu duruma karşı sessizliklerini bozduklarını belirten Sertuğ taleplerini sıraladı: “İşyerinde verilen yemekler çalışanların çalıştıkları işe göre gereksinim duydukları enerjinin yarısını karşılayacak yeterlilikte olmalı. Hastanelerde yemek hizmetleri, kâr amacı güden özel şirketlerin elinden alınarak devlet eliyle verilmelidir. Yemekhanede özel şirkette çalışan tüm taşeron işçilerin, kadrolu güvenceli istihdamları sağlanmalıdır. Hijyen kurallarına uygun, yeterli miktarda , kaliteli sağlıklı öğünler çıkarılmalıdır. Hastanelerde çalışanların ve hastaların içme suyu sorunu çözülmeli ve kliniklere su arıtma cihazları konulmalıdır.”
(İstanbul/EVRENSEL)
SES İZMİR 1 NO’LU ŞUBE: YEMEKLER KALİTELİ VE DOYURUCU OLARAK KAMU ELİYLE VERİLSİN
SES İzmir 1 No’lu Şube, hastanelerde yetersiz ve dengesiz beslenmeye karşı bugün örgütlü olduğu Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Alsancak Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesi’nde yemekhane boykotu gerçekleştirerek basın açıklamadı düzenledi.
Hastanelerde yetersiz ve dengesiz beslenmenin hastalar ve çalışanlar için bir halk sağlığı sorunu olduğu ifade edilen açıklamada, yemek hizmetlerinin kâr amacı güden özel şirketlerin elinden alınarak devlet eliyle sağlıklı ve doyurucu besinlerin verilmesi talep edildi.
“SAĞLIK EMEKÇİLERİ YOK SAYILIYOR”
Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimlik önünde bir araya gelen sağlık emekçileri boykot ettikleri öğlen öğününü gevrek, ayran ve peynir ile yaptı. Basın açıklamasını okuyan SES İş Yeri Temsilcisi Ayşe Tabakoğlu, “Sağlık emekçilerinin mali ve özlük hakları ihlal edilip emekleri sömürülürken bir taraftan hastane yönetimi/idarecilerinin hastanelerin ekonomik darlıktan çıkış yolu olarak yemeklerden tasarruf etme eğiliminde olmaları ya da eksiklikler ve taleplere karşı duyarsız kalmaları sağlık emekçilerini değersizleştirme ve yok sayma eğilimini ortaya koymaktadır” dedi.
“ASIL SORUN ÖZELLEŞTİRME”
Asıl sorunun yemekhane hizmetlerinin kamusal olmaktan çıkarılmasından kaynaklandığını söyleyen Tabakoğlu, “Sektörde adeta tekelleşen belirli yemek firmaları tarafından yetersiz ve nitelikten çok uzak bir biçimde sunulan yemek ve beslenme hizmetleri sağlık emekçilerinin ağır çalışma koşullarının ihtiyacını karşılamamaktadır. Çeteleşen, tekelleşen bu firmaların ihale yolsuzlukları iki hafta önce yayımlanan Sayıştay raporunda 15 sayfalık bir bölümde yer almıştı. Bu nedenle bizlerden alınan vergilerle kârlarına kâr katarken bizi aç bırakan özel sektörce sunulan yemek ve beslenme hizmetleri eskiden olduğu gibi kamu tarafından sunulmalı” diye konuştu.
“KALİTELİ, YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEYİ İSTİYORUZ”
“Çok şey istemiyoruz. Çalışırken hak ettiğimizi değeri, kaliteli, yeterli ve dengeli beslenmeyi istiyoruz. Hastanelerde yemekler şirket eliyle değil sağlıklı, kaliteli ve doyurucu olarak kamu eliyle verilsin. En temel biyolojik ihtiyacımızın karşılanmasını istiyor ve bu konudaki ısrarımızdan ve mücadelemizden vazgeçmiyoruz” diyen Tabakoğlu, taleplerini şu şekilde sıraladı;
- Toplu iş sözleşmeleri çerçevesinde “iş yerinde verilen yemekler çalışanların çalıştıkları işe göre gereksinim duydukları enerjinin yarısını karşılayacak yeterlilikte olmalıdır” kuralına uygun düzenlenmelidir.
- Hastanelerde yemek hizmetleri, kâr amacı güden özel şirketlerin elinden alınarak devlet eliyle verilmelidir.
- Yemekhanede özel şirkette çalışan tüm taşeron işçilerin, kadrolu güvenceli istihdamları sağlanmalıdır.
- Hijyen kurallarına uygun, yeterli miktarda, kaliteli sağlıklı öğünler çıkarılmalıdır.
- Hastalara, hastalıklarına uygun çeşitlilik ve doyurucu miktarda öğünler olmalıdır.
- Hastaların kullandığı çatal kaşık ve tabaklar; sağlıksız yemekte kırılan plastikler değil sağlık koşullarına uygun olanlardan olmalıdır.
- Radyasyonlu alanlar gibi ağır ve tehlikeli yerde çalışan sağlık emekçileri için diyetisyen ve çalışan temsilcileri ile ortak ara öğün de içeren diyet listeleri düzenlenmelidir.
- Hastanelerde çalışanların ve hastaların içme suyu sorunu çözülmeli ve kliniklere su arıtma cihazları konulmalıdır.
- Kişiye özel vegan ve vejetaryen diyetler yapılmalıdır.
(İzmir/EVRENSEL)