21 Ekim 2023 01:44
/
Güncelleme: 01:21

İsrail'in Filistin'e saldırıları Ankara, Elazığ ve Zonguldak'ta protesto edildi

İsrail'in 7 Ekim'den beri şiddetini artıran Gazze'deki katliamları, mutlak ablukası ve 17 Ekim'de el-Ehli Baptist Hastanesi'ne düzenlenen saldırı Türkiye'nin çeşitli kentlerinde gerçekleştirilen eylemlerle protesto elimeye devam ediyor. Ankara, Elazığ ve Zonguldak'ın Çaycuma ilçesinde siyasi parti, sendika ve STK'lerin çağrılarıyla bir araya gelen yurttaşlar İsrail'in saldırılarını kınadı, Filistin'e destek verdi.

ANKARA: "ROJAVA'DAN BAHSETMEYİN" TEHDİDİ

Filistin'e destek eylemi

Fotoğraf: Evrensel

Ankara'da emek ve demokrasi güçlerinin İsrail'in katliamlarını protesto ettiği eylemde, Türkiye'nin Kuzey Suriye'ye yönelik operasyonlarının da eleştirilmei üzerine polisler "Rojava'ya girmeyin" diyerek müdahale etti.

Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri, İsrail'in Filistin'deki katliamlarına tepki gösterdi. İsrail Büyükelçiliği yakınlarında yapılan eylemde, "Katil İsrail, Filistin'den defol" sloganları atıldı. Her dönem emperyalistlerin açık desteğini arkasına alan siyonist işgalcilerin, son yıllarda Filistin direnişini ve davasını tasfiye etmek hedefiyle Gazze ve Batı Şeria'daki saldırılarını tırmandırdığı belirtilen açıklamada, "Bu saldırılarda onlarca Filistinli katledildi, yüzlercesi ise gerek siyonist ordunun gerekse ırkçı-faşist yerleşimcilerin saldırılarına hedef oldu. İsrail'in kendilerini bir açık hava hapishanesine kapatıp su, elektrik gibi temel ihtiyaçları sınırlamasına, yüzlerce silahlı ve bombalı saldırıyla sistematik şiddetine karşı yapılan direniş hamlesi on yıllardır süren Filistin direnişinin bir devamı olup, haklı ve meşrudur!" denildi.

"SAVAŞI PÜSKÜRTMEK BİRLEŞİK MÜCADELEYLE MÜMKÜN"

"Aksa Tufani" hamlesinden bu yana Gazze'yi havadan, karadan ve denizden bombalayan işgalci İsrail ordusunun yıkımı adım adım genişlettiği ifade edilen açıklamada, İsrail'in fosfor bombası gibi uluslararası anlaşmalarda yasaklanmış silahları da sivillere karşı kullandığı vurgulanırken El-Ehli Baptist Hastanesi'nin bombalaması da lanetlendi. Bu hastanenin sadece yaralıların tedavi edildiği bir yer değil, evleri İsrail savaş aygıtı tarafından yıkılan sivillerin sığındığı bir alan olduğu vurgulanan açıklamada, "Orta Doğu'da emperyalizmin savaş taşeronluğunu yapan AKP iktidarı ve İsrail, Rojava ve Filistin'de yaptığı katliamlarla bu savaştaki tarafları çok açıkça ortaya koyuyor. Egemenler karşısında ezilen halkların öz gücüne dayanan direnişinden ve aynı kaderi paylaştıkları halklardan başka dostu yoktur. Buradan hareketle emperyalistlerin ve güdümündeki paramiliter devletlerin başta Filistin ve Rojava olmak üzere Orta Doğu'da mazlum halkları hedef alan savaş ve saldırganlık politiklarını püskürtmek bölge halklarının birleşik mücadelesiyle mümkün olacaktır" denildi.

Polis, açıklamanın Kuzey Suriye'deki saldırılara değinilen kısımda konuşmacıya müdahale ederek, "Rojava'ya girmeyin. Filistin konusunun dışına çıkmayın" diye müdahale etti. Müdahale uyarılarının ardından kısa bir süre gerginlik yaşandı.

"İSRAİL İLE ANLAŞMALAR KESİLSİN"

Ardından devam eden açıklamada, şu talepler sıralandı:

  • Siyonist rejim Filistin halkını hedef alan tüm saldırılarını durdurmalı, işgal ettiği calle topraklardan çekilmelidir.
  • İsrail ile askeri, ekonomik, diplomatik tüm ilişkileri kesilmelidir!
  • İkili anlaşmalar iptal edilmelidir!
  • ABD ve NATO üsleri derhal kapatılmalıdır!

(Ankara/EVRENSEL)


ELAZIĞ

Filistin'e destek eylemi

Fotoğraf: Evrensel

Elazığ Emek ve Demokrasi Güçleri, İsrail'in Filistin'deki bombalı hastane saldırısına dair basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya KESK, Eğitim-Sen, EMEP, Sol Parti ve HEDEP üyeleri katıldı.

Kitle sık sık, "Siyonist İsrail Filistin'den defol!", "Yaşasın halkların kardeşliği!" ve "Katil ABD Orta Doğu'dan defol" sloganlarını attı. Basın metnini kitle adına Musa Doğan okudu.        

Gazze Şeridi'ndeki hastaneye düzenlenen saldırı sonucu yüzlerce kişinin öldüğünü ve yaralandığını belirten Doğan, "Katliamı şiddetle kınıyoruz. Bu bir insanlık suçudur. Benzer katliamlara yol verilmemesi ve hesabının sorulması için bu suçu işleyenlerin savaş suçları mahkemesinde yargılanmaları için derhal girişimlerde bulunmalıdır" dedi.

ABD ve diğer emperyalist güçlerin paylaşım savaşları nedeni ile başta Orta Doğu ve Ukrayna olmak üzere birçok bölgede farklı düzeylerde devam eden çatışmaların genelleşmesi ve açık bir dünya savaşına dönme tehlikesinin dünden daha yakın bir ihtimal olduğunu söyleyen Doğan, şöyle devam etti: "Filistin halkı ve tüm dünya halklarının dünyadan ve Türkiye'den hamaset ile süslenen timsah gözyaşları değil, çözüm için acil somut adımlar atılmasını beklemektedir. Bunun için öncelikle saldırılar derhal durdurulmalı, ateşkes sağlanmalı Filistin halkına yönelik abluka derhal kaldırılmalıdır. Tüm emperyalist güçler bölgeden çekilmelidir. İsrail ile yapılan ikili anlaşmalar iptal edilmelidir. Filistinlilerin hak eşitliğini tanımayan hiçbir çözüm kabul edilmemelidir." (Elazığ/EVRENSEL)


ÇAYCUMA

Filistin'e destek eylemi

Fotoğraf: Evrensel

Eğitim Sen Çaycuma Temsilciliği'nin çağrısıyla öğretmenevi önünde toplanan emek ve demokrasi güçleri, İsrail'in Filistin'e yönelik saldırısına tepki gösterdi. "Filistin halkı yalnız değildir", "Soykırıma hayır", "Savaşa hayır, barış hemen şimdi" sloganlarının atıldığı eylemde konuşan Eğitim Sen Çaycuma Temsilcisi İsmet Akyol, İsrail ile yapılan ikili anlaşmaların iptal edilmesi ve Filistin halkına ekonomik, sosyal her türlü desteğin sağlanması çağrısında bulundu.

Akyol açıklamasında "7 Ekim tarihinde Hamas'ın İsrail'e yönelik 'Aksa Tufanı' hareketi ile İsrail ve Filistin arasındaki sivil halkı hedef alan saldırıların karşısında yer aldığımızı bir kez daha belirtmek isteriz" ifadelerini kullandı.

Akyol'un konuşmsında öne çıkanlar şunlar oldu:

"Filistin'in intifadalardan gelen direniş mirası Hamas'a değil filistin halkına aittir. Geçmişte başka gerekçelerle, bugün de şeriatçı Hamas'ın saldırılarını bahane ederek açılan bir savaş değil, yeni bir katliamla Filistin halkının yaşam hakkı elinden alınmakta ve top yekün işgal yapılmaktadır. Soykırım niteliğindeki saldırı ve gelişmeler sadece bölge değil tüm dünyayı etkileme potansiyeli taşımaktadır.

İrail'in, 7 Ekim'de başlattığı Gazze bombardımanının en ölümcül saldırısı 17 Ekim gecesi yaşandı. 17 Ekim insanlık tarihine kara bir gün, bir soykırım günü olarak geçti. Adı yolsuzluklara da karışan sağcı, ırkçı, faşist İsrail hükümetinin çoğunluğu çocuk hastalardan oluşan Gazze şeridindeki hastaneye düzenlediği saldırı sonucu yüzlerce kişi öldü, yüzlercesi yaralandı. İsrail ordusu, Gazze'deki okul, cami ve hastanelerin ardından dün gece de bir kiliseyi vurdu.

İsrail'in katliamını şiddetle kınıyoruz. Bu açık bir savaş ve insanlık suçudur. 'Kararlılık gösterisi' adı altında yapılan saldırı en asgari ahlaki ve insani değerlerden yoksunluğu, bir barbarlığı temsil etmektedir. Bu suçu işleyenler insanlığın vicdanında mahkûm edilmiş, lanetlenmişlerdir.

Filistin halkı dünyadan ve Türkiye'den hamaset ile süslenen timsah gözyaşları değil, çözüm için acil somut adımlar atılmasını beklemektedir. Bunun için; öncelikle saldırılar derhal durdurulmalı, ateşkes sağlanmalı, Filistin halkına yönelik abluka derhal kaldırılmalıdır. Bu kan durmalı, İsrail işgal ettiği topraklardan geri çekilmelidir. Tüm emperyalist güçler bölgeden çekilmelidir. İsrail ile yapılan ikili anlaşmalar iptal edilmelidir. Filistin halkına ekonomik, sosyal her türlü destek sağlanmalıdır. Filistinlilerin hak eşitliğini tanımayan hiçbir 'çözüm' kabul edilmemelidir.

Eğitim Sen ve KESK olarak; bir kez daha İsrail'in soykırıma varan Gazze şeridindeki hastaneye ve sivillere yönelik tüm saldırıları kınıyoruz. Dün olduğu gibi bugün de katliamlara karşı barıştan, ölümlere karşı yaşamdan, kardeşlikten yana tavır almaktan çekinmeyecektir. Ortadoğu'da daha fazla kan akmaması, savaş politikalarının son bulması için ve yaşamı savunmak için Filistin halkının yanında olmaya, onlarla dayanışmaya devam edeceğiz." (Zonguldak/EVRENSEL)

Evrensel'i Takip Et