2023 seçimleri döneminde medya dezavantajlı gruplara negatif ve saldırgan dil kullandı
"Büyük veri analiziyle Türkiye’de 2023 seçimleri” raporuna göre seçim döneminin en ağırlıklı gündemini “Kürtler”, “HDP operasyonları”, “yoksullar” ve “mülteciler” oluşturdu.
Kurbağa heykelleri fotoğrafı: Patrick Rabbat/Flickr (CC BY 2.0) | Kolaj: İsmail G. Bayram/Evrensel
Toplumda dezavantajlı olarak görülen grupların, siyasi partiler ve medya aracılığıyla seçim gündemine ne kadar taşındığını tespit etme amacıyla gerçekleştirilen “Büyük veri analiziyle Türkiye’de 2023 seçimleri” raporu “Çemberin dışında bırakılanlar” başlığıyla Gazeteci ve İstanbul Bilgi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Güventürk Görgülü tarafından yayımlandı. Rapor 24 Nisan-28 Mayıs 2023 tarihleri arasında, Halk TV, ATV Haber ve Habertürk kanallarının ana haber bültenleri ve aynı süre içinde, Twitter paylaşımlarından derlendi.
KÜRTLER, YOKSULLAR, MÜLTECİLER
Ekonomik yetersizlik, ayrımcılık, dışlanmışlık veya başka nedenlerle toplumun gündemine yeterince etki edemeyen, etki edemediği için de talepleri tam olarak karşılanamayan veya tümüyle göz ardı edilen grupları yani dezavantajlı grupları ele alan raporda; üç televizyon kanalının haber bültenlerinde, belirlenen dezavantajlı gruplarla ilgili konular arasında seçim döneminin en ağırlıklı gündemini “Kürtler”, “HDP operasyonları”, “yoksullar” ve “mülteciler” oluşturdu. İkinci tur cumhurbaşkanlığı seçiminde ise “mülteciler” açık ara öne çıktı. Ancak bu konular tartışılırken bültenlerdeki negatif ve saldırgan dilde dikkat çekici yükselişler tespit edildi. Ayrıca ATV Ana Haber ve Halk TV Ana Haber’de saldırgan dilin Habertürk Ana Haber’den daha sık kullanıldığı belirlendi.
AKP SEÇİM BİLDİRGESİYLE PARALEL
İçerik analizinde, ATV Ana Haber’de “Erdoğan” ve “cumhurbaşkanı” konuları yanında en fazla “Kılıçdaroğlu”, “Terör”, “HDP” ve “CHP”den söz edilmesi dikkat çekti. Bu durum AKP’nin “terör”, “tehdit” ve “güvenlik” gibi temaların ağırlıkta olduğu seçim bildirgesiyle paralellik taşıdı. Bu çerçevede, ATV haber bültenlerinde kullanılan dil ve içeriğin daha belirgin bir stratejinin ürünü olduğu belirtildi. Raporda “Bu dil aynı zamanda 2023 seçimlerinde gündeme egemen olmuş görünüyor” denildi.
Halk TV Ana Haber bültenlerinin dilini ise “Kılıçdaroğlu”, “millet”, “cumhurbaşkanı”, “Erdoğan”, “Türkiye”, “halk” temaları şekillendirirken rapora göre; “Bültenler daha çok Millet İttifakı seçmeninin hoşuna gidecek temaları kapsıyor.”
SOSYAL MEDYADAKİ SALDIRGAN DİL
Aynı dönemde Twitter’ın en ağırlıklı konularını “Kürtler”, “mülteciler” ve “yoksullar” oluşturdu. Bu paylaşımlarda, televizyon bültenlerinin çok üzerinde negatif ve saldırgan dile yer verildi. Twitter’da “Kürtler”, “HDP”, “terör” konuları yan yana getirilirken bunlara “HDP PKK”, “PKK FETÖ”, “CHP HDP”, “Kılıçdaroğlu” ve “LGBT” temaları eklendi. Rapora bu durum; “Twitter’da tespit edilen bu içeriğin, AKP seçim bildirgesi ve ATV Ana Haber bültenleriyle paralellik taşıması dikkat çekiyor” denilerek yer aldı.
TOPLUMDAKİ KUTUPLAŞMAYI BESLEYEN KAYNAKLAR
Rapordan dikkat çeken ayrıntılar ise şu şekilde:
- Kürtler, parti bildirgelerinde yer aldıkları ağırlığın çok daha üstünde haber bültenlerinde gündem olurken, bu konudaki saldırgan dil genel ortalamanın üstünde seyrediyor. Medyada kullanılan bu saldırgan dil, sosyal medyaya daha abartılı olarak yansıyor ve toplumdaki kutuplaşmayı besleyen kaynaklardan biri haline geliyor.
- Sosyal medyada “sapık” ve “sapıklar” ifadelerinin “Afgan”, “Suriyeli”, “mülteci”, “hırsız” kelimeleriyle bir arada kullanılması, mülteciler konusunda ciddi bir tehlikenin varlığına işaret ediyor.
- “Yoksulluk” konusu da ağırlıklı olarak, medyanın popüler konularından “asgari ücret”, “emekli maaşları”, “memur maaşları” üzerinden gündeme getiriliyor. Bu argümanlar üzerinden gerçekleştirilen tartışma ise sorunların gelir dağılımı, çalışma yasaları, sendikalaşma hakkı, örgütlenme gibi daha kalıcı çözümlerden uzak bir şekilde görülmesine neden oluyor.
HABERLERİ SİYASİLER BELİRLEDİ
- LGBTİ+’ların hakları ise TİP dışındaki siyasi partiler tarafından hiç gündeme getirilmediği halde sosyal medyada çok daha fazla gündem oluyor. Ancak bu tartışmanın da büyük bölümü negatif ve saldırgan dil içeriyor.
- Parti bildirgelerinde hem kadınlara hem de engelli bireylere özel önem verildiği halde haber bültenlerinde kadınlara ve engellilere yönelik hak veya ihlal tartışmalarına çok az rastlanıyor.
- İzlenen kanalların seçim sürecinde aktardığı haberlere bakıldığında, bültenlerin kendine has gündemlerinin olmadığı, gündemin bütünüyle siyasi partiler tarafından belirlendiği anlaşılıyor. Bu nedenle kadınlar, yoksulluk, azınlık hakları gibi konular seçim sürecinde neredeyse hiç tartışılamıyor. Medyayı etkisi altına alan siyasi kutuplaşma, partilerin kendi bildirgelerindeki konuların dahi haber haline getirilmesini engelliyor. (MEDYA SERVİSİ)