Öztreyler’de İSİG önlemleri alınsın
Kışın ve yağmurlu havalarda gerekli tedbirler alınmalı, çatı izolasyonu sağlanmalı, elektrik akımını önleyen ayakkabı, çizme ve botlarımız verilmelidir.
Fotoğraf: Öztreyler işçisi
Öztreyler işçisi
Gebze
Gebze’de bulunan, kamyon damperi yapan Öztreyler’de yaklaşık 100 işçi arkadaşımla birlikte çalışıyorum. İş yerini su basmış, çamur içine batmış, balçıklı bir iş yeri gibi. Yağmur yağdığında çatıdan fabrikanın içine devamlı su akıyor. Biz sanayi elektriği ile çalışan kaynak makineleriyle, taş motorlarla damper imalatı yapıyoruz. 380 voltluk sanayi elektriği ile çalışan kaynak makinelerinin kabloları yerde, su birikintilerinin içinde. Kablolar su ile temas içinde olduğu için akım oluşturuyor. Bu ölüm demektir? Ölüme davetiye çıkarmaktır.
Biz patrona milyarlar kazandırıyoruz, patron ve idari müdür ve amirler ise bizi ölümle karşı karşıya bırakıyorlar. Fabrikaların örgütlü olanlar hariç hiçbirinde işçi sağlığı iş güvenliği tedbirleri uygulanmıyor. İş cinayetlerinin sıkça yaşanması bundandır. Biz ölmek ve ölüm tehlikesi yaşamak istemiyoruz. Damperler demirden yapılıyor, iletkenlik yarattığı için de ölümcül iş cinayetlerine sebep olabilir. İşçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirlerinin harfiyen uygulanması, denetlenmesi ancak sendikal örgütlülükle olur. İşçi sağlığı ve iş güvenliği komitelerinin kurulması ile olur. Biz işçiler bu tedbirlerin uygulanmasında denetleyici olabiliriz. Özellikle kışın ve yağmurlu havalarda gerekli tedbirler alınmalı, çatı izolasyonu sağlanmalı, elektrik akımını önleyen ayakkabı, çizme ve botlarımız verilmelidir.
Ayrıca su birikintilerinin yaratacağı romatizmal hastalıklar, idrar yolu enfeksiyonu, sistit gibi rahatsızlıkların olmaması için de tedbirler alınmalıdır. Koruyucu ekipmanlarımız tam sağlanmalıdır. Patronların masraftan kaçınıp bizi ölüme sürüklemelerini seyredemeyiz. Yapılması gereken örgütlü olmak, iş yeri komitesi kurarak sendikada örgütlenmektir. İş yerinde bu meseleleri konuşarak bir araya gelerek örgütleneceğiz. Başka yolu yok.
Sermayeye ‘Çayırhan’ mezadı: Stratejik kurumları üç kuruşa satıyorlar
Tek adam yönetiminin ülkeyi nereye getirdiğinin bir haftaya sığan fotoğrafıdır!
‘America’ mı, ‘Amerika’ mı?
Yargılama sürelerini kısaltmak iktidarın görevi
150. Yazı - Üçüncü Mektup
