Emekli sigortasız, güvencesiz, üç kuruşa çalışmaya mahkum
Muzaffer’in 4 kişilik ailesinin evine giren ücret 18 bin 500 lira. Bu ücret, Muzaffer’in hem emekli olup hem de çalışmasıyla eve ancak girebilen bir ücret…
Fotoğraf: Hilal Tok/Evrensel
Hilal TOK
İstanbul
İstanbul Planlama Ajansının (İPA) araştırmasına göre İstanbul’da yaşamanın maliyeti geçen yılın aynı ayına göre yüzde 79.42 arttı. İstanbul’da dört kişilik bir ailenin ortalama yaşam maliyeti 44 bin 561 lira olarak hesaplandı.
İstanbul Tuzla’da yaşayan Muzaffer’in 4 kişilik ailesinin evine giren ücret ise 18 bin 500 lira. Bu ücret, Muzaffer’in hem emekli olup hem de çalışmasıyla eve ancak girebilen bir ücret… Muzaffer’in iki çocuğu okuyor, eşi uzun yıllardır kanserle mücadele ediyor.
Ömrü Çorlu’nun fabrikalarından, Tuzla’nın fabrikalarına bir sanayi havzasını boydan boya dolaşarak, çalışarak geçmiş. Ekmek neredeyse, Muzaffer ve ailesi orada bir hayat yaşamışlar… İşçilik hayatı boyunca sayısız iş kazası geçirerek, ölümle burun buruna çalışarak kazandığından birikim yaparak başını sokabileceği bir ev alabilmiş ancak.
“Emekliye geçim zor, hayat zor, yaşamak zor” diyerek daha doğru dürüst dinlenemeden yeniden geçmiş üretimin başına. 55 yaşındaki Muzaffer şimdi sigortasız, güvencesiz, yeniden iş kazası geçirmek zorunda kaldığı bir iş yerinde emekliliğin tadını(!) çıkarıyor: “Geçinmek için mecbur çalışıyoruz. Emekli maaşı yetmiyor. Çalışmak zorundayız. Ben 35 yıl boyunca çalıştım, deri sanayide bir plastik fabrikasındaydım. Defalarca iş kazası geçirdim, haftalık iş kazası geçiriyorduk artık düşün, ameliyatlar gördüm, canımızı çıkarıyorlardı, ‘hadi hadi’ diyerek. ‘Allah’ım beni buradan kurtar başka bir şey istemiyorum’ diyordum. 3 yıl önce emekli oldum. Ama 3 ay dinlenebildim ancak. Dinlenmek emekliye haram, çalışmak zorundasın. Bu yaştan sonra işe alan yer yok, önceki iş yerim çağırdı ama artık canımı zor kurtarmıştım oradan da. Mecburen sigortasız, asgari ücretten düşük ücret almak zorunda kaldığım bir yere girdim. Emekli maaşım 7 bin 500 lira, çalıştığım atölyeden ise 11 bin lira alıyorum.
EMEKLİLER VE GÖÇMENLERFORD’UN YAN SANAYİSİNDE
Çalıştığımız yerde Ford Otomotiv arabalarının kapılarına işlem yapıyoruz. Afganlı, Suriyeli, Özbek bir de emekliler var burada çalışan. Mülteciler daha da düşük alıyor bizden. Onlar da sigortasız. Emeklinin durumu mülteci yaşamına döndü yani. Şartlar belli, yağmur gibi zam geliyor. Her şey ateş pahası. Geçinsek çalışmayız, o kadar sene çalıştık dinleniriz.”
Muzaffer güvencesiz, sigortasız, düşük ücrete mahkum edildiği çalışma koşullarında iş kazası da geçirmiş yine, “Geçen hafta burada da iş kazası geçirdim, palet ayağımın üstüne düştü. Deri sanayide çalıştığım yere göre yine iyi, önceki yerde kimyasal vardı, gözümüze kaçıyordu. Şimdi en azından o yok.”
"FORD’UN ARABASINI ZIMPARALARKEN HAYAL KURUYORUM"
Muzaffer eşinin uzun süredir kanser tedavisi için hastane ve ev arasında mekik dokuduklarını söylüyor, “Eşim kanser hastası, yıllardır kanserle mücadele ediyoruz. Sürekli hastaneye gitmemiz gerekiyor, bazen otobüs almıyor yavaş binmek zorunda olduğumuz için, taksi ya da korsan taksi ile gitmek zorunda kalıyoruz, git gel en az 400 lira. Emekliliğimle, ya da çalıştığımla birikim yapıp bir araba almak isterdim. Ford, koskocaman firma, her gün kapılarına zımpara yaparken alamayacağım arabayı düşünüyorum. Geçen yol üstünde satılık bir araba gördüm, fotoğrafını çekip aradık, 660 bin lira dedi. O arabayı alabilmem için daha artık ömrüm yetmez çalışmaya. Bugüne kadar tüm işçilik hayatımda sadece ev alabildim, emekli olduğumdan beri ise hiçbir şey yapamadım, alamadım. İdare etmeye çalışıyoruz, ne yapalım? Hiçbir sosyal hayatımız yok zaten, tatil yüzü hiç görmedik, hep çalış çalış çalış.
EN AZ 20 BİN LİRA OLMALI
“Artık nereye kadar gideceğiz böyle bilmiyorum” diye sorduktan sonra Muzaffer içleniyor: Yaşantımız böyle geldi geçti.
AKP’li emekli bir milletvekilinin ‘Bu maaş bana yetmiyor’ çıkışına öfkelenen Muzaffer, “Sen o maaşı bana ver, benim 7 bin 500 lira ile geçin! Denizin suyu olsa yetmiyor bunlara. Adaletsizlik işte” diyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın emekli maaşları için, ‘İnşallah düzenleme yapacağız’ sözünü hatırlatan Muzaffer şunları söylüyor: “Ne zaman? Daha ne kadar sabredeceğiz? Bugün emekli maaşı en az 15-20 bin lira olmalı. Paranın bir kıymeti yok, bu da yetmeyecek ama en azından sadaka sayılmaz.”