Deprem bölgesindeki gazeteci Burcu Özkaya Günaydın: Sekiz ay geçti, hâlâ birçok özgün sorun var
Hatay’daki durumu kamuoyuna duyuran depremzede gazetecilerden Burcu Özkaya Günaydın, üzerinden 8 ay geçen deprem sonrası gazetecilerin yaşadıkları sorunları anlattı.
Fotoğraf: MA
Maraş merkezli 6 Şubat’ta meydana gelen depremler nedeniyle 11 kentte büyük yıkım yaşandı. Milyonlarca kişi farklı kentlere göç etmek zorunda kalırken, on binlerce insan hayatını kaybetti. Dicle Fırat Gazeteciler Derneğinin (DFG) raporuna göre; depremlerde 25 gazeteci hayatını kaybetti. Hayatta kalan gazetecilerin çalıştıkları ofislerin birçoğu ise kullanılamaz hale geldi. Burcu Özkaya Günaydın da depremin yıkıcı etkisinden en çok etkilenen gazetecilerden birisi. Günaydın, depremde en büyük yıkımın yaşandığı Hatay’dan gelişmeleri zorlu koşullarda kamuoyuna duyuruyor. Günaydın, üzerinden 8 ay geçen deprem sonrası gazetecilerin yaşadıkları sorunları Mezopotamya Ajansından Dilan Akyol’a anlattı.
Evi ağır hasar gördüğü için Defne ilçesinde bir konteynerde yaşayan Günaydın, depremin ilk anından itibaren haber yazmaya çalıştığını ifade etti. Günaydın, “İlk dakikalarda can havliyle yalın ayak evden çıktım. Depremin ilk 10 dakikası içerisinde video atanlardanım. Bir taraftan depremi duyurmaya çalışırken diğer taraftan kurtarma çalışmalarına yardımcı olmaya çalışıyordum” dedi.
"ENKAZLAR ARASINDA HABERE GİDİYORUM"
Depremden sonra 20 gün başka bir kente yerleştiklerini ancak ihtiyaçlardan dolayı geri dönme karar aldıkları anlatan Günaydın, “Hatay’dan ayrıldığım günlerde de sürekli yardım koordinasyonunda yer aldım. 20 günün sonunda bize ihtiyaç olduğunu düşündük ve geri dönme kararı aldık. O günden bu yana burada haber yapmaya çalışıyorum. Dayanışmayla çadır buldum. Her gün enkaz yığınları arasında habere gidiyorum” diye belirtti.
8 AY GEÇTİ AMA…
Depremin ilk dönemlerinde dayanışmanın olduğunu ve bu durumun kent sakinlerine moral olduğunu belirten Günaydın, “Dayanışma vardı ve kendimizi yalnız hissetmiyorduk. Seçime kadar dayanışma vardı, kendimize yeni yaşam alanı kurmaya çalışıyorduk. Şu an kimse buraya uğramıyor. Her yere istediğimiz gibi giremiyoruz, AFAD kamplarına girmek imkansız. Şehirde zaten ana akım medya uzun zamandır yok, son dönemde muhalif medya da uzaktan izliyor. Sadece Hatay’da değil, tüm deprem bölgelerinde durum böyle” diye konuştu.
MOBİL BASIN EVİ İHTİYACI
Deprem bölgesindeki insanlarla dayanışmanın sürdürülmesi gerektiğini ifade eden Gazeteci Burcu Özkaya Günaydın, şunları söyledi: “Deprem bölgeleri unutulmasın, burada hâlâ normal bir hayat yok. Buraya içerisinde teknik malzemelerin olduğu bir mobil basın evinin gerekli olduğunu belirtmiştim. Teknik bir materyalimiz bozulduğunda 10 gün sonra anca yenisini bulabiliyoruz. Kış geliyor, en azından çalışabileceğimiz kapalı bir alan olur, yağmur yağdığında malzemelerin korunabileceği kapalı bir mobil basın evi ihtiyacımız var.” (MEDYA SERVİSİ)