24 Ekim 2023 17:51
/
Güncelleme: 25 Ekim 2023 12:36

Hamlet’in ruhu Asta’nın gözlerinde

Şeyma Akcan Sessiz Film Seçkisi'nde Caz Müzisyeni Okay Temiz ve Kubilay Kan’ın canlı performansı eşliğinde gösterilen Asta Nielsen’in "Hamlet"i canlandırdığı film hakkında yazdı.

Hamlet’in ruhu Asta’nın gözlerinde

1921 yapımı Hamlet filminden bir sahre

Şeyma AKCAN
İstanbul

Sessiz Film Seçkisi “Sinemanın İlk Divası: Asta Nielsen”, 21 Ekim’de “Hamlet” (1921) filminin gösterimiyle Kundura Sinema’da  başladı. Filmin Alman Film Enstitüsü ve Film Müzesi (DFF) tarafından restore edilmiş kopyası, caz müzisyeni Okay Temiz ve Kubilay Kan’ın canlı performansı eşliğinde gösterildi.

İngiliz Yazar, Sinema Eleştirmeni ve Film Tarihçisi Pamela Hutchinson’ın küratörlüğünde hazırlanan, Danimarkalı Oyuncu ve Yapımcı Asta Nielsen’ın kariyerini belirlemiş yedi filmden oluşan seçkide gelecek aylarda; “Uçurum” (1910), “Kara Rüya” (1911), “Zapata’nın Çetesi” (1913/14), “Aşkın Alfabesi” (1916), “Filmlerin Primadonnası” (1913) ve “Düşüş” (1922) adlı Asta Nielsen filmleri de sinemaseverlerle buluşacak.

Svend Gade ve Heinz Schall’in birlikte yönettiği film, Edward P. Vining’in “The Mystery of Hamlet” adlı kitabından esinleniyor ve Shakespeare’in aynı adlı meşhur oyun kahramanına cüretkâr bir yorum getiriyor. Taht tutkunu annesinin zoruyla Hamlet rolüne bürünen bir prensesin hikayesinin anlatıldığı filmde Asta Nielsen; performansı, siyah taytı ve peleriniyle sinemanın ikonik karakterlerinden birini yaratıyor.

HAMLET BİR KADIN!

Eskiden sessiz filmlerin gösterimleri canlı orkestra müziği eşliğinde yapılıyor ve hatta bugüne kadar gelen bazı filmlerin kopyalarında o müziğin de kaydedildiğini görüyoruz. Sinemaya ses gelmemişken çekilen filmlerin doğru düzgün kopyalarını bulmak bir yana, gösterimleriyle nadiren karşılaşıyorken gösterimin bir de tıpkı eski günlerde olduğu gibi canlı müzik eşliğinde yapılıyor oluşu çok heyecan verici. Nostaljik bir duygu yaşatmasının yanında aynı zamanda Okay Temiz gibi bir müzisyenin envai çeşitte enstrüman kullanarak canlı performans sergilemesi sinemaseverler açısından bulunamaz bir nimet.

Filme gelince, Asta Nielsen’i bu seçkiyle keşfetmiş ve Hamlet’i çok seven biri olarak oyuncunun kendisinden etkilenmiş olsam da film beklentilerimin biraz altında kaldı. Hamlet’in pek çok çevrimi, hatta ‘kadın Hamlet’ versiyonlarının da pek çok örneğinin bulunduğu metnin güçlü yanlarını anlatmakta geri kaldığını söyleyebilirim.

Sinemanın icat edilişinden sesin geldiği döneme kadar sessiz filmlerde sesli diyalog veya anlatım olmadığı için ve çoğu oyuncunun tiyatro deneyimlerinden ötürü jest ve mimiklerin abartılı kullanımı söz konusu. Asta Nielsen’in onu ayıran özellikleriyse karanlık ama duygu dolu büyük gözleri, sade ve maskülen tarzı.  Bu filmde de Hamlet’in babasının ölümü üzerine olan kederi ve intikam duygusunun onun üzerinde bıraktığı karmaşık ama güçlü yansımaları Nielsen’de pek güzel yer buluyor. Yanı sıra burada Hamlet’in annesinin tahtın düşmemesi için kendisini bir erkek olarak büyütmesi, Hamlet’in gizli bir ‘kadın prens’ olması hikayeye başka boyutlar da kazandırabiliyor. Burada bunun eksik kaldığını, daha iyi işlenebileceğini düşünsem de bir kadın olarak Ophelia ve Horatio ile kurduğu ilişkilerdeki ‘karmaşıklık’, bedenini saklamak zorunda kalıyor oluşu görülebiliyor. Hamlet burada çığlığı basıyor: “Ben bir erkek değilim ve kadın olmaya iznim yok! Ben kalbi olmaması gereken bir oyuncağım.”

OKAY TEMİZ HAKKINDA

1939, İstanbul doğumlu Oktay Temiz’in müzik ile ilişkisi ilk annesinden aldığı eğitimle başladı. Ankara Klasik Müzik Devlet Konservatuarında vurmalı çalgılar ve timpani öğrenimi gören sanatçı, 1957-1959 yılları arasında Tophane Sanat Enstitüsünde eğitim çalışmalarını sürdürdü. 1959-1967 yılları arasında Türkiye’de, sonrasında da müziğe İsveç’te devam etti. Trompetçi Maffy Falay ile tanıştıktan sonra Sevda grubunu kurdular. Amerikalı ünlü Trompet Ustası Don Cherry ile tanışan Temiz, kendisiyle konserler verdi, plaklar yaptı. Bu ikiliye sonradan Afrikalı Basçı Johnny Dyani de katıldı. Bir yıl sonra Okay Temiz, Basçı Dyani ve Güney Afrikalı Trompetçi Mongezi Feza ile birlikte Xaba grubunu oluşturdu. 1974 yılında kurduğu İsveç Türk caz grubu Oriental Wind ile keman, saksafon, flüt, klarnet, bas ve piyano gibi Batı kökenli enstrümanların yanı sıra zurna, ney, kaval, ud, saz, gayda ve sipsi gibi Türk enstrümanlarını bir araya getirdi. Temiz’in kendi el yapımı olan bakır davulları, “Elektrikli Sihirli Piramit” ile deve ve koyun çanlarından yaptığı “Artemiz” isimli metal aleti de içeren geniş bir etnik ve elektronik çalgılar koleksiyonu var.

Evrensel'i Takip Et