Bir arkadaşımızı daha kaybetmeyeceğiz
Birlikte mücadele etmediğimiz her an, bizi bu koşullara mahkum etmeye çalışan iktidar ve onun uşaklığını üstlenmiş üniversite yönetimleri arkadaşlarımızı aramızdan alıyor.

Fotoğraf: Evrensel
Agit İŞLEK
Bursa
20 yıllık bir iktidarın önümüze koyduğu tek şey koca bir umutsuzluktan başka bir şey değil. Bunun kanıtı her defasında daha da acı bir şekilde karşımıza çıkan intiharlar. Kimi zaman cemaat yurtlarında baskılara dayanamayan Enes; kimi zaman vahşi koşullarını “yoruldum, gençliğimi çaldılar. Bir kadın olarak hiçbir zaman özgür hissetmedim. Beni unutmayın ben çok acı çektim” yazarak bizlere veda eden Kübra. Bu isimler failleri belli olan cinayetlerin kurbanı olan arkadaşlarımızdan bazıları. Ve yine bugün Eskişehir’de bir sıra arkadaşımızın borçları ve geçim sıkıntısı sebebiyle kendi yaşamına son vermesi, belki de her günümüzün aslında koşullara karşı bir yaşam mücadelesi olduğunu bize gösteriyor. Bu sarsıcı olay bize kalabalıklar arasında insanın insana ne kadar yabancılaştığını düşünmemiz için fırsat veriyor.
GENÇLER YALNIZLIĞA VE YABANCILAŞMAYA İTİLİYOR
Aynı kampüste olduğumuz, birlikte ders görüp birlikte sıraları doldurduğumuz bir arkadaşımızın yemekhanede sallanan cansız bedeniyle karşılaşıyoruz. Yabancılaşmanın ve yozlaşmanın en net tanımıdır bu olay. Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik kriz, iktidarın saldırgan ve ayrıştırıcı politikaları biz gençleri yalnız ve çaresiz hissettiriyor. İktidar ve çevresi; “kendi kabuğuna sığınmış, verilene razı olacak, itiraz etmekten korkan” bir nesil yetiştirmeyi arzuluyor. Hükümet bu arzusunu gerçekleştirebilmek için birçok araç kullanıyor. Hızlı ve kolay paraya özendiren trendler, öğrenciyi insancıl olmayan bir rekabete inandırmak, yaşadıklarının tüm sorumluluğunu gençlerin sırtına yükleyen söylemler, gençlerin bu yalnızlık ve çaresizlik düşüncesini günbegün büyütüyor. Birlikte mücadele etmediğimiz her an, bizi bu koşullara mahkum etmeye çalışan iktidar ve onun uşaklığını üstlenmiş üniversite yönetimlerinin işine geliyor, arkadaşlarımızı aramızdan alıyor.
BU GİDİŞATI BİZ DEĞİŞTİRMELİYİZ
Bu gidişatı durduracak gücün sahibi bizlerden başkası değildir. Birçok arkadaşımızın ve belki kendimizin, intihar eden arkadaşımızla ortaklaşacağı birçok problemi olabilir. Arkadaşlarımızı intihara sürükleyen şartlar hepimiz için geçerlidir. Kolektif bir yaşam inşa etmediğimiz sürece buna benzer kayıplar maalesef yanı başımızda olacak. Birlikte ne kadar güçlü olduğumuzu, bu hayatta yaratacak ve değiştirecek yeteneğe sahip olduğumuzu bilmeli ve daha fazla kaybetmemek adına hep birlikte mücadelemizi büyütmeliyiz.
Evrensel'i Takip Et