07 Ekim 2023 04:45

Seçim için borçlanılacak faizini emekçi ödeyecek

Hükümetin torba yasa ile ‘Borçlanma limiti 3 katına kadar çıkarılabilir’ düzenlemesi getirdiğini belirten Prof. Dr. Konukman, “Alınan bu yetki ile net borçlanma tutarı 2,2 trilyonu buluyor” dedi.

Fotoğraf: Eren Ergine/Evrensel

Paylaş

Kübra KIRIMLI
Ankara

Hükümetin 2024-2026 yıllarına dair açıkladığı orta vadeli programı (OVP) ve programın emekçilere yansımasını İktisatçı Prof. Dr. Aziz Konukman değerlendirdi.

5 Temmuz tarihli torba yasadaki bir madde ile borçlanma limitinin 3 katına kadar çıkarabileceğini söyleyen  Prof. Dr. Konukman şöyle konuştu. “Genel bütçe açığı 661 milyar TL. Borçlanma kanunu bu tutar kadar borçlanmaya izin veriyor. Kanun buna iki istisna getiriyor. İlk istisnayı yüzde 5 ile Maliye Bakanı, ikinci istisnayı da yine yüzde 5 ile Cumhurbaşkanı getirebiliyor. İlgili torba yasa iki kez yüzde beş artırılan tutarı da 3 misli artırarak rakam 2,2 trilyonu buluyor" dedi.

Söz konusu düzenlemenin ne ifade ettiğini şöyle özetliyor: “Yakın bir zamanda seçim var değil mi? İsterlerse seçim finansmanı için para kullanabilirler. Burada şu sorulabilir: “Neden ek bütçeye bu rakamı yansıtmadılar da gizli yaptılar?​’; cevabı çok basit: yansıtacakları tutar kadar gelir göstermek zorundalar. Yani bir bu kadar daha vergi artırımı demek. Zaten vergiler olağanüstü artırılmış. Ek bütçe ile 1 trilyon 71 milyar TL. ilave vergi getirmişler. Bu taşınabilir bir yük değil! Düşünsenize motorlu taşıtlar vergisini ikinci kez istediler. Dahasını isterlerse ne olur? Toplum isyan eder. İşte bu yüzden gizli yaptılar. Gizli bir ek bütçe yapalım, ancak bunu vergi yüküyle finanse etmeyelim, dediler. Borçlanma limitini yükselterek bunu borçlanma ile karşılayalım, dediler. Peki bu kadar şey emekçileri, işçileri nasıl etkileyecek? Borçlanmanın bir faizi olacak ve bu emekçilere yansıyacak” dedi.

RESMİ BELGENİN DEDİĞİ…

OVP’nin açıklanmasının ardından iktidar sözcüleri tarafından dile getirilen servet vergisi tartışmasına değinen, doğrudan vergilerin payının yüzde 30, dolaylı vergilerin payının ise yüzde 70 olduğuna dikkat çeken ve bu oranların OECD ülkelerinde tam tersi olduğunu hatırlatan Konukman şunları vurguladı: “AKP döneminde vergi adaletsizliği büyük boyutlara vardı. Ve bu konuya dair bir çaba da yok. Sermayeden yana bir tercih çok net gözükürken niye sermayeyi vergilendirmeye kalksınlar ki? Sermayeden alacağı vergilerden vazgeçeceğini söyleyen ve bunu hayata geçiren bir iktidar neden servet vergilerinden vazgeçsin? Biz söze değil; resmi belgelere bakıyoruz yani OVP’ye”.

EMEKÇİLERİN SIRTINDAN ÇIKACAK

Ek olarak 2023’te getirilen ek bütçeye ve 1,1 trilyon liraya yakın getirilen ek bütçenin kimin sırtından finanse edileceğine bakmak gerektiğini belirten Konukman şunları söyledi: Bakın 5018 sayılı Kanun bize diyor ki; ek bütçe denk olmalı. Fakat bunun vergi geliri kısmı esas ağırlıklı olanı... Orası da  1 trilyon 71 milyar. Bu demek oluyor ki ek bütçenin finansmanını vergiler çekiyor. Haliyle dolaylı vergi artıyor. Bu emekçi halk kitleleri için önemli. Çünkü Türkiye’de dolaylı vergileri geniş halk yığınları olan emekçiler ödüyor. Gelir vergisinin yüzde 65’ini emekçiler ödüyor. Bugün bir işçinin eline para geçmeden vergi kesintileri ödüyor. Emekçiler vergi yükü altında eziliyor.”

GİZLİ BÜTÇE: BORÇLANMA

Prof Dr. Aziz Konukman ayrıca ‘paralel bütçe’ tanımlamasıyla şu verilere dikkat çekti: “Bunun yanı sıra paralel, gizli bir bütçe daha oldu. Okurlar OVP merkezi yönetim bütçesi 1,6 No’lu tabloyu incelesinler. Orada 2023 gerçekleşme tahmininin 6,562 TL yuvarlarsak  6,6 trilyon olduğunu görecekler. Parlamentodan geçen bütçe ise 5,6 trilyon idi. Bu başlangıç ödenekleri de dahil ek bütçe. Eğer 5,6 trilyonluk bir gelir bekliyorsan harcaman da 5,6 trilyon olur. Peki neden 6,6 trilyona çıkıldı? Aradaki fark 973,5 milyar TL. Neredeyse ek bütçeye yakın bir paralel bütçe söz konusu harcamalarda. Yani harcamalarda bir artış söz konusu. Bu da şu demek; ek bütçe yayımlandıktan sonra neredeyse 1 trilyona yakın bir harcama daha gerçekleşti. Peki buna sebep vergi gelirleri mi? Hayır! Gerçekleşme tahminlerinin hepsi aynı. Burada bir tuhaflık söz konusu. Çünkü normalde ek bütçe geldiği zaman bütçe açığı değişmez. Çünkü denktir. Gelirde bir değişiklik yok ancak giderler artıyor. Ve bütçe açığı da artıyor. Bu şu ile sağlanır; borçlanma!

YENİDEN DEĞERLEME ORANI DA OCAK AYI ZAMLARINA YANSIYACAK

Tüm bunlara ek olarak kasım ayında açıklanacak olan yeniden değerleme oranının da emekçiler üzerinde artı bir yük olacağını ifade eden Prof. Konukman, “Maliye bakanının açıklayacağı yeniden değerleme oranı ocak ayında zam gelecek demek. Çünkü maktu vergiler zamlanacak. Bu da yetmiyor trafik ve vergi cezaları gibi aklınıza ne gelirse hepsi yeniden değerleme oranında artacak” dedi.

2024 yılının ikili bir kıskaç altında olduğunu sözlerine ekleyen Prof. Konukman devamında şunları söyledi. “2024 yılı bütçesi ocak ayı itibarıyla geçerli olacak. 17 Ekim tarihinde parlamentoya gelecek. Ancak biz şimdiden bu bütçenin ne kadar büyük bir bütçe olduğunu görebiliyoruz; sebebi açıklanan OVP. Bu iktidarın sınıfsal tercihe konulacak tavrı çok net.

ÖNCEKİ HABER

İHD raporu: Hakkari’de 10 ayda 25 intihar girişiminde bulunuldu

SONRAKİ HABER

İtalya'da öğrenciler, "İklim Direnişi" sloganıyla meydanlardaydı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa