Hasan Alpargün apartmanı davası: Mahkeme sanıktan ‘olası kast’ savunması istedi

Adana'da depremde 96 kişinin yaşamını yitirdiği Alpargün Apartmanı'na dair görülen davada avukatlar "olası kast’tan ceza verilmesini istedi. Mahkeme "olası kast" suçuna yönelik ek savunma istedi.

09 Ekim 2023 16:17
Son Güncellenme Tarihi: 09 Ekim 2023 18:39
Paylaş

Özge TÜRKOĞLU
Adana

6 Şubat depreminde 96 kişinin ölümü ile sonuçlanan Hasan Alpargün Apartmanı’nın yıkılması ile ilgili açılan davanın ilk duruşması bugün Adana 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. “Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçundan 22 yıl 6 aya kadar hapis cezası istemiyle açılan davada Sanık Hasan Alpargün tutuklu yargılanıyor. Yoğun katılım olması nedeni ile duruşma başka bir salonda yapılıyor. Sanık Hasan Alpargün duruşmaya SEGBİS ile katıldı. Mahkeme Adana Barosu ve Çağdaş Hukukçular Derneği’nin davaya katılma talebini reddetti. Mahkemeden sanığın tutukluluğunun devamına karar vererek duruşmayı 8 Şubat 2024 tarihine erteledi. Duruşma depremin yıl dönümünden iki gün sonra görülecek.

Duruşma sonrası basın açıklaması yapan aileler, avukatları ve Çağdaş Hukukçular Derneği adalet mücadelelerinin devam edeceğini ifade ettiler. ÇHD Adana Şube Başkanı Baran Taygun Metin, olası kastla yürütülen soruşturmanın savcı tarafından hiçbir neden öne sürülmeden bilinçli taksire çevrildiğini belirterek “Olası kasttan ek savunma talep edildi. Kaçma şüphesi ve tanıkları etkileme olasılığından dolayı tutukluluk halinin devamına karar verildiğini aktaran Metin, “Yakınlarını kaybeden insanlar burada. ÇHD’nin katılma talebi kabul edilsin, edilmesin onlar yürüdüğü sürece biz de onların yanında yürümeye devam edeceğiz” dedi.

“MAHKEME OLASI KASTI DİKKATE ALDI”

Duruşmada müştekiler ve avukatları binanın deprem yönetmeliğine aykırı yapıldığını, ölen kişilerin otopsi raporları incelendiğinde çoğunun boğularak öldüğünün ortaya çıktığını belirttiler. İddianame “bilinçli taksirden insan öldürme” suçundan hazırlanmış olsa da sanık binanın olası depremde yıkılacağını biliyor olması sebebiyle taksirden söz edilemeyeceğini ifade eden müşteki avukatları yargılamanın “olası kast” suçundan yargılanması gerektiğini ifade ettiler.  Mahkeme bunu dikkate alarak sanıktan olası kast suçuna yönelik ek savunma istedi.

Sonuçlanacağının ön görülmesine rağmen umursanmaması anlamına gelen "Olası kastla öldürme ve yaralanmalarına sebep olma" suçundan ceza verilmesini istiyor. Savcılık sanığın tutukluğun devamı yönünde karar verilmesi yönünde mütalaa verdi.

Soruşturma aşamasında istenen raporlarda yıkılmasında zeminden kaynaklanan bir neden bulunmadığı ve alınan beton ve çelik numunelerinin anılan binanın yapıldığı yılda yürürlükte olan 1975 Deprem yönetmeliği hükümlerini karşılamadığı ifade edilerek , yapılan kusurlu imalattan Yapı Müteahitti  ve Teknik uygulama Sorumlusu Hasan Alpargün ile ilgili belediye görevlilerinin sorumluluğunun bulunduğuna dikkat çekiliyor.

“ENKAZDA OLUŞAN KUM YIĞINI NEDENİ İLE NEFESSİZLİKTEN HAYATINI KAYBETTİ”

Duruşmaya bina sakinlerinin yakınları katıldı. Müşteki olarak dinlenen kişiler deprem sonucunda oluşan enkazın çocuğunun kum yığını olduğunu, hayat üçgeni oluşturacak bir alanın bulunmadığını, bu sebeple ihmalin olduğunu belirtti. Hakim müşteki olarak dinlenen bina sakinleri ve ölen bina sakinlerinin yakınlarına binada yapılan tadilatları ve kolon kesilip kesilmediğini sordu. Müştekiler kolon kesme gibi bir durumun olmadığını, yapılan tadilatların ise parke döşeme, boya badana gibi tadilatlar olup binanın yıkılmasına sebep olacak bir şey olmadığını ifade etti. Apartmanın zeminindeki dükkanlarda da kolon kesme durumu olmadığını sadece birkaç evde balkonun mutfağa dahil edildiği ifade edildi. Müştekiler ellerinde fotoğraf ve video olduğunu kolonların orada göründüğünü ifade etti. Bir müştekinin ölen yakınının otopsi raporunda oksijensizlikten öldüğü, bina enkazının kum yığını olması sebebiyle ölen kişilerin nefessiz kaldığını ifade etti. Deprem yönetmeliğine aykırı yapılan binada en kalitesiz malzemeler kullanıldığını ifade eden müşteki avukatları bu sebeple kum yığını haline gelip yaşam üçgeni imkanı kalmadığını, ölen kişilerin otopsi raporları incelendiğinde çoğunun boğularak öldüğünün ortaya çıktığını ifade ettiler.

“OLASI KAST VAR”

Müşteki avukatları “Hakimin müştekilere tadilat yapıp yapmadığını kolon kesilip kesilmediğini tek tek sorarak evini boyatan insanı bile zan altında bıraktığını belirterek  “Evde yapılan herhangi bir tadilatın bu denli bir yıkıma sebep olması mümkün değildir. Binada kolon kesilmiş olsaydı binanın yıkılma şeklinde yamulma olurdu” dediler. Sanık Hasan Alpargün yakalandıktan sonra ilk savunmasında binayı bilerek deprem yönetmeliğine aykırı yaptığını ,sonuçlarını tahmin ettiğini kabul ettiğini ifade eden avukatlar, daha sonra alınan savunmasında “Kendimde değildim , ne dediğimi bilemiyorum” şeklindeki savunmanın kabul edilemez olduğunu belirttiler.  İddianame “bilinçli taksirden insan öldürme” suçundan hazırlanmış olsa da sanık binanın olası depremde yıkılacağını biliyor olması sebebiyle taksirden söz edilemeyeceğini ifade eden müşteki avukatları yargılamanın “olası kast” suçundan yargılanması gerektiğini ifade ettiler.  Mahkeme bunu dikkate alarak sanıktan olası kast suçuna yönelik ek savunma istedi.

Hasan Alpargün’e sorulan soru üzerine; müteahhiti olduğu başka bir binada zarar olmadığını, binanın eksiksiz ve hatasız yapıldığını söylemesi üzerine müşteki yakınları tepki gösterdi. Hasan Alpargün sağlık sorunlarını da belirterek tahliyesini talep etti.

Mahkemeden sanığın tutukluluğunun devamına karar vererek duruşmayı 8 Şubat 2024 tarihine erteledi. 

ÖNCEKİ HABER

Sağlık emekçileri, saldırının yaşandığı ASM önünden seslendi: Şiddet varsa hizmet yok

SONRAKİ HABER

Bir emeklinin mektubu: Biz emekliler, evcil hayvanlarla benzeştik

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa